Meme başı akıntısı kanser habercisi

Meme başı akıntısı dünyada olduğu gibi ülkemizde de kadınların en önemli sağlık sorunları arasında yer alıyor. Hele de akıntı tek taraftan, kanlı ve berrak renklerle geliyorsa kanser şüphesi oluşturuyor.

Acıbadem Atakent Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Dr. Fatih Levent Balcı, meme başı akıntısı olan hastaların zaman kaybetmeden mutlaka doktora başvurmaları gerektiğini vurguladı. Peki, meme başı akıntısı veya kanaması neden oluyor?

Bu akıntıların çoğunun Galaktore denilen fizyolojik, genelde iki taraflı ve bir çok kanaldan gelen yeşil-sarı-beyaz gibi rengarenk akıntılar olduğunu belirten Dr. Balcı "Bu akıntılar hormon dengesizlikleri ve tiroit hastalıklarından kaynaklanabildiği gibi, beyinde hipofiz bezindeki tümörler ve psikolojik nedenlerle de olabilmektedir" diyor. Patolojik akıntıların ise süt kanalcıklarının içinde oluşan, çoğunlukla elle hissedilmeyen, ortalama 1 mm çapında olan ve iyi huylu tümöral kitleler nedeniyle oluştuğunu vurgulayan Dr. Balcı bu patolojik akıntıların nedeninin meme kanseri de olabildiğini söyledi.

ZAMAN KAYBETMEYİN

Meme başı akıntısının özellikle tek memeden ve tek kanaldan gelmesi durumunda mutlaka zaman kaybetmeden doktora başvurulması gerekiyor. Dr. Balcı "Bu tarz akıntıların % 5-15'inin nedeni kanser olabilmektedir. Bu şikayeti olan hastalarda, aksi ispat edilene kadar kanserden şüphelenilmeli ve hastanın kanser olmadığı ispatlanmalıdır" dedi.
Galaktore denilen fizyolojik meme akıntısı, hipofiz tümöründen kaynaklanmıyorsa ilaç ile tedavi edilebiliyor. Patolojik meme başı akıntıları ise cerrahi tedavi gerektiriyor. Patolojik kanaldan mavi boya ya da telle işaretleme yardımıyla kanal izole olarak ameliyat edilebiliyor. Dr. Balcı 'duktoskopi' denilen meme endoskopisi yöntemiyle, yanlış tanı sonucu yapılan gereksiz ameliyatların önüne geçilebildiğini belirterek "Bu yöntemle ultrason ve mamografide görülmeyen lezyonlar görülebilmekte ve endoskopik olarak ya da ameliyatla tedavi edilebilmektedir. Bazı selim papillomlar ameliyat gerektirmeden çıkarılabilmektedir. Hastalar vakit kaybetmeden doktora başvurulmalı, patolojik sürüntü testi, hormon tahlili ve duktoskopi, galaktografi, mamografi, ultrason ve mr gibi görüntüleme yöntemleriyle değerlendirilmelidir" dedi.