Giriş Tarihi: 17.03.2023

Metropolden çiftlik evine...

Oyuncu ve yazar Hakan Karahan’ın önceki ay Mona Kitap’tan çıkan son kitabı ‘’Cennette Bir Hafta’’ İstanbul’dan Kırklareli’ne göçen bir adamın hikâyesine odaklanırken, yaşama dair pek çok meseleye de kahramanın gözünden dikkat çekiyor

Nehirde Kayan Yıldızlar, Ama Öyle, Kıyamet Haritası gibi kitapların yazarı, aynı zamanda senarist ve oyuncu Hakan Karahan şimdilerde son romanı Cennette Bir Hafta ile okuyucu karşısında. Karahan, başarılı bir eğitimin ardından gelen kurumsal hayatına 43 yaşında veda ettiğinde ilk romanını çoktan yazmıştı bile. Yeni çıkan kitabı hakkında konuştuğu bir söyleşide kalabalık bir ailede büyüdüğünü ve o dönemde odasında kitaplarıyla vakit geçirirken bunun bir tutkuya dönüştüğünü söyleyen Hakan Karahan "Sonunda kitaplar yazacağımı biliyordum" diyor. Eğitim aldığı okullardaki kız öğrenci mevcudundan dolayı liseye kadar kızlarla okuduğunu, bu yüzden kızlardan yana olduğunu belirten yazar, Cennette Bir Hafta için de iddialı bir cümle kuruyor: "Umarım erkekleri yerin dibine soktuğum bir roman yazmışımdır."
Cennette Bir Hafta'nın başkahramanı Zafer de, konu olduğu kurgunun mimarı gibi bir yazar. Dokuzuncu kitabını yazmaya karar verdiğindeyse artık kendisini yutan İstanbul'da değil Kırklareli Dereköy'deki çiftlik evindedir. Artık 60'ına dayanmış bir adam olarak köyüne gitmeye karar veren Zafer'in iç dünyasına adım atarken geçtiğimiz senelerin fezlekesinden de geçiyoruz: Covid'den, ekonomik krizden, depremlerden, sığınmacılardan, Elon Musk'ın servetini üçe katlamasından, hatta Kobe Bryant'ın, Anthony Bourdain'in ölümünden bile...
Hakan Karahan, kahramanı üzerinden Japonya'daki kitap okuma oranlarından, İngiltere'de insanlara düşen kütüphane sayılarına kadar çeşitli meselelerle anlatımını zengin kılarken, okurun dikkatini tek merkezde tutmayı da başarıyor: Karakterin algısında. Konular etrafında gezen Zafer'in aklına gelen bir gençlik tutkusuyla tanışıyoruz sonra, Elke'yle. Ve Elke'yi yıllar sonra 2020 yazında elinde mor Rimowa bavuluyla otelin kapısında görüyoruz. Etrafı güllerle, İtalyan yaseminleriyle çevrili, bahçesi rokayla, maydonozla, semiz otlarıyla dolu otelin kapısında uçarı bir gençlik macerası... Kendimizi platonik bir tutku hikâyesinde bulacağımızı düşünürken, konu ünlü osteopat Nick Potter'in "yakın ayrılık" kavramına kadar geliyor ve kitap okuru ebeveynlikle, aile olmakla, çocuklukla ve daha pek çok konuyla karşı karşıya getiriyor.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.