Paralelin parası belediyeden çıktı

Paralel yapının Adana'da çevirdiği dolapları açığa çıkaracağını söyleyen Adana- Hatay Bölge Sorumlusu Tamer Barış Terkeşli, açıklamaları ile cemaat vurgunlarını deşifre etmeye devam ediyor. Cemaatin istediği üç milyon lirayı bulmadığı için cezaevine konulan Mustafa Tuncel'in bu yolculuğa dönemin Büyükşehir Başkanvekili Zihni Aldırmaz'ın talebi doğrultusunda çıkarıldığını iddia eden Terkeşli, "Aytaç Durak döneminde değeri 1,5 milyon lira olan bir arsa Aldırmaz'ın ayak oyunuyla değeri 5 milyon 229 bin liraya çıkarıldı. Bu paranın 3 milyon lirasını Aldırmaz cemaate verdi" dedi.

GİZLİ BİR ŞEY KALMAYACAK
Paralel yapı konusundaki açıklamalarıyla gündem oluşturan Tamer Barış Terkeşli konuşmaya devam ediyor. Daha önce Mustafa Tuncel'in cezaevine gidiş hikayesini anlatan Terkeşli, "Paralel yapı, cemaat ve bunlarla ilişkisi olan herkesi deşifre edeceğim. Kamudan nasıl vurgun yapıldı anlatacağım" dedi. Tuncel'in bulamadığı için cezaevine gitmesine neden olan 3 milyon lirayı Zihni Aldırmaz'ın bularak cemaate verdiğini öne süren Terkeşli, "Bunu nasıl yaptı, parayı nerden buldu açıklayacağım. Adana'da hiçbir şey gizli kalmayacak. Bunlar şu an soruşturmaya tabi konular ve belli bir noktaya da geldi. Yakın zamanda bunların karşılığını tüm Türkiye skandal bir şekilde görecek" diye konuştu.

"PARAYI VERİRİM ÖNÜMÜ AÇIN"
Mustafa Tuncel'den istediği parayı alamayan paralel yapının önünü Zihni Aldırmaz'ın açtığını söyleyen Terkeşli şöyle devam etti: "Zihni Aldırmaz devreye girdi, 'Ben bu parayı temin ederim ancak benim önümün açılması gerek. Mustafa Tuncel'in vesayetinin kırılmasını ve bu kareden çıkarılmasını talep ediyorum. Eğer bir yolu bulunup cezaevine gönderilirse istediğimiz her şeyi çok rahat yapabiliriz' dedi. Başkanvekili Zihni Aldırmaz, 'Bana 2 hafta izin verin' dedikten sonra da cemaatin istediği 3 milyon lirayı bulmak için düğmeye bastı."

GÖZ GÖRE GÖRE VURGUN
"Kurttepe Metro İstasyonu önünde Osman İsot'a ait bir arazi var. Aytaç Durak döneminde burasının kamulaştırılması için karar alındı ve 1,5 milyon lira ödenek konuldu. Zihni Aldırmaz burayı biliyordu. Hemen encümenini topladı. Otopark alanı olan yeri konut alanına çevirdi ve kamulaştırma işlemlerini konut alanıymış gibi yaptırdı. Bedelini de 5 milyon 229 bin 900 liraya yükseltti. Osman İsot'a bu paranın peşin olarak ödenmesi kararlaştırıldı. Zihni Aldırmaz, cemaatin istediği 3 milyon lirayı bu yolla temin ettiğini açıkça söyledi ve parayı da himmet olarak yapıya sundu" İki encümen kararı arasındaki kamulaştırma bedeli farkına dikkat çeken Terkeşli, "Böyle soyuldu devlet" diyerek suç duyurusunda bulunduğunun altını çizdi.

SAĞLIK KURUMLARINA DADANDI
Paralel yapının sağlık alanında da vurgular yaptığını ifade eden Tamer Barış Terkeşli, Koparma Operasyonu adı verilen bir çalışmayla paralel yapının özellikle özel hastanelere çöreklendiğini söyledi. Koparma Operasyonu'nun birçok bacağı olduğunu anlatan Terkeşli, "Emniyet bacağı, adliye bacağı ve resmi kurumlar bacağı var. Örneğin Sosyal Güvenlik Kurumu'ndaki (SGK) bağlantılarla oraya sızmış haşhaşi tayfasıyla hastane sahiplerinin veyahut devletle iş yapan SGK 'ya bağlı özel sağlık kuruluşlarını kesinti tehdidiyle para yardımı yapmaya zorluyorlardı" şeklinde konuştu.

KESİNTİ YERİNE BAĞIŞ
Terkeşli, paralel yapının sağlık alanındaki vurgununa ilişkin çalışma sistemini şöyle anlattı: "SGK 'ya bağlı özel sağlık kuruluşları her ay hakedişlerini düzenleyerek kuruma veriyor. Yapılan incelemelerden SGK tarafından bu faturalardan yasal kesintiler yapılıyor. Örneğin Adana'da 10 tane sağlık kurumu varsa bunların aylık hak edişleri 20-25 milyon lirayı buluyor. Ortalama bu tutardan 5 milyon lira kesiliyor. Buradaki rantın nasıl doğduğunu yapının içindeki kişiler görüyor. Bana kaç kere, 'Barış bey siz filanca hastanenin sahibi ile görüşüyorsunuz. Gidelim onlarla görüşelim' dediler. Bende bu görüşmeleri sağladım. Onlara, 'Sizin SGK kesintilerinizi azaltalım veya hiç yapmayalım, sizde bunun yüzde 50-60'ını cemaatimize verin' diye teklif götürdüler. Uyanlar kazandı, uymayanların kesintileri bazen yasal miktarların çok üstüne çıktı" diye konuştu.

PARALEL MUTEMEDE ÇEK
Himmet ağı oluşturmak ve kaynak sağlamak amacıyla çok sayıda kişiyle bizzat görüştüğünü bildiren Terkeşli, "Adana'da sevilen tanınan ve dürüstlüğüyle bilinen bir işadamıyla görüştük. Bu durumu anlattık. Kendisi, 'Ben hemen size karşı bir himmet de bulunabilirim' dedi. Aslında o kişi yardımı himmet olarak yapmıyor. Yardımseverliğinden dolayı talebe okutulacağını düşünüyor. Kimsesizlere sahip çıkılacağını düşünüyor. Garibanlara bir fayda sağlayacağı düşüncesiyle yapıyor. O kişinin aslında 'Kesintilerimi bana iade etsinler' amacı da yok. O kişi zaten yardım sever biri. Ama yanına gidip söylediğimiz kelimenin özünde bu var. Ve bu kişi mutemedimize X liralık çek veriyor. Çekin numarası, kimin tarafından nereden tahsil edildiği de belli" dedi.
KAYITLARLA YANIT VERECEK
Zaman gazetesinde aleyhinde çıkan haberlere de değinen Tamer Barış Terkeşli, "Ben madem bu kadar makbul bir insan değildim de niye o dönemde benimle görüşüyorlardı, görüşmek için fırsat kolluyorlardı. Ağabeyim Mesut Terkeşli'yi yanlarında tutmak için sürekli telefon markajına alıyorlardı. Beni her türlü toplantılara davet ediyorlardı" diye sordu. Terkeşli, kendisinin ve ağabeyi Mesut Terkeşli'nin 2010 ve 2011 yıllarına ait iletişim tespit dokümanlarını savcılık kanalıyla talep edeceğini de açıkladı. Terkeşli, "Bu kayıtlar bir gerçeği ortaya koyacak. Bilal Öğütçü başta olmak üzere beni ve ağabeyimi kaç kez aramışlar ortaya çıkacak. Bugün küfür ettikleri insana dün ne kadar muhabbetle sarıldıklarını tüm Türkiye öğrenecek" şeklinde konuştu.