Giriş Tarihi: 12.03.2012 13:41 Son Güncelleme: 12.03.2012 14:52

Yeni Osmanlıcılık müsameresi

"Senaryosu çizgi roman düzeyinde. Diyaloglar çok kitabi. Dramatik yapısı zayıf. Oyunculuklar ise yer yer müsameremsi."

Yapımcılığını ve yönetmenliğini Faruk Aksoy'un üstlendiği, İstanbul'un fethini konu alan "Fetih 1453", tüm zamanların en çok izlenen Türk filmi rekorunu "Recep İvedik 2"nin elinden aldı. Cumhuriyet gazetesine filmle ilgili eleştiri yazan Sungu Çapan'ın filme dair eleştirileri oldukça sert.. 'Fetih 1453', dijital teknolojiyle göz boyarken, senaryosu, diyalogları ve oyunculuklarıyla çok zayıf kalıyor' diyen Çapan, Faruk Aksoy'un filmi için "bir dönemin yüzeysel tarihsel filmlerinin dijital teknolojiyle cilalanmış modern versiyonu niteliğinde. Senaryosu çizgi roman düzeyinde. Diyaloglar çok kitabi. Dramatik yapısı zayıf. Oyunculuklar ise yer yer müsameremsi." dedi.
ARAPÇA SAHNEYLE BAŞLIYOR

Medine'de 627'de, Hz. Muhammed'e atfen, 80'li yaşlarda katıldığı Arapların ilk Bizans kuşatmasında şehit olup sur dibine gömülmüş ve bir semte adını vermiş Ebu Eyyup El-Ensari'nin o meşhur "İstanbul'u fetheden ne güzel komutandır, ne güzel askerdir!" deyişini nakleden Arapça bir sahneyle başlıyor, 2.5 saati aşkın bir süreye yayılmış "Fetih 1453."
Adeta tarih dersi verircesine devreye giren bir 'dış ses'in anlatımıyla, (yer, tarih verilerek) Fatih adıyla tarihe geçecek, 7. Osmanlı padişahı II. Mehmet'in doğumunu (1432), çocuk yaşta yerini aldığı babası II. Murat'a tahtı bıraktıktan 5 yıl sonra, 18'inde yine Osmanlı'ya hükümdar oluşunu, muhalif başvezir Çandarlı Halil'i, sultana kılıç dersi veren Ulubatlı Hasan'ı ve sevdalandığı, Urban'ın evlatlığı Era'yı vb. tanıyoruz ardından.
İstanbul'u fethederek bir cihan devleti kurmayı kafasına koymuş II. Mehmet'in Macar usta Urban'a yaptırdığı büyük toplarla güçlenmiş ordusuyla Konstantinopolis surlarına dayanarak zaferle sonuçlanacak bilinen hikâyesini, araya kurmaca karakterler ve durumlar ekleyerek anlatıyor film, hamasetten geçilmeyen, milliyetçi bir yaklaşımla.

MAÇO KAHRAMAN TÜRK ZİHNİYETİ

17 Şubat'ta (ülkenin tüm sinema salonlarının nerdeyse yarısında) gösterime girerek 4 haftada 5 milyona dayanan bir seyirci kitlesine ulaşan "Fetih 1453", bir dönemin Yeşilçam yapımı, yüzeysel tarihsel macera filmlerinin dijital teknolojiyle cilalanmış, modern versiyonu niteliğinde, beylik bir kahramanlık methiyesi, baştan özetlemek gerekirse. Yarıdan sonra Fatih'in şanlı hikâyesine bir de fedaisi Hasan'la Era'nın aşkı katılıyor.

Filmin Bizans'a bakışı, yıllar önce Gani Müjde'nin "Kahpe Bizans"ta parodisini yaptığı, "tüm Rum dilberlerinin yolunu gözlediği, şehadet şerbetini içmeye hazır" o malum "maço kahraman Türk" zihniyetiyle sınırlı.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.