Çıtkırıldım sarışın rolleri bana göre değil

Doğrusu güzel ve zarif bir kadın ama çıtkırıldım değil. 'Uğruna binlerce geminin sefere çıktığı güzel' yani Truvalı Helen (Truva, 2003) rolüyle dünya alemin tanıdığı Diane Kruger, bu hafta vizyona giren aksiyon-gerilim filmi Kimliksiz ile karşımızda. Berlin'de kaçak bir Bosnalı kadın şoför olarak filmin esas adamı Liam Neeson'a bolca yardım ediyor. Gerçi 'modellikten gelme' duru bir sarışından daha fazlası olduğunu Tarantino'nun Soysuzlar Çetesi'nde (2009) başarısıyla ispatladı. Sürekli dolaşıyor ve kendini 'dünya vatandaşı' olarak görmeyi seviyor. Kruger, SABAH'ın sorularını cevapladı.
HEM EĞLENCELİ HEM DE MESELESİ VAR: "Eğlencelik filmlerin de sosyal sorunlara parmak basması bence şahane. Çünkü bu filmlere çok izleyici gidiyor. Böylece geniş kitlelerin dünyadan haberi olabilir. Yani Bosnalı rolü Alman olduğum için İngilizcemdeki aksan sorunu nedeniyle uydurulan teknik bir ayrıntı değil. Bilakis olduğundan da aksanlı konuşmak zorunda kaldım. Film belki eski usul polisiyelere öykünüyor ama eğlencelik olduğu kadar meselesi de var."
BOSNA'DA ACI ŞEYLER YAŞANDI: "Bir Avrupalı olarak bu rolde çok avantajım oldu. Bosna'da, eski Yugoslavya'da olup bitenleri yakından biliyoruz. Çok acı şeyler yaşanmış, hâlâ konuşuluyor. Karakterimin güçlü olması gerekiyordu. Yanındaki erkeğe (Liam Neeson) destek verecek, onu belalardan kurtaracak bir kadının çok şey görmüş geçirmiş olması önemliydi. Yani kuaförden çıkan kadın pozuyla bu atraksiyonlar yapılmaz, inandırıcı olmaz. Umarım başarmışımdır."
EVİNDEN UZAK YAŞAMAYI KİM İSTER? "Filmin ana teması olan 'kimlik' meselesi hoş bir ayrıntı. Uluslararası bir komplonun buluşma noktası Berlin. İlginç olan erkek ile kadın arasında beklenen şekilde bir aşk ilişkisi olmaması. Yani iki kayıp ruh var senaryoda. İkisi de Berlin'de yabancı. İkisinin de kimlik sorunu var. Kim ister ki gizli saklı, evinden uzak yaşamayı. Ben de ilk Los Angeles günlerimde çok bocalamıştım. Kaldı ki seyahat etmeyi, farklı kültürlerle tanışmayı çok seviyorum."
ÇITKIRILDIM ROLLER BANA GÖRE DEĞİL: "Küçük filmleri de seviyorum, büyük aksiyonları da. İyi proje olması önemli. Erkeğin yanındaki çıtkırıldım sarışın rolleri bana göre değil. Tabii ki güzellik kapı açıyor ve sarışınların aptal muamelesine tabi tutulduğunu söylemek haksızlık olur. Yeteneğiniz varsa güzellik size engel olamaz bence. Hollywood'un belli yaş üstü kadınlara fazla rol yazmadığı ortada veya klişe karakterler hakim. Ama sadece güzelliğinize yaslanmıyorsanız bir şekilde önünüz açıktır. Ya da böyle düşünmek hoşuma gidiyor. Avrupa ya da Asya, iyi rol için her yere giderim."