Son Güncelleme: Pazartesi 13.03.2017
Annem bile izlerken bana gıcık oluyor
‘Kırgın Çiçekler’ dizisindeki başarılı performansıyla dikkatleri üzerine çeken Nil Keser: Kötü karakteri oynadığım için çok mutluyum. Çünkü inanılmaz bir tecrübe edindim. Kendim hiç bir zaman yapmayacağım şeyleri o karakterle yaşadım
'Kırgın Çiçekler' dizisiyle yıldızı parlayan oyuncu Nil Keser'le buluşup samimi bir sohbet gerçekleştirdik. Genç oyuncu hem dizi, hem de özel hayatı hakkında bilinmeyenleri GÜNAYDIN'a anlattı...
74'üncü bölüm yayınlanacak. Çekimlerimiz gayet güzel gidiyor. Bir sezonu geride bıraktığımız için oturmuş bir setimiz var. Her şey sistemli, keyifli. Birbirimize daha da alıştığımız için çok keyifli.
'Defne' karakterini canlandırıyorum. Dizinin kötü karakterlerinden bir tanesi. Annesi yüzünden para odaklı büyümüş bir kız. Her zaman annesi tarafından şımarık büyütülmüş. Her istediği yapılmış. Şu anda fakir hayatına geçtiği için zorluklar yaşıyor çünkü hiçbir zaman parasızlığı bilmemiş.
İnişli-çıkışlı bir karakter. Benim için büyük avantaj oldu. Tekdüze giden bir karakteri canlandırmıyorum. Bazen iyi yönleri de çıkıyor. Onları da keşfettim. Babasının ölümünde mesela... Orada 'Defne'nin iyi ve duygusal yönünü de ortaya çıkardım. Ama daha çok kötü olarak yansıtıyor kendisini. Göstermek istemiyor bence iyi yönlerini. Ben kötü karakteri oynadığım için çok mutluyum. Çünkü inanılmaz bir tecrübe edindim. Kendim hiçbir zaman yapmayacağım şeyleri o karakterle yaşama şansı buldum. Benim için 'Defne' karakteri çok büyük şanstı... Yine olsa yine kötü karakteri seçerdim.
Genelde "Kötüsün" diyorlar ama yaşım itibari ile çok nefret etmiyorlar benden. Diyorlar ki, 'Şımarık, küçük kız çocuğu' o yüzden çok büyük tepkiler vermiyorlar. Veya 'Kızım ya hiç bu kötülükleri yapmasan, sana hiç yakıyıyor mu?' diyorlar. Benim de hoşuma gidiyor bu söylemleri. 'Teyze yazıyorlar senaryoyu, ben de oynuyorum' diyorum. 'Geber, öl' gibi tepkiler görmüyorum. 'Kızları rahat bırak' diyorlar...
SEYİRCİ KENDİSİNDEN ÇOK ŞEY BULUYOR
Hep birinci oluyor. İnsanlar bu dizide kendilerinden çok şey buluyorlar. Gerçek buluyorlar. Acı var. Türk halkının içinde de acılar hep vardır geçmişinden gelen. Sanırım kendilerinden bir şeyler buluyorlar. Diziyi çok içselleştirdiklerini düşünüyorum. Yeni yüzlerin oynamasının diziyi daha gerçekçi kıldığını düşünüyorum. Biraz önce dediğim gibi; ekip de oturmuş olduğu için bu enerjiyle çekiyoruz diziyi. Sete girdiğimizde hızlı bir şekilde o karaktere bürünebiliyoruz.
Bir ara 'Defne' karakteri olarak yetimhaneye düşmüştüm. O an zordu benim için. Hissettim yaşadıkları zorlukları ve acıları. Çok zor hayatlar. Herkes bilmiyor bu hayatları ama gerçekten iç acıtıyor. Orası başka bir dünya. Önem verilmesi gereken hayatlar var. Çünkü anne-baba sevgisi görmemiş bir sürü çocuk orada hayat mücadelesi veriyor. Kendimi onların yerine koyduğum zaman çok kötü hissettim. Ama ne kadar da güçlü olduklarını gördüm. Dizideki kızlar da acı çekiyorlar ama güçlü karakterler. Tek başlarına mücadele öğrenip güçlü kadınlar olacaklar.
Para odaklı yetiştirilmedim. Evet, para önemli ama para hayatımı sürdürebilmem içindir. Parayı seven ve ona bağımlı olan bir insan değilim. Para odaklı bir insan olmadım, olmayacağım da. Para bence tutsaklıktır.
KOMEDİDE YER ALMAK İSTERİM
Annem asla izleyemiyor ve acayip gıcık oluyor karakterime. "Benim kızım bu kadar gıcık biri değil" diyor. O bile böyle tepkiler veriyorsa rolüm tamamdır demiştim. Babamın bazen sinirleri bozuluyor ama alıştılar artık, gülüyorlar.
Mental rahatsızlığı olan bir karakteri oynamak isterim, komedi de yer almak isterim.
Güldürmek. Çünkü acıyla büyüdüğümüz için, toplumu güldürmek zor iş bence.
ELİMDE OLSA BURCUMU DEĞİŞTİRİRDİM
Marlon Brando hayranlığım vardır.
Piyano ile uğraştım. Keşke sesim güzel olsaydı. 15 sene bale yaptım. Konservatuvardaydım. Ama 'Okulu bırak tam zamanlıya geç' dediler. Ben de okuldan vazgeçemedim sadece bale odaklı olamam diye. Ama balenin etkileri bende halen devam ediyor.
Çok güzelsen, yakışıklı isen dizide rol alman daha kolay. Bu uygulamaların bu psikoloji ile yapıldığını düşünüyorum. Doğallık kameraya geçiyor. Botoks ve ameliyata karşıyım. Doğal kırışıklıklar ekranda gerçeği yansıtıyor. Bütün kusurlar, oynanan eseri daha gerçekçi kılıyor. Doğallık karaktere ayrı bir tat ve inandırıcılık katıyor.
Yaşlı insanlara karşı nedense çok büyük zaafım var. Kara mizaha, ince güldüren şeylere çok gülerim. Öte yandan her şeye ağlayabilirim. Duygusal biriyim. Bu huyumu hiç sevmiyorum.
Hiç hoşuma giden bir burç değil. Burcumu değiştirebilme fırsatım olsa kesinlikle değiştiririm.
EVLİLİK İÇİN ÇOK ERKEN OLDUĞUNU DÜŞÜNÜYORUM
Yoga yapıyorum. Onun dışında koşuyorum.
Daha çok ana odaklı bir insanımdır. Gelecekle ilgili çok plan yapmam. Oyunculuk adına kendimi geliştirmek için eğitimlerime devam edip istediğim filmlerde oynamayı diliyorum.
Hayır, daha çok erken. Kendi hayatımın yolunu çizmek istiyorum. Tabii ki hayat bu; belli olmaz, kısmet.
EN SON HABERLER
- 1 Ateş Kuşları'nda Ali ve Mercan bebeklerinin cinsiyetini öğreniyor!
- 2 Dile kolay aynı yastıkta 56 yıl! Usta sanatçı Hülya Koçyiğit'in eşi Fenerbahçe'nin yıldız futbolcusu... Bakın nasıl tanışmışlar!
- 3 Deniz Uğur ile Reha Muhtar’ın ikizleri Mina Deniz ile Poyraz Deniz kocaman oldu! İkizler bakın kime benziyor!
- 4 Bodrum’da Vicdan’ tatile çıktı! Bodrum’da yeni sezon açıldı ama yeni fiyat listeleri görenleri şoke ediyor!
- 5 Kutman soyadını ondan almış... Usta oyuncu Perran Kutman'ın ilk eşi meğer Yeşilçam'ın ünlü ismiymiş!
- 6 'Rally Bodrum' dünya standartlarında organizasyon ile tamamlandı!
- 7 Osman Bey sahte Kadı’nın cezasını kesti!
- 8 Biz izlerken üşüdük! 45'lik güzel Mine Tugay -15 derecede göle girdiği anları paylaştı! "Ölüm gibi bir şeydi ama kimse ölmedi"
- 9 Bir de estetiksiz halini görün!‘ Ufak tefek dokunuşlar var’ diyen Gökçe Bahadır estetik harikası çıktı!
- 10 Akasya Durağı'nın köylü güzeli Zeyno değişimi ile yürek hoplattı! Oyuncu Sitare Akbaş Instagram halleri baş döndürüyor!