M. KEMAL ÖZUĞUR: Teşekkürler Gamze Bulut

Çok değil, yaklaşık bir yıl önce o sahne karşısında hepimizin duyguları, coşkusu tavan yapmıştı. Londra'da düzenlenen Yaz Olimpiyatları'nda atletizm dalında 1500 metrede şeref kürsüsüne iki atlet çıkıyordu.
Aslı Çakır Alptekin "altın", Gamze Bulut "gümüş" madalya ile hepimizin gururu oluyordu.
Atletizmde Türkiye daha önce 1948 Londra Olimpiyatları'nda 3 adım atlamada Ruhpi Sarıalp ve 2004 Atina Olimpiyatları'nda çekiç atmada Eşref Apak ile bronz, 2008 Pekin Olimpiyatları'nda da 5 bin ve 10 bin metrede Elvan Abeylegesse ile 2 gümüş madalya kazanmıştı.
Bu atletim dalında Türkiye Olimpiyat Oyunları'nda ilk kez "altın" madalyasıydı.
***
Nefeslerimizi tutarak izlediğimiz o müthiş mücadelenin sonunda benim hiç gözümün önünden gitmeyen sahne, Gamze Bulut'un sevinciydi. "Aslı abla yine başardık. Helsinki'deki gibi başardık" derken altın madalyayı kendisi kazanmış gibi coşkuluydu.
Hiçbir zaman dereceye girememiş eski bir atlet olarak o an aklıma gelen Aslı'nın bu birinciliğinde Gamze'nin katkısı oldu.
Biraz daha çaba gösterse o altın, o olimpiyat şampiyonluğu Gamze'nin olabilirdi.
Üstelik bugünlerde yaşadığımız "doping rezaleti"nin ana nedeni olarak gösterilen "ödül yönetmenliği" ile sunulan "servet" söz konusuyken.
***
O mücadelenin görüntülerini tekrar tekrar izledim.
Gamze bir an bile Aslı'yı geçme teşebbüsünde bulunmadı.
İnanın, aklından geçirseydi bunu başarabilirdi.
Ama, antrenörünün verdiği taktiğe sonuna kadar uydu.
Ondan diğer atletleri kontrol etmesi, Aslı'nın önünü açması istenmişti.
Tıpkı kısa bir süre önce Helsinki'deki Avrupa Şampiyonası'nda olduğu gibi.
Altın madalya, olimpiyat şampiyonluğu, mütevazi bir yaşam süren ailesini maddi olarak çok rahatlatacak "ödül" için hırs yapmadı.
Onun için önemli olan ülkesinin başarısıydı.
Hedef bir ilki başarmaktı ve kendisine verilen görevi başarıyla yerine getirdi.
***
Mersin'deki Akdeniz Oyunları öncesi patlayan "doping" skandalına ne yazık ki, Gamze'nin de adını karıştırıp, onun sakatlığını testten kaçmak için yapılan bir numara olduğunu iddia edenler oldu.
Ve bunlara en güzel cevabı Gamze hafta sonunda Finlandiya'da yapılan 9'uncu 23 Yaş Altı Avrupa Atletizm Şampiyonası'nda 5 bin metrede birinci olarak verdi. "Doping" konusunda kendisinden en ufak bir şüphesi olsaydı Avrupa Şampiyonası'na katılır mıydı?
Biraz kaba olacak ama, bu şampiyonluk onun adını doping rezaletine karıştırmak isteyenlere gerçekten "kapak" oldu.
Teşekkürler Gamze.
Her ne kadar Fenerbahçe'nin sporcusu olsan da sen Eskişehir'in gururusun...