Mehmet UZEL: Maden işçisinin Vali oğlu

İlhami Aktaş... 1970'te Erzurum'un Oltu ilçesinde doğdu. 1991'de İstanbul Üniversitesi Siyasal Bilgiler Fakültesi'nden mezun oldu. 1994'te Erzurum kaymakam adayı olarak mülki idare amirliği görevine ilk adımını attı ve 22 sene sonra da 1 Haziran 2016'da Nevşehir Valisi olarak atandı Bakanlıktaki görevi sırasında özellikle sık sık değişen mevzuatlardaki hakimiyeti nedeniyle çevresince, 'Mevzuatların Efendisi' olarak bilindiği için, pekçok bürokrat tarafından da bilirkişi gibi aranılıp danışılan isim oldu. Tüm bunlar Aktaş'ı genç yaşına rağmen, devlet mevzuatı ve işleyiş sistemi konusunda fazlasıyla tecrübelendirdi. Zaten genç yaşında Vali olarak atanmasındaki birkaç önemli faktörün başında, kısa zamanda kazandığı tecrübe ile bakanlık içinde edindiği 'Güvenilir ve ekip adamı' özellikleri geliyordu. Nevşehir Valisi olarak atandığında elbetteki sevinmiş ve heyecanlanmıştı ancak en çok da tecrübelerini sahada sergileyebilmesi için "devlet büyüklerinin" kendisine güvenmesi mutlu etmişti onu. Zira bu yerlere gerçekten kolay gelmemişti. Çocuk denecek yaşta maden işçisi olan babasını yine bir maden kazasında kaybetmiş ve sonrasında zor yılların üstesinden gelerek, rahmetli babasının istediği gibi okuyup "adam" olmuştu. Makamında kendisini ziyarete gelen büyük, küçük herkesi güleryüzlü ve cana yakın tavrıyla karşılayan İlhami Aktaş, karşılıklı sohbet sırasında yaşının genç, ancak devlet deneyiminin buna rağmen bir hayli fazla olduğunu, verdiği hazır cevaplarla gösteriyordu. Kendisini ziyarete gittiğimizde yaptığımız tespitler ve bu sohbetimizden anladığım o ki, Nevşehir uzun yıllar sonra sanki aradığı "kanı" bulmuştu. Ve Vali Aktaş'ın da dediği gibi şu sıkıntılı günler geçip ortalık biraz sakinleştikten sonra, sıra Kapadokya'nın eski günlerine dönmesi için yapılacaklara gelecekti... Tam bir Anadolu insanı olan, mütevazı kişiliği ve cana yakın davranışlarıyla Nevşehir halkı başta olmak üzere herkesin gönlünü kazanacağına şüphe olmayan Vali Aktaş'ın, Nevşehir için elini taşın altına soktuğunda, yine Nevşehirliler başta olmak üzere herkesin "mantık ve akıl kütüphanesinde" en üst noktalarda, kendisine yer bulacağı muhakkak... Genç, samimi, görevini ve temsil ettiği gücü bilen, bunu şefkatle birleştirerek halka yansıtabilen devlet adamı... Eminim ki, çabaları ve çalışmaları sonucunda çok kısa zamanda adının yanına bir de lakap eklenecek ve "Kapadokya'nın Atom Karıncası" denecek...