Cuma 23.09.2011

Carrie Bradshaw ile yeni randevu!

Tüm zamanların en çok sevilen TV dizilerinden ve chick-lit romanı Sex and the City'nin sevimli kahramanı Carrie Bradshaw'ın maceraları kaldığı yerden devam ediyor! TURGUT BARAN yazdı

Hatırlarsanız, Sex and the City'nin yazarı Candace Bushnell, dizinin ardından iki de filmle birlikte Carrie'nin 'dünyalığını yaptığını' da gördükten sonra, tabiri caizse vitesi geri takmış ve sevimli kahramanımızın oluşum hikayesini en baştan, yani genç kızlığından itibaren anlatmaya başlamıştı. Bu amaçla başlattığı Carrie Günlükleri'nin aynı adlı ilk cildini de kısa bir süre önce okumuş ve pırıltılı hayatıyla tanımaya alıştığımız Carrie'nin, New York'tan uzak bir taşrada geçen, saf ve toy ilk gençlik yıllarına şahit olmuştuk. Üstelik etrafında henüz kendisi kadar ünlü ve ilginç diğer üç karakter, yani Samantha, Miranda ve Charlotte da henüz belirmemişti. Dikkatli okuyucular hatırlarlar ilk cilt, Carrie'nin büyük hayallerle geldiği New York'a adım atar atmaz çantasının çalınması ve beş parasız kalan Carrie'ye, Samantha (!) adlı birinin yardım etmesiyle sonlanmıştı. İşte Carrie Günlükleri'nin ikinci cildi olan Summer and the City/Yaz ve Şehir (bu arada romanın orijinal adını yazıp durmak bizim özel tercihimiz değil, yayınevi tarafından orijinal isim de aynen kapakta korunmuş, belirtmeden geçmeyelim) tam da ilk bölümün bittiği yerden başlıyor ve kahraman Samantha tarafından kurtarılan Carrie, kendini ne olduğunu anlamadan önce onun evinde, ardından da muhteşem bir New York partisinde buluyor. Partiye adım atar atmaz da son derece ünlü ve çekici insanlarla tanışıveriyor, üstelik içlerinden en çekici olanlarından birine kalbini kaptırmakta da gecikmiyor. Yine de Carrie'nin New York günleri hep böyle rüya gibi devam etmiyor elbette. Esasında bir yazı atölyesi için yaz tatili sırasında kısa süreliğine kalmaya geldiği şehirde, önce yanına geldiği erkek arkadaşı tarafından yapayalnız bırakılıyor, ardından da yanında kaldığı ev arkadaşıyla sürekli anlaşmazlıklar yaşıyor. Ancak her zamanki zekası, hazır cevaplılığı, espri gücü ve sevimliliğiyle kısa zamanda çok sayıda arkadaş edinmekten ve New York'un hızlı hayatına karışmaktan da geri durmuyor elbette. Bir yandan hayallerinin erkeği zengin ve ünlü oyun yazarı ile yakınlaşıp, flört maceralarına atılırken, diğer yandan da okulundaki yakışıklı ve yetenekli gençlerin ilgisini çekmeyi, içlerinden biriyle de nefretle başlayıp giderek büyük bir çekime dönüşen özel bir şey yaşamaya başlıyor.
GELECEĞİN 'TOHUMLARINI' ATIYOR

Okuldaki dersler aracılığıyla gelecekteki yazarlık kariyerinin ilk tohumlarını da atan Carrie, onu moda kraliçeliğine götürecek adımları da ufak ufak atmaya ve şehrin özellikle vintage butiklerini keşfetmeye başlıyor bir yandan da. Yine de bu romanın en keyifli anları Carrie'nin, ünlü dörtlünün geri kalan diğerleriyle de tanışıp kaynaşmaya başladığı zamanlar oluşturuyor. Samantha ile arkadaşlığının nasıl başladığını anlatmıştık. Miranda ise hayatına Samantha benzeri bir diğer kahraman olarak giriyor ve onun çalınan çantasını çöpte bulup, 'sorumluluk' duygusuyla arayıp, ardından da onun arkadaşı oluyor.
YILLAR İÇİNDEKİ DEĞİŞİM

Bu arada Carrie'nin ilk gençliğindeki saf halleriyle eğlenenler bir de Samantha ve Miranda'nın gençliklerini okumalı! Samantha tabii her zamanki gibi son derece hırslı, başarılı ve seksi bir genç kadın yine. Ancak bizim bildiğimiz Samantha'dan önemli bir farkı var, o da parmağında taşıdığı kocaman bir nişan yüzüğü! Candace Bushnell, Samantha'yı özellikle bu şekilde resmettiğini, çünkü bildiğimiz bağımsız kadına dönüşmesi için mutlaka geçmişinde bir zamanlar bu tür bir deneyimi yaşayıp, bundan pişman olması gerektiğini söylüyor. Miranda'ya gelince... Günümüzün lafını esirgemeyen hırslı avukatının gençlik yıllarında farklı türde protestolar peşinde koşan bir eylemci ve kararlı bir feminist olduğunu söylersek herhalde şaşırmazsınız. Charlotte nerede diye soranlara gelince... Onunla karşılaşmak için romanın son satırlarını beklemeniz gerekecek. Ancak şu kadarını söyleyelim, içlerinde hep aynı 'hanımefendiliği' koruyan belki de tek karakter tabii ki yine o! Summer and the City/Yaz ve Şehir son derece eğlenceli olduğu kadar, çok iyi tanıdığımız kadın karakterlerin yıllar içinde hangi değişimlerden geçtiklerini neredeyse eğitici(!) bir biçimde anlatmasıyla da dikkat çekiyor. Summer and the City/Yaz ve Şehir bu tür bir roman için hayli kalın olsa da eğlenceli hikayesi ve kolayca akan üslubuyla akıp gidiyor. Üstelik bitti diye üzülmenize de gerek kalmıyor çünkü yazarının da belirttiği gibi Carrie'nin günümüzdeki haline dönüşmesi için arayı kapaması gereken uzun yılları var ve tabii bu yılları anlatacak çok sayıda kitap da peşi sıra gelecek!
SUMMER AND THE CITY / YAZ VE ŞEHİR
Candace Bushnell Çeviren: Beril Tüccarbaşıoğlu Uğur Artemis Yayınları Roman 441 s.; 25 TL

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.