Perşembe 27.01.2011

Senede bir gün

Yayımlanmasının üzerinden bir yıl bile geçmeden, aralarında Türkçenin de bulunduğu 31 farklı dile çevrilen ve birçok ülkede Stieg Larsson'un kitaplarından sonra bu yıl dünyada en çok satan One Day (Bir Gün) adlı kitabı İBRAHİM ALTAY değerlendirdi

"Bütün okurlar bu kitaba âşık olacaklar ve bütün yazarlar bu kitabı kendilerinin yazmış olmasını dileyecekler," diyor romancı Tony Parsons, kıskançlık karışmış bir gıpta edişle. Bir başka romancı Marian Keyes ise onu haklı çıkarırcasına: "Bu kitabı ben yazmış olmayı dilerdim," diyor ve ekliyor: "Hayatımda okuduğum en harikulade romanlardan biriydi." Övgüler bunlarla sınırlı değil: "Yıllardır okuduğum en iyi roman. Korkunç derecede ve yüzde 100 dürüst; gerçek hayatı yansıtıyor. Her sayfayı yaşadım." (Jenny Colgan). "Enfes bir aşk hikayesi..." (Sunday Herald). "Akıcı, hızı ustaca ayarlanmış, iyi gözlemlenmiş, aynı zamanda eğlenceli ve hüzünlü olabilen..." (Boston Globe). "Kalp eriten bir romantizm, hayal kırıklığı, pişmanlık, büyümekle yaşlanmak arasında aşkın ve âşıkların çeşitli halleri..." (Elle). "David Nicholls insan duygularını mükemmel bir biçimde kavramış ve ustalıkla yazıya aktarmış. Karakterlerini çok ikna edici bir şekilde oluşturmuş..." (Daily Mirror). David Nicholls'ın geçtiğimiz yıl yayımlanan ve bir anda uluslararası bir başarıya ulaşan One Day (Bir Gün) adlı romanından bahsediyoruz. Nicholls, iki yıl öncesine kadar sınırlı sayıda insanın tanıdığı bir senaryo yazarı iken, bugün tek kitabıyla dünya çapında şöhret yakalamış bir romancı.

YAZARLIK VE YAYINCILIK BAŞARISI

One Day
; aslında 43 yaşındaki Hampshire doğumlu Londralı yazar David Nicholls'ın üçüncü romanı fakat diğer iki roman pek dikkat çekmemiş. Nicholls daha çok senaryo yazarlığı ile tanınmış. Buna rağmen One Day, yayımlanmasının üzerinden aylar bile geçmeden dünya çapında bir ilginin odağı haline gelmiş. 2010 yılında sadece İngiltere'de 400 bin adet satılmış. İsveç'te yapılan ilk baskı üç gün içerisinde tükenmiş, İtalya'da kısa sürede en çok satanların ilk sırasına yükselmiş, Almanya'da ikinci sıraya, Rusya'da üçüncü sıraya yerleşmiş. Amerikan kitap piyasasına sürülen 25 bin kopyanın birkaç hafta içerisinde satılması nedeniyle 300 bin adet daha basılmış ve onlar da kapışılmış. Haftalarca Amazon gibi internet üzerinden kitap satışı yapan sitelerin ilk sırasından inmemiş. Yayımlanmasının üzerinden bir yıl bile geçmeden 31 farklı dile çevrilmesi için anlaşmalar yapılmış. Nicholls, Stieg Larsson'dan sonra yılın en çok satan yazarı haline gelmiş. One Day'i Türkiye'ye Pegasus Yayınevi getirdi. Kitabın konusuna geçmeden önce bu kadar başarılı olmasının nedenlerinden birkaçını irdeleyelim. One Day'in temelinde, hemen herkesin aklından geçen fakat bugüne dek bu haliyle ele alınmamış bir olaylar örgüsü var. David Nicholls bütün dünya insanlarına tanıdık gelip onların ortak duygularına seslenen bir temayı kitaplaştırarak önemli bir 'buluş'a imza atmış. Bunu yaparken pek çok yazarda 'Nasıl oldu da ben daha önce düşünemedim' duygusu uyandırmış.Üstelik Nicholls bunu yaparken senaryo yazarlığının getirdiği bütün avantajları kullanmış; karakterlerini ve olay örgüsünü göz alıcı bir sadelikle ortaya çıkarmış.

SENEDE BİR GÜN

Tarih: 15 Temmuz 1988... Perde açılır ve bir yatakta çırılçıplak uzanmış öpüşen genç bir çift görürüz. Okullarının mezuniyet balosunda karşılaşan ve kendilerini tek gecelik bir eğlencenin kucağında bulan Emma ve Dexter birbirlerine her anlamda yabancı iki farklı karakterdir. Yoksul bir aileden gelen ve okulu iyi dereceyle bitiren Emma, dünyayı değiştirmeyi amaçlayan bir idealisttir. Zengin ailesinin imkanlarını çarçur eden Dexter ise tam bir hercai. 'Seni kırkında hayal edebiliyorum,' dedi sesinde bir imayla. 'Şu an bile gözünde canlandırabiliyorum.' Genç adam gözlerini açmadan gülümsedi. 'Devam et.' Ve devam ederler. Bir Gün'de iki kişinin 20 yıllık yaşantısı 'senede bir gün' tadında anlatılır. 1988'den 2007'ye dek her yılın 15 Temmuz'unda bu iki kişinin hayatlarına konuk olur ve meydana gelen değişiklikleri gözlemleriz. Görürüz ki orada başlayıp bitmesi gereken tek gecelik eğlence, aşkın bir türlü ifade edilemediği girift bir arkadaşlık kisvesi altında devam eder. Kimi zaman sırdaş olur dertleşirler, kimi zaman kavga edip birbirlerine küserler ama aralarındaki bağı koparmamayı bir şekilde başarabilirler. Bir yıl geçer ve bakarız ki bu ikisinden birinin çok sevdiği insanlardan biri ölmüştür. Bir yıl daha geçer ve bir de ne görelim: bu ikisinden birinin çocuğu olmuş ve evlenmiştir. Sonraki yıl biri başka bir şehre taşınır, daha sonraki yıl diğeri eşi tarafından aldatılır ve boşanır, vs... Sevgililer ve çevrelerindeki insanlar mütemadiyen değişir; aşkları ve acıları en çarpıcı görüntülere bulanarak gelişir. Kitabın ilk sayfasında okuyucuyu avucuna alan merak duygusu son sayfaya kadar eksilmek bilmeden devam ediyor. Bu duyguyu öldürmemek için kitabın, güzel gelişmeleri izleyen acıklı sonunu anlatmıyoruz.

MODERN KLASİKLER ARASINA GİRMEYE ADAY

Kitabıyla ilgili sorular üzerine Nicholls: "İki insanın 20 yıl içerisinde nasıl değiştiğini ele alan bir aşk hikayesi anlatmak istedim. One Day, biyografik ya da otobiyografik bir roman değil ama söz gelimi 23, 34 ve 41 yaşları arasındaki farklılığı bir fotoğraf albümüne bakıyormuşsunuz izlenimi yaratarak sunmayı amaçlıyor. Karakterler değişmiş gibi görünüyor ama aynı kalıyor. 20 yıl çok geniş bir zaman arazisi ama ben bu araziye işaretler koyuyorum; doğumlar, evlilikler, ölümler..." diyor. Kitapla ilgili eleştirmen ve okur görüşlerinde iki farklı eğilim ön plana çıkıyor. Bunlardan ilkine göre kitap plajlarda okunacak ve yılın en iyi kitapları arasına girip daha sonra unutulup gidecek. İkinci görüş; Bir Gün'ün son yıllarda yazılmış en güzel roman olarak modern klasikler arasına gireceğini ve yıllar geçtikçe daha da değerleneceğini savunuyor. Aslında bu iki görüşü savunanların da inkar etmediği bazı gerçekler var: "Kitabı okurken sayfalar arasında eriyip gidiyorsunuz." "Son derece gerçekçi ve detayları ustalıkla yansıtan bir roman..." "Basit gibi görünüyor ama çok derin." "David Nicholls, satırlar arasına küstah gülümsemesini gizlememiş, bilakis sade ama zevkli bir anlatım sayesinde kendini unutturmayı başarabilmiş usta bir yazar."

NICHOLLS, HORNBY İLE KARŞILAŞTIRILIYOR

Eleştirmenler şimdiden bu usta yazarı, yani David Nicholls'u, başka usta yazarlarla karşılaştırıp boy ölçüştürmeye başladı bile. Bunların başında kitapları geniş kitleler ve Hollywood tarafından sevilen, yine Britanya menşeli bir yazar geliyor: Nick Hornby. Ele aldıkları konular, konuları ele alış tarzları ve kullandıkları popülist üslup birbirine benzetiliyor. Blogunda yazdıklarına bakılırsa Hornby de bu yeni yetme rakibini küçümsemiyor gibi görünüyor: "Büyük, akıcı, akıllı, okunması inanılmaz kolay... İngiliz kültürel ve politik yaşamının son çeyrek yüzyılını son derece iyi tahlil etmiş." Senaryo yazarlığından gelen birinin kitabının bu kadar kısa sürede başarılı olup da filme dönüştürülmemesi düşünülemezdi. Kitapla aynı adı taşıyan filmin senaryosu da David Nicholls tarafından yazıldı. Yönetmenliğini An Education filmiyle tanınan Lone Scherfig'in yaptığı One Day'in başrollerini Amerikalı güzel aktris Anne Hathaway ve yükselişteki İngiliz aktör Jim Sturges paylaştı. Önümüzdeki yaz vizyona girmesi beklenen filmin, kitabın satışını da olumlu yönde etkileyeceği düşünülüyor.
Bir Gün David Nicholls, Çeviren: Nalan Çeper, Pegasus Yayınevi, 536 s., 22.50 TL

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.