Kadınlığıyla sorunlu kadınlar meme kanserine yakalanıyor

Kadın sağlığına ruh-beden-zihin bütünlüğünde yaklaşan Kadın doğum uzmanı, Hipnoterapist ve Cinsel Terapist Ayşe Duman, kadınlara empoze edilen "meme kanseriyle savaş" sloganının yanlışlığına vurgu yaptı.

"Savaşın kendisi sorunun kaynağıdır. Kadının bir tarafı kadınlığını sevmiyor, kadınlığı ile savaşıyorken bu kaosta ortaya çıkan kanserle savaşmaya zorlanmak bedeni ve zihni allak bullak eder." diyen Duman kadınların sağlığına zihinsel olarak uyanması gerektiğinin altını çizdi.

"Hastalıklara yaklaşımımız ve önlemler birbiriyle paralel gidiyor. Meme kanserinde farkındalık uyandırma çabaları maalesef fizik beden kontrolünden öteye gidememekte. Yani meme kanserini erken teşhis edelim, yakalanmayalım derken sadece meme dokusuyla ilgilenmiş oluyoruz. Ama meme dokusunun içinde ne oluyor, meme nasıl kanserleşme yolunda ilerliyor bunu sorgulamıyoruz. Sorgulamadığımız, meme kanserini oluşturan etkileri olayları çözümlemediğimiz sürece oluşan kanserli dokuyu yakalamanın büyük bir başarı olduğunu düşünmüyorum."

MEME KANSERİNE YAKALANANLAR KADIN KİMLİĞİ İLE SAVAŞAN KADINLAR

Duman çok çarpıcı bir saptama da yaparak meme kanserinde yakalanma vakalarının altında kadının kimliği ile savaşının da olduğunu şu sözlerle ifade etti:
"Zihin beden bütünlüğü içerisinde kadın sağlığına baktığımızda şunu görüyoruz ki kadın kimliği ile ilgili sıkıntılar kadınlık organlarında hastalıklara yol açıyor. Örneğin meme kanserli kadınlar zihin-beden bütünlüğünde baktığımızda büyük çoğunluğunun özellikle kadın kimliği ile savaşları, kadınlığından memnuniyetsizlikleri görülür."

KADINLAR ZİHİNSEL OLARAK KENDİNİ KONTROL ETMELİ

'Farkındalık uyandırmak' derken zihin kısmının atılıp beden kısmının ön plana çıkarıldığını söyleyen Duman sözlerine böyle devam etti:
Kadın acaba benim bedenimde yolunda gitmeyen bir akış var mı, sıkışmış bir enerji var mı, hücrelerimin fonksiyonunu bozacak bir duygu bir sıkıntı var mı diyerek zihinsel olarak kendini sorgulamalı. Özellikle kadın kimliği ile ilgili farkındalık oluşturmak gerekiyor. Yani ben kadın olarak kimliğimi ne kadar seviyorum, organlarımı ne kadar seviyorum bunu sorgulamalı. Kadınlarımız genç kızlıklarında göğüslerinden utanarak onları saklamaya çalışarak yetişiyor. Bu kadar sakınılan bir dokunun bir süre sonra iç enerjisi bozulacak ve dolayısıyla hücresel fonksiyonları işlevlerini yapamayarak kanserleşme çok daha kolay hale gelecektir.

KİTLE BULACAĞIM ENDİŞESİYLE KONTROL ETMEYİN

Kadınlara sık sık önerilen meme muayenesiyle ilgili yaratılan paniği eleştiren Duman, kadınlara şu tavsiyelerde bulundu:
"Kadın memesini kontrol ederken 'Acaba ne bulacağım, kanser miyim, bu elime gelen acaba nedir?' telaşıyla adeta kanseri zihninde resmetmişse bir süre sonra beden zihinde gördüğü hayal doğrultusunda davranış üretir yani meme kanserleşmeye eğilimli hale gelir."