Ödül canavarının gözü Oscar'da

Son olarak Altın Küre'de "En İyi Yabancı Film Ödülü"nü alan "Leviathan", şimdiye kadar katıldığı tüm festivallerden ödülle dönmeyi başardı. Siyaset din ve devlet eleştirisi yaparak özellikle Putin'e gönderme yaptığı için cesurca bulunan film, bu yıl 87'ncisi düzenlenecek Oscar Ödül Töreni'nde de "En İyi Yabancı Film" adayları arasında gösterildi. Görsel estetiğiyle öne çıkan film bugün ülkemizde gösterime giriyor. "Dönüş", "Sürgün" ve "Elena" gibi ödüllü filmlerin yönetmeni Andrey Zvyagintsev'in son filmi "Leviathan" prömiyerini yaptığı 67. Cannes Film Festivali'nden beri adından bahsettiriyor. Katıldığı hiçbir ödül töreninden eli boş dönmeyen film, en son geçtiğimiz hafta sonunda yapılan Altın Küre Ödülleri'nde de "En İyi Yabancı Film" ödülünü kazanmıştı. Aleksei Serebryakov, Vladimir Vdovichenkov, Roman Madyanov ve yönetmenin tüm filmlerinde birlikte çalıştığı Elena Lyadova gibi önemli oyuncuların rol aldığı film; kuzey Rusya'nın kuş uçmaz bir kentinde, çürümüş devlet, kilise ve aile kurumları arasında, güçsüzlüklerini alkol ve pişmanlıkla örtülü cinselliğe boğan küçük insanların hayatını destansı bir dille anlatıyor. Cannes'da "En İyi Film Ödülü"nü Nuri Bilge Ceylan'ın "Kış Uykusu"na kaptıran ancak "Senaryo Ödülü"nü kazanan "Leviathan", görsel estetiği, iyi yazılmış senaryosu, dialoglardaki Çehov esintileriyle "Kış Uykusu"nu andırıyor.

BALİNALARIN EFENDİSİ
Tevrat ve İncil'de kötülüğü temsil eden devasa deniz canavarı olarak bilinen Leviathan'ın, balinaların efendisi olduğuna inanılıyor. Filmde bu, devleti temsil eden metafor olarak kullanılıyor. Bürokrasi ve mülkiyet hakkı üzerinden sistem eleştirisi yapan filmin afişinde dev bir balina iskeletine yer veriliyor. 1964 doğumlu yönetmen Zvyaganitsev, balina iskeleti, Lenin Heykeli gibi simgeleri kullanarak siyaset bürokrasi ve dinsel bir eleştiri yapmaktan geri kalmıyor. Bu yüzden film, Rusya'nın 2015 Oscar temsilcisi olarak açıklandığında dili açısından kim çevreler tarafından cesurca bulundu. Hükümetten Rus Ortodoks kilisesine, yozlaşmış polis kuvvetlerinden yargıya kadar pek çok köklü kuruma derin eleştiriler getiren film, en çok sarhoş polislerin Rus liderlerin portrelerine ateş açtığı ve Putin'e gönderme yaptığı sert sahneleriyle dikkat çekiyor.