Cuma 09.08.2019
Son Güncelleme: Cumartesi 10.08.2019

Anday’la Buz Sarayı’nda gezmek

Birbirini çok merak edip sevmeye başlayan iki çocuk, Siss ve Unn... Unn’un ortadan kaybolması... Ve büyüleyici Buz Sarayı etrafında şekillenen, Melih Cevdet Anday’ın eşsiz Türkçesiyle akan bir roman

İnsan, bazı kitapları okumak için geç kalmıştır ya, Buz Sarayı'nı okuduktan sonra böyle bir düşünceye kapılıyorsunuz. Kitabın kapağında "Çeviri: Melih Cevdet Anday" etiketini görmeniz elbette kapağı açmak için kolaylaştırıcı oluyor. Kitaptaki hikaye Norveç'in fiyortlarının birinde geçiyor. Yazar Tarjei Vesaas bu eseriyle 1963 yılında İskandinav Edebiyat Ödülü'ne, çevirmen Melih Cevdet Anday ise 10 yıl sonra TDK Çeviri Ödülü'ne layık görülüyor. Evet bunlar kitabın arka kapağında da yazıyor diyebilirsiniz. Ancak bu incecik kitabı okurken hem yazarın hem de onu Türkçe okumamızı sağlayan çevirmenin ödülleri boş yere almadıklarını görüyorsunuz. "Kendi özgürlüğünün tutsağı idi, vazgeçemiyordu" gibi cümlerle yazar, iki yakın arkadaştan birinin kayboluşunu anlatırken, "Giden mi şanslı yoksa kalan mı" dedirtecek kadar şiirsel bir dil kullanıyor. İki kızın dostluğunun temelinin atılmasındaki çekingenlik, durgunluk, yabancı kalma durumu hemen hemen herkesin çocukluğunda yaşadığı bir şey... Siss ve Unn adlı iki küçük kız çocuğunun yolları okulda kesişiyor. Birbirlerine yaklaşmaları kolay olmuyor ama aralarında adını koyamadıkları ya da koymak istemedikleri bir enerji oluşuyor. Esere adını veren Buz Sarayı'nın mevsimsel erimesini okurken insanın aklına iklim değişikliği geliyor. Ancak yazarın kullandığı ağdalı olmayan dil, çevirideki ustalık sizi hikayenin içinde tutuyor. Heyecan içerisinde Unn'un bulunmasını beklerken Buz Sarayı'nın içerisindeki güzelliklerini anlatan dil, kavuran ağustos sıcağında sizi üşütüyor desem abartmış olmam. Kitaptaki tasvirlerin ustalığı aklıma Nuri Bilge Ceylan filmlerini getirdi. Büyük Usta da belki bu kitabı okumuştur, bizi her gün biraz daha eriyen buzulların arasında gezdirip Siss ile Unn arasındaki şiir gibi arkadaşlığı yaşatır. Eserdeki Anday etkisine gelirsek: Tanıtlıyor, gereksiyor, uyarış, gecesel, arayıcı gibi sözcükler kullanıp Türkçeyle dans eden Anday, çocuk olmanın kimi zaman kederli bir yalnızlığı tercih etme, kimi zaman da kalabalıktan uzak kalıp bir köşeye çekilme halini de harika resmediyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.