Auster'la yeni randevu

Paul Auster, biraz abartılı olacak ama belki, ülkesi ABD'den bile daha çok sevilen bir yazar burada. Onun her yeni kitabının çıkışını büyük bir iştahla bekleyen ve hatta kimi zaman hakkındaki eleştirileri dahi kulak arkası eden büyük bir hayran kitlesi var burada. Şimdi o hayranlara müjde, çünkü Auster'ın son kitabı Sunset Park bu hafta içinde yine her zaman olduğu gibi Can Yayınları'ndan yayımlanıyor. Auster, bir önceki romanı olan Görünmeyen'de genç bir adamın masumiyetini anlatmıştı. Bu kez yine genç bir adamın, 28 yaşındaki bir gencin ve onunla birlikte üç arkadaşının daha öykülerini anlatıyor. Ancak bu kez masumiyetten çok suç kavramı daha çok ön planda gibi. Asıl kahramanımız olan Miles'ın geçmişinde yatan bir aile olayı nedeniyle koleji bırakıp ailesini de terk etmesinden sonra avare bir yaşam seçmesini ve yolunun Florida'ya nasıl çıktığını öğreniyoruz ilk bölümde. Ancak Auster, kahramanını - kendi vazgeçilmezi olan- Brooklyn'e geri döndürüyor elbette. Miles, burada her biri kendi sorunlarıyla boğuşan üç arkadaşıyla yaşamaya başlıyor ve bu arada reşit olmayan bir kıza da abayı yakıyor! Auster, her bir karaktere ve sonunda Miles'ın babası ve kayıp annesine de öyküyü anlatma sırasını vererek, olayları onların penceresinden görmemizi sağlarken; varoluş, aile, aidiyet, aşk, hırslar, kariyer gibi çok sayıda kavram üstüne son derece akıcı bir hikâyeyi, bir kez daha kahramanlarının ağzından bize anlatıyor.

AİLE, BABA VE VAROLUŞ
Merkezinde aile, baba ve varoluş kavramlarının yer aldığı bir diğer güzel roman da Sel Yayınları'ndan çıktı. Latin Amerika edebiyatının en özgün seslerinden biri olarak kabul edilen Pedro Mairal, Kayıp Parça'da, yıllar sonra babasının hayatına yakınlaşan ve aslında onu hiç tanımadığını fark eden bir oğlun, babasının 'kayıp parça'sıyla birlikte aslında kendi varoluşunun anahtarlarını ve aile sırlarını keşfedişinin öyküsünü anlatıyor. Resim sanatı, askeri cunta dönemi ve sanatçı ortamlarının iç içe geçtiği bu güzel kitap, Latin Amerika'ya da sarsıcı bir bakış atıyor. Doğan Kitap da bugünlerde önemli bir kitabı yayımlamaya hazırlanıyor. Türkiye ve özellikle de İstanbul üzerine çok sayıda nitelikli tarih ve araştırma kitabı yazmış olan John Freely, alanında en saygın isimlerden biri olarak tanınır. Freely'nin aslen Şubat 2009 tarihli Grand Turk adlı tarihi romanı, Büyük Türk adıyla nihayet bizde de piyasaya çıkıyor. Freely, Büyük Türk'te Fatih Sultan Mehmed'in 30 yıllık saltanatını, hayatını, düzenlediği seferleri ve yaptığı tüm fetihleri bir roman lezzetinde anlatıyor. Son derece canlı ve ayrıntılı bir anlatımla tarihin arka planını da gözler önüne serdiği eserinde Freely, Hıristiyan dünyasının Osmanlı'ya bakışını da paylaşıyor okurlarla.