Artık şöhretsiz bir hayat yaşamam zor!

Yıllardır Nadide Sultan olarak tanıdığımız ama yeni albümü 'Hayat Aşktan Yana'yla birlikte "Sultan'ı artık attım" diyen Nadide; son albümünü ve kariyerini anlattı. Dört yaşından beri şarkı söylediğini, Garo Mafyan tarafından keşfedildiğini belirten Nadide; "Ailem ilk başta şarkıcı olmama karşıydı ancak başarımdan sonra babam bile ud çalmayı öğrendi" dedi.

NADİDE SULTAN FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYIN!

Yeni albümünüzü müzik şirketi TMC'den çıkardınız. TMC'ye nasıl geçtiniz?
Yıllardır TMC ile çalışmak istiyordum, onlara kendimi anlattım. Kendimi daha doğru şekilde ifade etmem gerektiğini söylediler bana.
KENDİMİ ANLATAMADIM
Siz de kendinizi iyi ifade edemediğinizi düşünüyor musunuz?
Evet, düşünüyorum. Beni tanıyan herkes de göründüğüm gibi olmadığımı söylüyor ama maalesef bir süre sonra dışarıdan görünen gerçekmiş sanılıyor. "Ön yargıyı parçalamak atomu parçalamaktan daha zor" demişler ya, doğru! Bu albümle; sesimi, kişiliğimi, nasıl şarkı söylediğimi çok daha doğru gösterdim.
Siz yeni bir sanatçı değilsiniz ki; neden sil baştan başlama gereği duydunuz?
Aslında sil baştan değil; gelişmek ve kendimi doğru ifade etmek bu! Biraz daha sadeleştim. Okula geri dönmem de bana çok şey kattı. Hiçbir albümümde duymadığım kadar tebrik alıyorum. Kendimi ilk albümdeki gibi hissediyorum.
DAHA SADELEŞTİM
Geçmişle kıyasladığınızda neler değişti hayatınızda?
Dediğim gibi; sadeleştim. Gerçekten kendi öykümü TMC ile yazıyorum, başkaları yazmıyor. Ne istediğimi biliyorum. Yorumum, şarkıcılığım, kişiliğim olgunlaştı. Nereye gitmek istediğimi biliyorum. Zaten 35 yaşındayım; bu yaşlar, şarkıcılığınızın en iyi olduğu, ağzınızdan ne çıktığını bildiğiniz yaşlardır. Daha gençken deli cesareti oluyor.
Özeleştiri yapacak olursanız; nerelerde hata yaptınız?
Büyük hatalar yaptığımı düşünmüyorum. Hayat bize bazı şeyleri öğretmek için bir şeyler yaşatır. Onların hepsi beni, ben yaptı. En büyük hatam, okulu bırakmamdı. İçimde kaldığı için yıllar sonra tekrar okuluma döndüm.
İlk şöhret olduğunuzda neler yaşamıştınız, biraz anlatır mısınız?
15 yıl oldu, o kadar çok şey değişti ki. İlk çıktığımda hayatımda hiç görmediğim kadar ilgi görüyordum, beğeniliyordum, alkışlanıyordum ve para kazanıyordum. Arabam olmuştu. Bunlar 19-20 yaşında bir kız için gerçekten heyecan verici şeyler. Çok eğleniyordum, konserden konsere gitmek hoşuma gidiyordu. İlk başlarda yemek yerken bile elimi kolumu nereye koyacağımı bilemiyordum çünkü herkes bana bakıyordu ama sonra alıştım. Şimdi şöhret olmadan, insanlar beni sevmeden yapabilir miyim bilmiyorum? Herhalde çok zor olur.
15 yılda müzik piyasasında neler değişti?
Aranjörler çok gelişti. Alternatif müziğe ilgi fazlalaştı. Her tarzın olması hoşuma gidiyor. İnternet sayesinde herkes kendi müziğini yapabiliyor. Hiç tanımadığınız biri, 1 milyon tıklanabiliyor. Bunlar heyecan verici şeyler. Sadece üretim ve bestecilik konusunda sıkıntılar var ama bunu da aşabiliriz.
15 yıl önce şöhret olmak daha mı zordu?
Şimdi daha zor çünkü yenilere şans verilmiyor. Konservatuvarda o kadar güzel sesler var ki; ama umutları yok, onlar için çok üzülüyorum.
Okula dönüşünüz nasıl oldu? Ben dört yaşında şarkı söylemeye başladım. Ailem müzik yapmama karşıydı, bir meslek sahibi olmamı istiyorlardı. İlk albümüm çıktığında konservatuarı dondurdum, 2003'teki afla yeniden girdim. Şimdi de yüksek lisansı bitireceğim.
BENİMLE KAVGA ETMEK GÜÇTÜR
Aileniz ünlü bir şarkıcı olmanıza şimdi nasıl bakıyor?
Başarımla gurur duyuyorlar. Benden sonra babam ud çalmaya başladı. O da koşullardan dolayı okul hayatını yarım bırakmış. Benim gibi dışardan okulu bitirip Alman Dili ve Edebiyatı'na girdi. Şimdi hukuğa geçiş yapmak istiyor.
Bu kadar yıldır magazinin içindesiniz ancak hiçbir polemiğe girmediniz... Ben farklı bir yol çizdim kendime. Polemikle bir yerlere gelineceğine inanmadım. Polemiklerin insanlara bir şey kazandırdığını düşünmüyorum. Ayrıca bu dünyanın öteki tarafı da var; insan kazanmak daha önemli. Benimle kavga etmek de güçtür. Zaten çok da içli dışlı değilim sanat dünyasıyla. O yüzden hiçbiriyle aramızda bir sorun yok!
SEVGİLİM YOK!
Hayatınızda biri var mı peki?
Yok! Güven duygusu benim için çok önemlidir. Hayatıma birini yavaş yavaş alırım.