Giriş Tarihi: 20.05.2012

Rabbim bana 'Yürü ya Sinan kulum,' dedi

Kitaplarını binlerce insan okuyor. Ama o, kamuoyu tarafından pek tanınmıyor. Konyalı bir öğretmen olan ve Arda Turan'dan Cemil İpekçi'ye çok sayıda ünlü hayranı bulunan Yağmur, bu günlerde şehir şehir dolaşarak okullarda, cezaevlerinde Mevlana'yı ve Şems'i anlatıyor

Türkiye'nin en çok okunan yazarı, ne Ayşe Kulin, ne Elif Şafak. Konya'da yaşayan öğretmen Sinan Yağmur. Forbes dergisinin en çok kazanan yazarlar araştırmasına göre, Yağmur'un kitapları 2011'de 850 binden fazla satmış. Listeye göre, en çok Yağmur'un kitapları okunmasına rağmen, telifi düşük olduğu için en çok kazananlar listesinde Ayşe Kulin, Elif Şafak, İskender Pala, Zülfi Livaneli'den sonra beşinci sırada yer alıyor. Geçen yıl da aynı listede dokuzuncu olmuştu. Çok okunan bir yazar olmasına rağmen, adı sıkça zikredilen bir isim değil Yağmur. Ama özellikle Aşkın Gözyaşları Tebrizli Şems ve Aşkın Gözyaşları II Hz. Mevlana herkesin dilinde. Arda Turan'dan Aziz Yıldırım'a, Fatih Terim'den Gülben Ergen'e, Cemil İpekçi'den Murat Göğebakan'a kadar pek çok hayranı olduğunu söylüyor. Son olarak Aşk'a Yolculuk Veysel Karani kitabını yayımlayan Yağmur, kitap fuarlarının da kapı pencere kırdıran yazarlarından. Peki kimdir Sinan Yağmur? Yazarlık geçmişi nedir, nelere ilgi duyar, bilinmiyor. Medyada neredeyse hiç görünmeyen Yağmur 'En iyi iletişim, direkt iletişimdir,' diyerek okurlarıyla yüz yüze görüşmeyi tercih ediyor. Bunun için de yaklaşık bir yıldır il il dolaşıp insanlara Mevlana'yı, Şems'i, yani tasavvufu anlatıyor. Bu söyleşiler bazen bir üniversitede, bazen de bir hapishanede olabiliyor. Kırşehirli olan Yağmur, gördüğü bir rüya üzerine Konya'ya yerleşmiş. Din kültürü hocası olarak yıllarca öğrencilerine ders veriyor, kitaplar yazıyor, bir gün, zar zor bastırdığı bir kitap sayesinde hayatı değişiyor. Öğretmenlik mesleğini çok kısa bir süre önce, okurlarına ve kitaplarına yoğunlaşmak için bırakan Yağmur, eserlerinin herkes tarafından okunmasını istiyor. Ama aynı zamanda rakamlarla da işinin olmadığını söylüyor. Başarısını, yeteneğinden çok "Rabbim 'Yürü ya Sinan kulum,' dedi. Sinan Yağmur'a halk sahip çıktı," diyerek mistik bir şekilde açıklıyor. Mevlana'ya, Afganistan'a gidip Taliban'a esir düşecek kadar âşık. Lakin toplum olarak Mevlana'yı özümsemediğimizi düşünüyor. "Mevlana sadece bizim dudağımızda," diyor.
BİNLERCE TEŞEKKÜR MAİLİ ALDIM
- Nasıl başladı yazarlık serüveniniz?
- Konya'da yaşıyorum. Öğretmenim. Mevlana ve tasavvufla ilgili 20 yıllık bir araştırma dönemim var. Sadece kütüphanelerde kitap okumaktan bahsetmiyorum. Onun yaşadığı coğrafyalara gidip, o havaları koklamayı da kapsıyor bu araştırma. 2004 yılında ilk kitabım Tennure ve Ateş Hz. Mevlana yayımlandı. Ama Türkiye kamuoyu beni Aşkın Gözyaşları Tebrizli Şems kitabımla tanıdı. Bu kitabı da çok zor yayımlattım.
- Yani hiç bir yayınevi bu çok satan kitabın değerini anlayamadı mı?
- İstanbul'da yayınevlerini dolaştım. Kimse ilgilenmedi kitapla. İki tane çok yakın arkadaşımın yayınevi var, onlar da ilgilenmedi. Ben de kitabın yayın tarihiyle ilgili, sosyal medyada bir tarih vermiştim. Tarih yaklaştıkça, sözümü tutamama mahubiyetine kapıldım. 'Kendi imkanlarımla bastırayım,' dedim. Bankaya kredi için başvurdum, ev kredim olduğu için vermediler. 'Eşten dostan para toplayayım,' dedim, toplayamadım. Sonra Konya'da Mevlana ve Şems'e uğrayıp, 'Ey manevi büyükler, himmetiniz nerede, ben sizi insanlara anlatmak istiyorum,' diye dua ettim. Konya'da yeni kurulmuş bir yayınevine gittim. Onlar da ilgilenmedi, 'Herkes Mevlana ve Şems yazıyor, çok moda oldu,' dediler. Yayınevinin çalıştığı matbaayı biliyordum. Gidip emrivaki yapar gibi, 'Yayınevinden falancanın selamı var, bu kitabı 2 bin adet basacaksınız,' dedim. Matbaa da bastı. Yayınevi, madem basılmış, yapacak bir şey yok diye çok da itiraz etmedi. Bir hafta sonra kitabı almayan dağıtımcılar sipariş etmeye başladı. Birinci ayında 200 bin sattı.
- Peki o bir hafta içinde ne olmuş olabilir?
- Edebiyat dünyasında iki türlü yol vardır. Ya medyanın pohpohladığı bir edebiyatçı ya da halkın sahiplendiği, Allah'ın 'Yürü ya kulum,' dediği bir edebiyatçı olursunuz. Rabbim 'Yürü ya Sinan kulum,' dedi. Bana halk sahip çıktı.
- Kitap çıktığında tanınan bir yazar değildiniz. İnsanlar size nasıl tepki verdi?
- Fısıltıyla, tavsiyeyle kitap okura ulaştı. Her imzamda ayılanlar, bayılanlar, gözyaşları... Binlerce mail geliyor. Kimi 'Kitabınızı okuduk, namaz kılmaya başladık,' diyor, kimi de 'Kitabınızı okuduk, tasavvufa ilgi duymaya başladık'. Her kesimden insan ilgi gösterdi. Asker ve siyasetçi de okuyor beni; işçi ve öğrenci de...
- Arda Turan bile sizin kitabınız sayesinde birtakım sıkıntıları aştığını söyledi. Bunun da kitabın tanınmasında bir etkisi olmuştur.
- Arda kitapla ilgili görüşünü söyledi, kitap yayıldı. Sadece o değil, Aziz Yıldırım, Fatih Terim, Cemil İpekçi, Murat Göğebakan gibi birçok insan, bana maille, mektupla ulaşıp teşekkür etti. Hatta Yunanistan'da yaşayan bir papaz 'Kitabınızı okudum, huzur buldum, teşekkür ederim,' diye yazdı.
- Peki kitabın bu kadar ilgi görmesini siz neye bağlıyorsunuz?
- Bir yazar olarak kalemime, yüreğime güveniyorum tabii. Ama bu kaleme dermanı ve yüreğime fermanı verene daha çok güveniyorum. O da Allah. Ben 20 sene çile çektim. 'Rabbim sana sığınıyorum,' dedim. Rabbim de 'Kulum sabrettin, buyur,' dedi. Yanımda Mevlana, Şems de vardı.
- Yabancı dillere çevrildi mi kitaplarınız?
- Aşkın Gözyaşları, İngilizce ve Almancaya çevrildi. Yurtdışından da yoğun ilgi var. Çok teşekkür alıyorum.


X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.