Başkan Erdoğan, AK Parti Genişletilmiş İl Başkanları Toplantısı'nda muhalefetin İBB'deki yolsuzluk ve rüşvet operasyonunun bahane ederek tertiplediği sokak protestolarına karşı, "CHP Genel Başkanı'na şunu söylemek istiyorum. Korkunun, paniğin, telaşın ecele faydası yoktur. Ortaya çıkanlar ortaya çıkacakların habercisidir. Ne yaparsanız yapın adaletin tecellisine engel olamazsınız" dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel'in Türkiye'yi Batı'ya şikâyet etmesine de değinen Erdoğan, "CHP başkanı ülkesini yabancılara şikâyet ederek CHP seçmeninin başını da yere eğdirdi. Biz rakibimiz de olsa hiçbir parti başkanının böyle acziyet içinde olmasını istemeyiz" diye konuştu. CHP'nin geçmişini hatırlatan Erdoğan, "Son 3 haftada şahit olduklarımız 1940'ların CHP'si neyse şimdiki CHP'nin aynı olduğunu bize hatırlattı. 85 yıldır CHP'nin faşist zihniyetinde hiçbir değişikliğin olmadığını gördük" dedi. İşte Erdoğan'ın konuşmasının satırbaşları:
GAZİNİN PARTİSİNİ PASPAS YAPTILAR
Sırf yolsuzluklarını savunmak için ülkesini Batı'ya şikâyet edenler, ülke ekonomisini batırmakla tehdit edenler yine hayal kırıklığına uğramıştır. Yardım istedikleri Batı'dan destek göremediklerini kendileri de kabul etmek zorunda kaldı. Yolsuzluklarına Batı'daki dostlarını da ekleme çabaları bu sefer boşa çıktı. Gazi'nin partisini aldılar, Batılı güçlerden destek koparmak uğruna onun bunun ayağına paspas yaptılar. Yıllar geçiyor ama CHP liderleri 'Dayan Yorgo' ile 'Yetiş Yorgo' ikileminden kendilerini bir türlü kurtaramıyor. CHP'de gelenin gideni aratma geleneği bir türlü bozulmuyor. Kimse kusura bakmasın ama CHP Genel Başkanı'nın tutumu, bu milletin binlerce yıllık mazisine yakışmayan bir tutumdur. Bu, CHP'li halkımıza da büyük bir haksızlıktır, hürmetsizliktir. Çünkü CHP başkanı ülkesini yabancılara şikâyet ederek CHP seçmeninin başını da yere eğdirdi.
GAZZELİ KARDEŞLERİMİZE SIRT DÖNMEYİZ
Bayram sevincimizi gölgeleyen en büyük üzüntü kaynağımız Gazze'ye yönelik saldırılar oldu. Gazze halkı bir bayramı daha bombalar altında geçirdi. Tüm dünyanın gözleri önünde Gazzeli masum çocuklar, kadınlar ve siviller hunharca katledildi. Yaralı taşıyan ambulanslara bile kurşun sıktılar. Savaş suçu işlenen haydutluğa tanık olduk. Liderlerle bayram vesilesi ile yaptığımız görüşmelerde Gazze meselesini ele aldık. Antalya Diplomasi Forumu'nda da devlet ve hükümet başkanlarıyla Gazze'deki soykırımı görüşeceğiz. Gazze'deki kardeşlerimize sırtımızı hiçbir zaman dönmeyiz. Hakkı ve mazlumu savunma konusunda hiç kimse bize sınır çizemez. Siyonist lobi karşısında hakkı haykırmaya devam edeceğiz.
ÜZERİNİ ÖRTMEYE ÇALIŞTILAR
Milletin kazanımını hedef alan saldırılar ile linç listesinde hedef gösterilen yerli işletmeler, marjinal sol örgütler tarafından taciz ve tehdit edilmiştir. CHP Genel Başkanı sağduyulu davranmak yerine, yargının görevini yerine getirmesini beklemek yerine, yüz milyarlarca lirayı aşan yolsuzluk soruşturmasını engelleme yoluna gitmiştir. MASAK gibi devlet kurumlarına iftira atarak, bu kurumlarda çalışan kamu görevlilerini itham ederek İstanbul'a çöreklenen suç örgütlerinin üzerini örtmeye çalışmıştır. Yaşananlar hukukun üstünlüğünün Türkiye'de egemen olduğunun göstergesidir.
SUÇ ÖRGÜTÜNÜN KİMLERİ HARACA BAĞLADIĞINI BAL GİBİ BİLİYORSUN
CHP yönetimi bağırarak üstünü kapayamayacağı büyük bir yolsuzluk olduğunun farkındadır. CHP yönetimi bal gibi biliyor. Suç örgütünün kimleri haraca, kimleri maaşa bağladığını CHP Genel Başkanı çok iyi biliyor. Telaşla suç bastırma yoluna gitme sebebi budur. CHP Genel Başkanı'na şunu söylemek istiyorum: 'Korkunun ecele bir faydası yoktur. Görünen köy kılavuz istemez.' Ortaya çıkanlar, ortaya çıkacakların habercisidir. Adaletin tecellisine engel olamazsınız. Sahibin kim olduğuna bakmadan beytülmale uzanan o kirli elleri kırmak Türk milleti adına yargının borcudur. İstanbul'u sarmaşık misali saran bu şebekenin kollarının nerelere uzandığı ilerleyen süreçte daha net gözükecektir. Biz de Anayasa'nın bize verdiği yetki ve sorumlulukları harfiyen yerine getireceğiz.
MİLLETLE İNATLAŞMANIN SONU HÜSRAN OLACAK
Sokak hayvanları konusunda belediye başkanlarımızdan sokaklarımızı güvenli hale getirmelerini beklediğimi hatırlatmak istiyorum. AK Parti'nin yönettiği belediyeler, çocukların kendini en güvende hissettiği şehirler olmalıdır. Çeteleşmiş lobilerin ortalığı velveleye vermelerine aldanmayacağız. Kanunları kullanarak daha fazla can yanmadan, daha fazla anne babanın yüreğine evlat acısı düşmeden bu sorunu bir hal yoluna koyacağız. Kanunun uygulanıp uygulanmadığı denetlenip gerekli cezai müeyyideler uygulanacaktır. Direnç gösteren muhalefet, milletin feryadına kulak verip kanunu tıpış tıpış uygulayacaktır. Milletle inatlaşmanın sonu yine hüsran olacaktır.
CHP FAŞİZMİNDE DEĞİŞİKLİK YOK
CHP'nin ve genel başkanının bu savrulmalarından partimiz olarak rahatsız değiliz ama bizim üzüntümüz demokrasimiz içindir. Son 3 haftada şahit olduklarımız 1940'ların CHP'si neyse şimdiki CHP'nin aynı olduğunu bize hatırlattı. 85 yıldır CHP'nin faşist zihniyetinde hiçbir değişikliğin olmadığını gördük. Bunlar hiç değişmedi, milli iradenin egemenliğini içlerine sindiremedi. Hiçbir zaman serbest seçimleri, demokrasiyi kabullenemedi. Bunlar hep oyun oynadı, takiye yaptı. Uyguladıkları faşizme bakın, ellerine biraz daha güç geçince neler yapacaklarını artık siz tahayyül edin. Yıllardır dillerine doladıkları mahalle baskısının ne demek olduğunu 19 Mart'tan bu yana bizzat kendileri gösterdiler. Tek parti döneminde büyüklerimizin nasıl bir zihniyetle mücadele ettiğini üç haftada bize örnekleriyle tekrar hatırlattılar. CHP'nin ikiyüzlü siyaseti karşısında Anadolu irfanı her seferinde galip geldi. Milletimiz meydanı CHP faşizmine terk etmeyecektir.
YAPACAK DAHA ÇOK İŞİMİZ VAR
AK Parti ve Cumhur İttifakı olarak daha yapacak çok işimiz var. Millete hizmet mücadelemiz hiçbir zaman kolay olmadı. Biz husumetin, öfkenin diliyle değil, 23 yıldır olduğu gibi yine gönül dili ile konuşacağız. Bilhassa istikbalimizin teminatı olan gençlerimize sahip çıkacağız. Kadromuzun Türkiye'ye kazandıracağı daha çok eser, hizmet var. Nice badirelerle karşılaştık, nice zorluklarla karşılaştık, nice kumpaslara uğradık ama 23 yıl boyunca bu aziz millete hayal kırıklığı yaşatmadık, bundan sonra da yaşatmayacağız.
BİZ SABRETTİKÇE HAKARETİN DOZUNU ARTIRDILAR
Ramazan boyunca ana muhalefetin çiğ söylemlerine kulak asmadık. Nobranlıklarını, haddi aşan küstahlıklarını çoğu zaman 'ya sabır' diyerek duymazdan geldik. Bunu da hadsize had bildirmekten çekindiğimizden değil, ramazanın manevi atmosferine hürmeten yaptık. Biz büyüklük sergiledikçe onlar seviyeyi daha da düşürdüler. Biz sabrettikçe onlar hakaretin dozunu biraz daha artırdılar. Onlar daha kışkırtıcı bir söyleme sarıldılar. Bizim edebimizi, soğukkanlı tutumumuzu, vakarımızı zayıflık işareti olarak algıladılar.
CHP MARJİNAL ÖRGÜT GİBİ HAREKET ETMEKTE
Siyasette düşman yoktur, rakip vardır. Siyasette husumet değil rekabet vardır. Siyaset medeniyetin simgesidir. Siyasette sokak terörüne, vandallığa, özellikle de küfre yer yoktur. Her kim siyasetin meşru yolları açıkken sokakları hedef alıyor ise kendini inkâr ediyor demektir. CHP'nin yaptığı budur. CHP marjinal bir örgüt gibi hareket etmektedir. Türkiye son 3 haftada CHP'nin faşizan yüzünü görmüştür.