Türk dünyası Nevruz’u Eskişehir’de kutluyor

Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Basın Danışmanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, sabah 07.00'de başlayan etkinlikler valilik önünde gün boyu devam edecek. Akşam ise 30 ülkeden gelen Türk Dünyası'nın sanatçıları çeşitli gösteriler sergileyecek.
Etkinlikler kapsamında 'Türk Dünyası Halk Oyunları Festivali' Anadolu Üniversitesi İki Eylül Kampüsü BESYO Spor Salonu'nda gerçekleştirildi. Burada bir konuşma yapan Eskişehir Valisi ve 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı Güngör Azim Tuna, "Hoş bulduk Türk Dünyası" diye sözlerine başladı.
"Hoş bulduk diyoruz, çünkü Türk Dünyası Kültür Başkenti Eskişehir, artık bütün Türk dünyasının şehridir. Hoş bulduk Türk Dünyası!" diyen Vali Tuna, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Sevgili Kardeşlerim, dünya şairi Ömer Hayyam şöyle der:
Sevdiğini mertçe seven kişi
Pervane gibi özler ateşi
Sevip de yanmaktan kaçanların
Masal anlatmaktır bütün işi
Ne de güzel söylemiş. Pervanenin sırrına mazhar olmak niyetiyle çıktık yola… Bütün işimiz masal anlatmak olmaya dedik ve Kültür Başkentliği sürecinde birbirinden değerli projeler ürettik. Eskişehir, Kültür Başkentliği ismiyle müsemma olmuştur artık. 250'yi aşan uluslararası etkinliğe sevgimizi kattık. Yüreğimizi ortaya koyduk. Diğer bir ifadeyle elimizi taşın altına koyduk. Mesela yaklaşık 8000 kişiyi yurt dışına, Türk dünyasına gönderdik. İller arasında, hatta aynı ilin içinde bile gezi düzenlenirken tereddütler yaşanıldığı göz önünde bulundurulacak olursa, kelimenin tam anlamıyla biz elimizi taşın altına koyduk. Türk Dünyası Kültür gezileriyle dünyanın en büyük sevgi göçünü gerçekleştirdik."
Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı olarak mesai kavramı gözetmediklerini ve akıllardan silinmeyecek güzel hatıralar bırakmanın peşinde olduklarını kaydeden Vali Tuna, konuşmasına şu şekilde devam etti:
Hikâyeye göre, bir gece pervâneler toplanarak, şem'e, yani muma kavuşmak ister. Bütün pervâneler: "Birimizin gidip, ondan haber getirmesi gerek" der. Bir pervâne uçar gider ve şem'in sarayını görür. Geri döner ve gördüklerini anlatır. Topluluğun içerisinde bulunan bir ulu pervâne, bunu, şem'e dair bir haber veya bilgi olarak kabul etmez. Bunun üzerine bir başka pervâne gider. O da şem'in etrafında döner, kanat çırpar ve geri döner. Ulu pervâne onu da şem'le ilgili gerçek bir bilgi getirmediğini söyleyerek eleştirir. Bir başkası kalkıp gider, ateşe atılır ve yanar. Ulu pervâne: " İşte şem' den yalnız onun haberi var" der.
Yani yanmadan bilinmez. Zira sevda, cesaret işidir. İşte biz de Hoca Ahmed Yesevi misali, Mevlana Misali, Mahtumkulu misali, Hacı Bektaş-ı Veli misali, Yunus Emre misali bir sevda ateşi yaktık yüreklerimizde. Zira asıl gayemiz hiç ölmeyecekmiş gibi ve yarın ölecekmiş gibi bir denge ile iyilikler ve güzellikler üretmektir. Öyle bir denge ki bu, iki günü birbirine eşit olmadan canla başla çalışmayı gerektirir. Eskişehir 2013 Türk Dünyası Kültür Başkenti Ajansı olarak mesai kavramı gözetmeksizin hatırlardan silinmeyecek güzel hatıralar bırakmanın dışında farklı alan ve disiplinlerde geleceğe uzanan sağlam gönül köprüleri kurduk. Bütün bunların yanında Kalıcı Eserler de üretmeye devam ediyoruz.
Türk dünyasının ortak bir zenginliği olan halk dansları veya halk oyunları bütün motif ve figürleriyle aynı ritim ve âhenge kapı aralar. Bugün dans estetiğinde buluşan Türk dünyası bizlere, yüksek medeniyetimizin ruh ikliminde bir gönül yolculuğu yaşatacaktır.
Nevruz coşkusuyla birleşen bu gösteri ile aynı zamanda "Yıla, bahara ve güzel başlangıçlara merhaba" diyoruz. Zira en köklü millî bayramımız olan Nevruz, Türk takvimine göre hem baharın hem de yeni yılın başlangıcıdır. Bu ümit dolu başlangıçta ecdadımız gibi Nevruz'un ruhuna uygun etkinlikler hazırladık. Bu yıl, nevruzun çiçekleri Türk Dünyası Kültür Başkenti'nde açıyor. Bahar bakışlı hemşehrilerimizin ev sahipliğinde gerçekleşecek bu törende hep birlikte bahara ve yıla merhaba demenin heyecanını yaşıyoruz yüreklerimizde. Bugün hep birlikte dans eşliğinde bu heyecanı yaşamaya başlıyoruz.
Nevruz Şenliklerini bu akşamdan itibaren başlatıyoruz. Bütün güzelliklerin başladığı gül mevsiminde, bahar aydınlığında birlik ve beraberlik içinde yeniden doğmak temennisiyle çalışmada emeği geçenleri tebrik ediyor, hepinize iyi eğlenceler diliyorum."
Konuşmanın ardından sahneye Doğu Türkistan'dan gelen Mücahit Kaşkarlı isimli küçük bir çocuk çıkarak, Mehmet Akif Ersoy'un 'Çanakkale Şehitlerine' şiirini okudu. Şiirin tamamını ezbere okuyan çocuğa, Vali Tuna hediye verdi.
Daha sonra program, Türk dünyası ülkesinden gelen dans topluluklarının gösterisi gerçekleşti. Dans topluluklarının gösterisinden sonra sahneye çıkan ünlü türkücü Orhan Hakalmaz, Türk dünyası coğrafyasından derlediği türküleri bir konserle sevenleriyle paylaştı.
Programa; Vali Güngör Azim Tuna ve eşi Pervin Tuna, TÜRKSOY Genel Sekreteri Dusen Kaseinov, AÜ Rektörü Prof. Dr. Naci Gündoğan, ESOGÜ Rektörü Prof. Dr. Hasan Gönen, EESOB Başkanı Ekrem Birsen, Türk Dünyası Ülkelerinden gelen yabancı konuklar ve çok sayıda davetli katıldı.