Cuma 11.10.2019

Kıskaçta bir ülke Türkiye

Sümerbank’ın kurucularından Nurullah Esat Sumer’in hikayesini konu edinen Bir Cumhuriyet Akıncısı kitabı, Türkiye’nin ekonomik bağımsızlığını sekteye uğratmak için Soğuk Savaş’ın hemen başında, SSCB ve ABD’nin sanki anlaşmışcasına ülkemizi nasıl kıskaca aldıklarını da anlatıyor

Gazeteci Ahmet Emin Yalman, Türkiye Cumhuriyeti'nin ilk yıllarında, tıptan ekonomiye, bankacılıktan tiyatroya devletin çeşitli alanlarında canla başla çalışıp öncülük yapan isimleri Cumhuriyet Akıncıları diye tarifler. Nurullah Esat Sumer de onlardan biri. Biz kendisini Sümerbank'ın kurucusu olarak biliyoruz. Bundan dolayı da Atatürk'ün isteğiyle kendisine Sumer soyismi verilmiştir. Fakat Nurullah Esat Sumer, sadece Sümerbank ile anılacak bir isim değil.
İş Bankası Kültür Yayınları'ndan çıkan, Hasan Aslan Akpınar'ın yazdığı Bir Cumhuriyet Akıncısı-Türkiye'de Milli Sanayinin Mimarlarından Nurullah Esat Sumer kitabında Nurullah Bey'in bir akıncı olarak portresini okuyoruz. İzmir'in ileri gelen Türk ailelerinden biri olarak iyi bir eğitim alan Nurullah Bey, 1. Dünya Savaşı sırasında Almanya'da eğitim alma şansına erişen az sayıdaki isimlerden biri. Milli Mücadele sonrasında yeni kurulan devletin yetişmiş nitelikli insan ihtiyacı karşısında aldığı ekonomi eğitimi önemli iş görüyor. Devletin çeşitli kademelerinde çalışan Nurullah Esat Sumer'e gün geliyor Sümerbank'ı kurma görevi veriliyor o da bunu başarıyla hayata geçiriyor. 24 yaşında Sümerbank'ın ilk genel müdürü olarak Türkiye'de tekstil, kağıt ve demirçelik sanayinin sağlam bir şekilde kurulmasına öncülük ediyor.
Fakat Nurullah Esat Sumer'in omuzlarındaki yük asıl olarak 2. Dünya Savaşı ve sonrasındaki dönemde artıyor. Çünkü 1940'lı yıllarda Maliye Bakanı olan Sumer bir süre de Dışişleri Bakanı vekili olarak görev yapıyor. İşte onun dışişleri bakanlığına vekillik yaptığı dönemde, 2. Dünya Savaşı'nın hemen sonrasında SSCB, Türkiye'nin toprak bütünlüğünü tehdit etmeye başlıyor. Siyasi tarihimizde bu tehdidin, o güne kadar bağımsız bir duruş sergileyen Türkiye'yi, Batı bloğuna ittiği anlatılagelir. Kitapta bunun detaylarını da öğrenme fırsatımız oluyor.
SSCB tehdidi karşısında uluslararası kamuoyundan destek alarak bağımsız duruşunu korumaya çalışan Türkiye'ye, ABD'den örtülü bir destek geliyor. Fakat bu yeterli olmuyor. Bu süreçte ABD ile temasları yürüten Sumer, bu tehdit karşısında belirlenen stratejinin önemli mimarlarından biri. SSCB tehdidini savuşturmasının yolu olarak bağımsız ve güçlü bir Türkiye'nin Batı bloğu tarafından kabul edilmesi gerektiği üzerine bir strateji belirleniyor. 30'larda başlatılan önemli iktisadi ve sanayi hamlelerinin daha da artırılması için ABD'yle özellikle ekonomik ilişkilerin güçlendirilmesi hedefleniyor ve acil durumlar için de askeri destek sözü alınmaya çalışılıyor. Muhataplarıyla bunun üzerine çalışırken aslında ABD'nin de Türkiye'ye biçtiği rolü ilk anlayanlardan biri Nurullah Esat Sumer. ABD, Türkiye'nin sanayisini geliştirici adımlar atma konusunda isteksizdir. Çünkü Türkiye'nin bir tarım ülkesi olması ve Batı Avrupa'nın buğday ambarı vazifesini üstlenmesi düşünülmektedir. Sumer bu durumu kabul etmiyor mücadele ediyor. Ama o yıllarda elinden pek de bir şey gelmiyor...
Türkiye-ABD ilişikleri üzerine çok şey yazılır ve söylenebilir. Ama kitaptan ve Sumer'in yaşadıklarından anlıyoruz ki, SSCB tehdidi, Türkiye'nin uluslararası alandaki tarafsızlık politikasını terk etmesine neden olurken, Batı bloğuna yanaşmasını ve ABD'nin kucağına itilmesini sağlamış. Eşit şartlarda bir müttefik ilişkisi kuruluyor gibi bir görüntü verilse de aslında uzun vadede özellikle askeri ve ekonomik alanda Türkiye'nin dışa bağımlılık sürecini de başlatmış. Yani ekonomik bağımsızlığımızı kazanıp, güçlü bir ülke olmamızı o yıllarda ne SSCB ne ABD istiyor... Hiçbir konuda doğru düzgün anlaşamayan Soğuk Savaş'ın iki büyük aktörünün herhalde anlaştığı ender konulardan biri olsa gerek bu...

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.