‘100 yıl verse ne olur, benim hayatım bitti’

Türkiye'de doğup büyüyen, alanında oldukça başarılı bir mimar olan Pelin Kaya (29), iş için teklif alarak yerleştiği Malta'nın Griza şehrinde geçtiğimiz yıl 18 Ocak gecesi arkadaşları ile doğum gününü kutlamak amacıyla kaldırımda yürürken korkunç bir kaza geçirdi. Fransız kökenli bir Malta vatandaşı olduğu öğrenilen Jeremie Camilleri (33), kontrolden çıkarak önce benzin istasyonuna daldı ardından da benzinliğin yanında bulunan restorana çarptı. Bu sırada içerideki Pelin Kaya, Camilleri'nin aracının altında ezildi. Alkollü ve uyuşturucu etkisinde olduğu tespit edilen Camilleri, kaza sonrası etrafa hakaret ve küfürler yağdırdı. Yerden aldığı taşları etrafa fırlatarak taşkınlık yaptı. Polis ekipleri gelince onlara da direndi fakat şok tabancasıyla etkisiz hale getirilerek gözaltına alındı. Çarpmanın etkisi ile yerde hareketsiz yatan Pelin Kaya hemen hastaneye kaldırıldı ancak kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Cenazesi işlemlerinin ardından Türkiye'ye getirilen Kaya, 22 Ocak tarihinde Esenkent Şehit Mustafa Hasanoğlu Camisi'nde öğle namazına müteakip kılınan cenaze namazının ardından Esenyurt Yeni Mezarlığı'nda sevdiklerinin gözyaşları eşliğinde toprağa verildi. Polis işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Camillieri'nin ise kasten öldürme suçlamasıyla tutuklu yargılanmasına karar verildi. Bir seneyi aşan süre içerisinde görülen 21 duruşmanın ardından 22. duruşmada karar çıktı.

40 YIL HAPİS CEZASINA ÇARPTIRILDI
Valetta Adliyesi'nde görülen davada hakim Consuelo Herrera, Pelin Kaya'yı aracıyla ezen Camilleri'yi suçlu bularak 40 yıl hapse mahkum etti. Savcılık makamı, savunma tarafının suçunu geçen ay kabul ederek itiraf anlaşmasına gitmesi sebebiyle Camilleri için 37 yıl hapis cezası talep ederken Hakim Herrera'nın ise Malta hukukuna göre bu durumlarda verebileceği en üst ceza olan 40 yıl hapis cezasına çarptırdığı öğrenildi. Ayrıca 5 bin avro para cezasına çarptırılan Camilleri'nin, 20 bin avro tutarındaki mahkeme masraflarını da karşılayacağı kaydedildi.

100 YIL VERSE NE OLUR?
Kalp hastası olması sebebi ile uzun uçak yolculuklarına dayanamadığı için karar duruşmasına katılamayan baba İsmet Kaya, gözyaşları içinde SABAH'a konuştu. Kaya konuşmasında şu ifadelere yer verdi: "100 yıl ceza verse ne olur? Benim hayatım bitti. Kızım geri gelmez. Yollarda, caddelerde o günden beri hergün onu arıyorum. Bir karıncaya bile can veremiyoruz. İnsan insanı katleder mi? Allah ona da evlat acısı versin. Hep fotoğraflarına, eşyalarına bakıyorum. Yüreğim yanıyor. Ben hala inanamıyorum. Pelin Malta'da çalışıyor diyorum. Gelecek diyorum. Ama gelmiyor. Eşim de, ben de her ay psikolojik destek alıyoruz. Bu şekilde hayata tutunmaya çalışıyoruz. Ağlamaktan gözümüzde yaş kalmadı. Aslında bu caninin hak ettiği ceza idam"

"40 YIL BENİM ÇOCUĞUMUN BİR SAÇ TELİ ETMEZ"
Acılı anne Çicek Kaya da, karara ilişkin yaptığı açıklamalarda şunları söyledi: "22 duruşmanın ardından karar çıktı. Bu cani 19. duruşmada suçunu itiraf etmişti. İtiraf kaynaklı indirimle alacağı en fazla ceza 40 yılmış. Hakim de 40 yıl verdi. Tabiki ben müebbet istedim ama bu durumda verilebilecek en üst ceza buymuş. O cani inşallah içeriden çıkmaz. 40 yıl benim çocuğumun bir saç teli etmez. Bu durumda bir anne olarak idam isterdim. Yaklaşık 14 ay geçti. Bizim hayatımız bitti. Bu karar yeterli olmasa da bizi rahatlattı. Artık o caniyi görmek zorunda kalmayacağız. Bu süreçte bizden desteklerini esirgemeyen herkese teşekkür ederim"