Bazen hıyara bağlıyorum
Yeni Aktüel için 'Çılgın Profesör' kılığında poz veren Tolga Çevik; kadınlara erkeklerle ilgili öneride bulundu: Erkekleri kurcalamayın, değişmezler. Bu bende de var; bazen hıyara bağlıyorum. Evrilmemiz için 200 yıl daha var. Değişemeyiz; içimizde bir angutluk var çünkü...

Çocukluğumdan beri kendime gülünmesini severim, isterim de... Çocukken de böyleydim; bir şey yaptığımda, 'ya beğenilmezse' korkum vardı. Çocuk şakası basit olur ama başlamak lazım bir yerden de. İlkokul üçüncü sınıftan beri ne yapmak istediğimi biliyordum.
EVDE UTANGAÇTIM

Valla değildim. Aslında evde utangaçtım, okula gidince açılıyordum; arkadaşlarım da eğleniyorlardı, desteklerlerdi hep beni.

Acılıydı... 18 yaşındaydım, çocukluğunuzdan itibaren herkes sizi destekliyor, bir bakıyorsunuz "Olmuyor" diyorlar, üzülüyorsunuz ama bir o kadar da fiştekleyici bir süreç. Okulu kazanamadığımı öğrenince ailemin de katkısıyla eğitim görmek için Amerika'ya gittim. Benim dönemimde oyunculuk okumak istediğinizi söylediğinizde "Oğlum emin misin?" denirdi. Oyuncuya kolay kız vermezlerdi amiyane tabiriyle. Orada eğitim gördüm fakat orada kalmak istemedim.
EŞİM H ÂLÂ ÇOK GÜZEL GÜLER

30 yaşındaydım, dokuz yıl oldu.

Çok güzel gülüyordu... Hâlâ da çok güzel güler. Kadının, kadınlık derdi olmamalı. Çok "Kadınım ben" diyen kadından hazzetmiyorum, başka şeyler paylaşalım... Eşimin de hiç öyle bir derdi olmadı. Onunla her şeye gülüyoruz. Biri öldüğünde de gülebiliyoruz ama şöyle ki; eğer 200'le duvara giriyorsan belli ki çarpacaksın, gülerim o zaman. Ölümle ilgili de gülmek bundan kaynaklanıyor.

Artık korkuyorum... Çocukları düşünüyorum, öldükten sonra hakikaten burayla hiçbir alakamız yoksa korkmam ama camın arkasından onları seyrediyorsam, korkarım. Onlarla ilgili bir şeyleri göremeden gidersem o çok koyar.

20 yıl motosiklete bindim. "Her şeyden vazgeçerim, motorumdan asla" derdim ama vazgeçtim. Çünkü ya bir şey olursa? Çocuklara kötü bir şey yaşatmak ağır bir durum ve hainlik.
Duyguda bencilim, karımı da çocuklarımı da en çok ben seveyim isterim. Eğer birisi çok sevdiğini gösteriyorsa; bakarım yüzüne, öyle bir şey olamaz... Çünkü ben daha çok severim.
Maalesef... Fazla tertipli bir insanım, planın dışına çıkmam.
BEN BİR KONTROL DELİSİYİM!
Aşırı... Ahlaki açıdan da öyleyim, çok takıntılıyım. Mesela müziğin sesinin çok açılmasını istemem, üst kattakiler rahatsız olmasın diye.
Ne yaparsanız yapın; her şey olacağına varıyor. Yaşınız ilerledikçe, farklı düşünüyorsunuz. İlk doğduğu zamanlarda "Parçalarım, evin kapısından kimse giremez" derken; o büyüdükçe, "Benim kızıma kimse yaklaşamaz" gibi bir gerzeklikten dönüyorsunuz. Ama benden bir gıdım aşağıda sevecek bir adamı da yanına yaklaştırmam.
EN SON HABERLER
- 1 Devrim Özkan dolandırıcıların hedefinde! Bakın nasıl savaş açtı…
- 2 Minika Çocuk'ta ilham veren bir yolculuk başlıyor: “Hızlı Ayaklar: Olimpiyat Yolunda”
- 3 Şeyma Subaşı'ndan olay sözler: "Şükürler olsun, doğru insanı buldum!"
- 4 Sevgili adaylarından CV istemişti! Talu kardeşlerden inanılmaz zengin koca çıkışı: “İsteseydik…”
- 5 Gökhan Keser’den itiraflar: Yaptığım hiçbir şeyden pişman değilim!
- 6 Önce deprem, sonra yangın şoku! Sefo'dan gece yarısı gelen üzücü haber gündem oldu! “Ablam ve iki kedimiz…”
- 7 MinikaGO’da bu cumartesi: "Neşeli Kanatlar: Büyük Göç" geliyor!
- 8 İsmail Hacıoğlu’nun kız kardeşi de oyuncu çıktı! Güzelliğiyle sosyal medyayı salladı: Bakın kimmiş...
- 9 Can Borcu'nda aşk zorlu bir sınav!
- 10 Kaslı Şener mi yoksa göbekli Celal mi? Deprem uzmanları birbirine girdi: "Bu arkadaşlar hayatında araziye çıkmamış"