70'li yıllardaki albümlerin tadını alacaksınız

Müzik hayatındaki sessizliğini geçtiğimiz Kasım ayında çıkardığı 'Yeni Yıla Sensiz Giriyorum' adlı single'la bozan Erol Evgin, beş ay aradan sonra bu kez sürpriz bir albüme imza attı. 'Gözbebeğim Sen Çok Yaşa' adını verdiği 14 parçalık albümüyle müzikseverlerin karşısına çıkan Evgin'e; bu albümde oğlu Murat Evgin de destek oldu. Usta sanatçıyla, ilk konserini 4 Haziran'da Romeo Juliet İstanbul'da vereceği yeni albümünü konuştuk.
Altı yıl aradan sonra Kasım ayında bir single çıkardınız. Beş ay sonrasında da yeni bir albüm yaptınız. Biraz bu süreci anlatır mısınız?
Aslında o altı yıl hiç boş durmadık. Unutulmaz şarkılarımızın piyasada olmadığını gördük ve iki koleksiyon albüm yaptık, Açıkhava Tiyatrosu'ndaki konserimin DVD'sini çıkarttık. Hemen ardından 'Yeni Yıla Sensiz Giriyorum' adlı single'ı ve şimdi de 'Gözbebeğim Sen Çok Yaşa' albümünü yayınladık. Uzun bir çalışma oldu ama aslında single, albümün habercisiydi.
ŞARKILARIM DİLEK AĞACI GİBİ...
Albümünüzü nasıl tarif ediyorsunuz?
Bu çalışmayla, o bilinen Erol Evgin tavrını ve tarzını, günün sound'uyla yeniden harmanladık. Bu çalışmada, bana en büyük desteği 30 yıldır benim müziğimle yoğrulan, oğlum Murat Evgin verdi. Albümde yedi bestesi var, düzenlemelere de yardım etti. Onun gençliği, yeni sound'lara hakimiyeti ve enerjisi de bana büyük yarar sağladı.
Bu albümdeki şarkıların, sizin unutulmaz parçalarınızın arasına girecek nitelikte olduğunu düşünüyor musunuz?
Tabii ki, tüm gayretimiz o. 'İşte Öyle Bir Şey', 'Sevdan Olmasa' ve 'Bir de Bana Sor' gibi unutulmaz şarkılarım dallarına anılar kondurulmuş birer dilek ağacıdır. Ben, ortak duygularımızın ifadesi olan parçaların çok önemli bir misyonu olduğunu düşünürüm. Biraz önce sözünü ettiğim şarkılar da ülkemizin yakın tarihine ve anılarımıza fon müziği olmuş parçalardır. Üç nesil, bu şarkılarla yetişti. Şimdi onlara yenilerini eklemek gayretindeyim. Bu albümde; temiz bir Türkçe, doğru telaffuz, makamlı ezgiler ve içten bir yorum var. Bu toz duman ortamda şarkılarımızın dinleyiciye ulaşacağını ve kalıcı olacağını düşünüyorum.
BU YIL 'GÖZBEBEĞİ' YILI OLACAK
Toz duman ortam derken neyi kast ettiniz?
Öncelikle şunu söyleyeyim ki; ortalık her konuda zaten toz duman... Müzik sektörünün de durumu ortada. Şimdi şarkı söylemek bağırmakla eşdeğer oldu. Bağırmak moda haline geldi. Artık her konuda sesi yüksek çıkanın sanki haklı sayıldığı bir dönem yaşıyoruz. Halbuki ben sakin güce inanırım, sükuneti daha haklı bulurum. Sakin sesleri ve huzur veren yorumları özler olduk. Bu albüm, böyle bir özleme cevap verecek. 70'li yıllarda unutulmaz Erol Evgin albümleri vardı. Bu albüm de, onların tadını veren bir çalışma. Bir anlamda bu albüm sakinliğin sesi oldu.
Albüme ismini veren 'Gözbebeğim Sen Çok Yaşa' adlı şarkının bir hikayesi var mı?
Ben 25 Aralık 2008'de annemi kaybettim. Tam o yılın çok kötü geçeceğini düşünürken, Murat eşinin doğuma girdiğini söyledi. 29 Aralık 2008'de Eren doğdu. Yani 4 gün arayla Allah annemizi aldı, ama bize bir torun verdi; acımızı hafifletti. Bu şarkı torunum Erem için yazıldı. Sözlerini Murat'la birlikte yazdık. Onun bir de ninni versiyonunu yaptık. Şarkının çok büyük enerjisi var. Maçlara slogan olabileceğini tahmin ediyorum. Bu yıl 'Gözbebeği' yılı olacak benim için...
DÜZEYİ DÜŞÜRMEMEK GEREK
42 yılda 15 albüm yaptınız. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ben, başka işlerle uğraşmaktan her yıl albüm yapamadım. Uzun yıllar mimarlıkla uğraştım, yıllarca televizyon programı yaptım. Bu geçen süreçte single ve 45'likleri çıkartırsak, 15 albüm de hiç fena değil! Demek ki, üç senede bir albüm yapmışım. Türkiye'de düzeyini düşürmeden sadece müzik yaparak yaşamak zor. Düzeyi düşürerek her yerde çalışırsın. Ama belli bir sözünüz olmadığında susmasını bilmeniz gerek.