Pazartesi 04.04.2016 00:00
Son Güncelleme: Pazartesi 04.04.2016 14:30

Ediz Hun kendini dondurucuda koruyor!

Günaydın yazarı Funda Karayel, Yeşilçam'ın efsane jönü Ediz Hun ile buluştu. Ünlü aktör gençlik sırrını 'derin dondurucuya' borçlu olduğunu ifade etti. İşte o yazı;

Son günlerde zamanımın çoğu bilgisayar ekranına bakarak geçiyor. Bu yıl yedincisi düzenlenen Uluslararası Lions Kısa Film Festivali'nin jürisinde olduğum için arka arkaya izlediğim 36 filmden sonra, işletim sistemim çöktü, mavi ekran verdim. Üst üste CTRL+ALT+DEL yaptım. yine de kurtaramadım(!) Neyse, her şey genç sinemacılara destek vermek için; hep destek tam destek!

LİSTEYE UZUN UZUN BAKARKEN EDİZ HUN YAKALADI BENİ!

Yalnız ben bu durumdayken 'Kısa film canım onlar, ne var ki?' diyenler buyursun 80 filmi beraber izleyelim. Filmlerin arasında 40 dakikalık olan da var, beş dakikalık olan da... Biz jüri üyeleri, filmleri izlemek için bir araya geldik. Çocukluk aşkım Ediz Hun jüri başkanımız; film listesine uzun uzun bakarken yakaladı beni... "Hemen yapma bak, vazgeçersin! Gözünde büyür 20 dakikadan fazla olanları... En sona bırak sen" dedi. Neyse, biz filmleri izlemeye başladık. Ediz Hun yanımda oturuyor, film biter bitmez hemen çaktırmadan onun filme kaç puan verdiğine bakıyorum. Benim bir verdiklerime, o sıfır vermiş. Kararlarımız birbirine çok yakın, demek ki doğru yoldayım, tamam sıkıntı yok, izlemeye devam. Şiddet öğeleri içeren bir film izledik. Ediz Hun'dan bir ses yükseldi: "Bu ne? Psikopatlara davetiye mi çıkarıyor bunlar!" O öyle dedi, ben onay almak için hemen puanımı gösterdim. Puanım sıfırdı!
'AKŞAMDAN DERİN DONDURUCUYA GİRİYORUM!'
Çok film izledik, biraz ara verelim dedik. Ediz Hun'a hemen, yaşlanmayı düşünüp düşünmediğini sordum, çünkü hâlâ karşımda çocukluğumun filmlerinde durduğu gibi duruyordu. Hun, "Ben akşamdan derin dondurucuya giriyorum, sabah çıkıyorum, hiç bozulmuyorum" dedi. Tuttum bu sözü, siz de alın bir kenara koyun! Bu söz ileride hepimize lazım olacak.
İYİ Kİ VAZGEÇMEMİŞ!
'Nerede o eski filmler?' diye başlayan sohbetler, Türk sineması adına pek hayırlı bitmez ama insan, karışısında Yeşilçam oyuncusu görünce söylemeden de edemez. 'Nerede sizin filmler aaaah!' diyorum. İlk sinema filminizi hatırlayınca neler hissettiğini soruyorum. Hülya Koçyiğit ve Türkan Şoray'la beraber oynadığı ilk sinema filmi 'Genç Kızlar'da kendisini hiç beğenmediğini ve Almanya'ya döndüğünü söylüyor. Ediz Hun, oyunculuktan vazgeçecekken, onu Yeşilçam'ın unutulmaz yönetmeni Ülkü Erakalın ikna etmiş ve ikinci sinema filmi 'Mualla'yı çekmişler.
İyi ki oyunculuktan vazgeçmemiş. Bu arada filmleri izlemeye dönecekken kalkması gerekti. Giderken bana "Günde dört film izle bak! Belli saatler ayır" diye nasihatte bulundu. Şimdi, yeni film izleme günümüzü bekliyorum. Hangi filmin kazanacağı 12 Nisan Salı günü Zorlu Performans Sanatları Merkezi'nde açıklanacak. Heyecan büyük!

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.