Suat HACISALİHOĞLU: Trabzon'un ufku, Türkiye'nin ufkudur

Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası olarak gerek bölgemizin gerekse ülkemizin lojistik maliyetlerinin düşürülmesi için birçok projeye önderlik yapılmıştır.
Öncelikli olarak Trabzon-Erzincan-GAP Demiryolu Projesi, soğuk savaşın sona erimi ile odamızın gündeme getirdiği en önemli lojistik projedir. Bu proje ile Güney Anadolu Projesi kapsamında (GAP) üretilen ürünlerin Doğu Karadeniz'e indirilerek, bölgede işlenmesi ve denizyoluyla Rusya Federasyonu ile Avrupa ülkelerine ihracatını hızlandırılması planlanmaktadır.
Aynı zamanda bu demiryolu, Trabzon'u ulusal demiryolu ağına bağlayacağı gibi Bakü-
Kars-Tiflis Demiryolu hattı ile de bütünleştirecek bir proje niteliğini taşımaktadır.
TTSO'nun bugüne kadar takip ettiği proje kentin diğer dinamikleri ile bütünleşerek Demiryolu Platformu adı altında çalışmalar devam etmektedir.
Bununla birlikte eş zamanlı hayata geçmesini beklediğimiz Trabzon-Batum Demiryolu Projesi de ihracatın gelişmesine büyük katkılar sağlayacak niteliktedir.
Karadeniz'in Rusya kıyısına bir Türk Limanı Projesi bu ülkeye yapılan taşımalarımızı kolaylaştıracağı gibi bu pazarda yaşanan liman sorununa da çözüm getirmiş olacaktır.
Yakın zamanda Trabzon sanayisini olumlu yönde etkileyen, soğuk savaşın sona ermesi, kapıların açılmasıdır. Dünya konjonktüründe Berlin Duvarı'nın yıkılması, Sovyetler Birliği'nin dağılması ile açılan geniş bir pazara Trabzon bir adım mesafededir. Denizyolu ile karayolu ile hava yolu ile yakın ulaşım Trabzon'un sanayisini olumlu yönde etkiledi.
Gelişen sanayi Trabzon'da 4 Organize Sanayi Bölgesi kurulmasını sağladı.
Ayrıca, Trabzon'un tarihinden beri ticarette kazandığı deneyimler şunu göstermektedir ki, bu kent uluslararası bir ticaret kenti olarak varlığını sürdürmüş. Osmanlı döneminde daha ileri seviyede Doğu Batı ticaretinin kontrol edildiği bu kent limanından elde edilen gelir bütçe açıklarının giderilmesinde önemli bir paya sahipti. Bu kentte 16 ülkenin başkonsolosluğunun bulunması ticaretin boyutu hakkında ciddi bir ipucu vermektedir.
Neticede, bugün Trabzon'un önündeki ufuk, Türkiye'nin ufkudur. Bu yüksek pazarlara hakim olmanın yegane seçeneklerinden biri de Trabzon'un Lojistik Köy haline dönüştürülmesidir.
Biz Lojistik Köy Projesi'ne Trabzon olarak talipli olmuyoruz, Türkiye adına talipliyiz. Bu coğrafyaya baktığımızda bunu dayattığını da görmek mümkündür.
Trabzon Lojistik Köy Projesi için Türkiye'nin dört bir köşesinde işadamından, bürokrattan, sivil toplum örgütlerinden, hükümetten destek bekliyoruz. Neden mi? Bu bölge Türkiye'nin şansı, herkesin şansıdır.
Gelin buradan Kafkaslara, Orta Asya ve Türk Cumhuriyetlerine, Karadeniz Havzasındaki ülkelere, Rusya Federasyonu pazarlarına açılalım.
Trabzon Lojistik Köy olmayı bunun için istiyor. Yani sizin ihracatınızı geliştirmek, gelirinizi artırmak için istiyor.