'Alevli Günler' inanç özgürlüğünü masaya yatırıyor

İstanbul Halk Tiyatrosu; 2010'dan bu yana 'Alevli Günler' isimli oyunla tiyatroseverlerin karşısına çıkıyor. Oyunu; ilk sahnelendiği sezon, Levent Üzümcü ve Tuğçe Kıltaç'lı kadrosuyla iki kere izlemiş ve o yılın en iyi oyunlarından biri olduğuna kanaat getirmiştim. 'Alevli Günler', altıncı sezonunda da büyük ilgi görüyor. Çünkü beş sene boyunca Türkiye'nin hemen her yerinde sahnelenen oyunun konusu, güncelliğini her daim koruyor. Oyun; dili, dini, inancı ne olursa olsun öncelikle insan olmayı ve farklı düşüncelere saygı duyulması gerektiğini seyircinin yüzüne çarpıyor.
BÜROKRATİK ENGELLER
Oyun; Şaman inancına sahip bir profesörün son isteğini yerine getirmek için bürokrasiyle uğraşan üç arkadaşın hikayesini anlatıyor. Çağdaş bir 'Yaşar Ne Yaşar Ne Yaşamaz' hikayesi olarak sunulan oyunu, Irmak Bahçeci yazdı. Yönetmenliğini ise oyunda da rol alan Yıldıray Şahinler yapıyor. Cem Davran, Bahtiyar Engin, Yıldıray Şahinler, Selin Yeninci ve Erkan Can gibi isimlerden oluşan iddialı kadrosuyla dikkat çeken oyunda Davran, Şamanizm'e inanan Türkoloji profesörünü canlandırıyor. Engin, özünde evcimen ve karısından korkan bir mahalle kasabını, Şahinler ise ekibin vurdumduymaz muhasebecisini oynuyor. Üç çocukluk arkadaşının hayatı, Şamanizm'e inanan arkadaşlarının lenf kanserine yakalanmasıyla değişiyor. İnancı gereği öldükten sonra yakılmak isteyen profesör, bu görevi en yakın arkadaşlarına veriyor. Arkadaşlarıyla birlikte önce Diyanet'e, sonra nüfus müdürlüğüne gidip en sonunda da adalete sığınan profesör, bürokratik engellere takılıyor ve isteği yerine getirilemeden ölüyor. Başvurdukları her yerde komik muameleye tabi tutulan üçlünün aslında dramatik ve trajik olan hikayesi, "Güleriz ağlanacak halimize" dedirtiyor.
CAN FARKLI ROLERDE
Usta oyuncu Erkan Can ise birkaç rolü birden canlandırıyor. Bazen Diyanet İşleri temsilcisi, bazen banka müdürü, bazen de nüfus müdürü temsilcisi olarak seyirci karşısına çıkan Can; oyunda bürokrasiyi temsil ediyor. Can'ın başarılı performansı ve özellikle Cem Davran'la olan karşılıklı sahneleri seyircilerden büyük alkış alıyor. Farklı inançlara sahip insanların sistem tarafından dışlanarak yok sayıldığını ironik bir dille anlatan oyun; 6 Mart'ta Kadıköy Halk Eğitim Merkezi'nde, 16 Mart'ta Trump AVM'de, 25 Mart'ta ise Yunus Emre Kültür Merkezi'nde sahnelenecek.