İlk albümünü 1994'te çıkaran, 2007 yılından beri müzik sektöründen uzak kalan Asya, geçtiğimiz günlerde 'Aşk İz Bırakır' adlı albümüyle müziğe geri döndü. Asya ile yeni albümünü konuştuk...
Bu kadar uzun zamandır neredeydiniz?
Bunu herkes soruyor. Aslında yıllar önce yeni bir albüm için çalışmalara başlamıştım ama içime sinmedi ve çöpe attım. Üç yıl uğraştım. Sonra bana ait söz ve besteleri alıp, Erdem Kınay'la birlikte 'Aşk İz Bırakır' adlı albümü hazırlamaya başladık. Yıllar önce Leman Sam'ın seslendirdiği 'Anladım' adlı şarkıyı da tekrar söyledim. İlk klibimizi 'İki Yol'a çektik. İkinci klibi de çekeceğiz. Kızım Aslı 16 yaşında oldu. Kızımla ve eşimle geziyorum, resim yapıyorum. Zaman öyle geçti. Ben de bu tempoyu özlemişim. Şarkı söylemek dünyanın en güzel işi.
90'lı yıllarda meşhur oldunuz. O dönemin farkı neydi?
90'lar çok güzel bir dönemdi. O dönem çıkan sanatçılar bir elin parmakları kadar azdı. Pop müziğin patladığı dönemdi. Pop müzik bu kadar güncel değildi, daha çok arabesk vardı. Ben de o dönemin sanatçısıyım. Her şey çok güzeldi, masumdu, temizdi. Bizler çok iyi niyetle, sadece müzik yapmak amaçlı yola çıkmış gençlerdik. Bu kadar lüks yoktu. 'Onu mu giyeyim, şunu mu giyeyim?' derdi yoktu. Mevcut olanla yetiniyorduk. Dinleyiciler de müzik dinleme derdindeydi. Gidip kasetimizi alıp, konserlere geliyorlardı.
İlk albümünüzün prodüktörü de olan Nilüfer'le görüşüyor musunuz?
Görüşüyoruz devamlı, bizim dostluğumuz bakidir.
BENİ TANIMAYAN BİR NESİL VAR
Sizi genç nesil pek tanımıyor. Nilüfer'le nasıl tanıştınız?
Evet, beni tanımayan bir jenerasyon var. Katıldığım radyolarda "Asya da kim?" şeklinde sorular geliyor ama zamanla tanıyacaklar. Ankara'da bir otel roof'unda şarkı söylerken, bir gece Nilüfer geldi beni dinlemeye. Ben de İngilizce şarkılar söylüyordum o dönem. Sesimi çok beğenmiş, tanıştık. "Vokaliste ihtiyacım var, düşünür müsün?" dedi. Ben de kurulu düzenimi bıraktım, teklifini kabul edip İstanbul'a geldim. Dört sene vokalistlik yaptım, çok keyifli bir dönemdi.
Albüm kapağında anneniz için de bir söz yazmışsınız...
Evet anneme ithaf ettim bu albümü... O sözü de bütün kalbimle yazdım. Annem için çok yas tuttum, üç senem tamamen yok diyebilirim. Yaşamdan koptuğum bir dönemdi, çok zordu. Benim için her geçen gün katlanarak büyüyen bir acı. Kabullenmekte çok zorlandım onun kaybını. Kızıma sarılarak çok ağladım. Ama ne yapabiliriz, mekanı cennet olsun.
Kızınız Aslı ile nasıl vakit geçiriyorsunuz? Onun da sanatçı olmasını ister misiniz?
Aslı ile arkadaş gibiyiz, her şeyimizi paylaşırız. Benden gizli saklı bir şey yapmaz. 16 yaşında ama onu hâlâ bebek zannedenler var. "Nişana bekleriz" diyorum. Müzik de yapıyor, piyano çalıyor ama asla önde olmak istemiyor; mimar olmak istiyor.
NİLÜFER'LE ÇOK BENZERİZ
'Sanatçı evliliği yürütemez' gibi bir algı var. Siz 18 yıldır Şevki Kaygusuz'la evlisiniz. Bunu nasıl başardınız?
Ben en zirvedeyken evlendim. Eğer meslek hayatım ağır bassaydı belki de evliliğim devam edemeyecekti, bilemiyorum. Eşim çok modern bir insan, başarılarımı hep destekledi. Aslında bu ara vermeler biraz da kendimi hazır hissetmediğim içindi. Çünkü; şarkı söylemek moral işidir. Evlilikte ise en önemli şey dengedir. Çok uzun süredir birlikteyiz, birbirimizi iyi tanıyoruz. Ne yapmamamız gerektiğini iyi biliyoruz. O dönem "Şöhretim daha önemli" deseydim, evliliğim bu kadar uzun sürmezdi.
Bir çocuğunuzun daha olmasını istemez miydiniz?
Evet, en büyük pişmanlığım Aslı'yı kardeşsiz bırakmaktır. Artık geçti.
Nilüfer'den başka sanatçı arkadaşlarınızla da görüşüyor musunuz?
Ben açılışlara, davetlere çok sık giden biri değilim. Çok benzeriz Nilüfer'le. O da öyledir, gece çok göremezsiniz onu. İşine bakar, aşırı disiplinlidir; başarı da böyle gelir.
Günümüzde müzik yapan gençleri nasıl buluyorsunuz?
Çok iyi müzik yapan gruplar ve şarkıcılar var. Kötüleri saymıyorum, bizim dönemimizde de vardı kötüler ama şimdi sayısı çok fazla. Şarkıcılık herkesin heves ettiği bir şey oldu; müziği basitleştirdiler. Kötü prodüksiyonlar, yapımcılar da çok hatalı davrandı bu konuda, ucuz prodüksiyonlar yaptılar. Bu ortamı ve kulakları kirletti, ruhlar yoruldu. Zaten şehir hayatı çok zor. Artık kimse gidip müzik satın almıyor. Her şey ellerinin altında, dijital ortamlardan dinliyorlar. İnsanlara ulaşmak kolaylaştı ama müzik yapmak zorlaştı. Besteciler de artık üretemiyor. Dikkat edin; üretenler, kendi müziğini yapanlar çok daha başarılı oldu.
MOTOSİKLET DERSLERİ ALACAĞIM
Popüler olduğunuz dönem şöhreti nasıl yaşamıştınız, şımarmış mıydınız?
Yapı olarak hiç öyle biri değilim. Bir de ben çok küçük yaşlarda müziğe başladım. Ortaokulda bile festivallerde şarkı söyleyerek para kazanıyordum. Liseden sonra sahne hayatım olunca üniversiteye gitmedim. Hiç de heveslenmedim, çünkü bu dünya çok büyülü, çok güzel bir dünyaydı. Fakat yapı olarak kendi halinde olan, çok duygusal biriyim. Ancak eski aşırı duygusallığım, hayalperestliğim pek kalmadı. Annelik daha sağlam durmayı öğretti bana. Şu sıralar motosiklet dersleri alacağım. Kızım "Dövme de yaptır anne" diyor. Onun da beklentileri var. Annesinin güçlü olmasını istiyor. Şimdi ona araba kullanmayı öğretiyorum.
