Arzu Okay’ın muhteşem dönüşü

Türk sinemasında 1975-80 yılları arasında hüküm süren erotik filmler dönemi, bizde hiçbir zaman ciddiyetle ele alınmadı. Sinemanın o yıllarda içine girdiği seyirci krizinin bir yansıması olarak ortaya çıkan bu abuk sabuk dönemin üstünün örtülmesi, herhalde herkesin işine geldi. Filmleri çeken yönetmenler ve erkek oyuncular, 'Ekmek parası için çektik' deyip aklandılar. Aklanmakla kalmadılar, kimisi sonraki yıllarda 'büyük sanatçı' ilan edildi. Lakin birkaç kadın oyuncu, günah keçisi seçildi. Onlar tu kaka edildi, bütün günah onların üzerine yıkıldı, vicdanlar temize çekildi ve yola devam edildi. Arzu Okay da günah keçisi ilan edilen kadınlardan biriydi. Aslında o bir Yeşilçam yıldızıydı; Ayhan Işık ve Kadir İnanır'la karşılıklı oynamıştı. 120'den fazla filmde rol aldı ve bunların sadece 24'ü erotik filmdi. Ama günah keçisi seçilince öncesinde çektiği dramlar, melodramlar hepten unutuldu gitti. Onur ödülü almıştı Okay, 1978'de sinemayı da, oyunculuğu da bıraktı. Paris'e gitti ve orada kendisine yeni bir hayat kurdu. Tekstil işine girip iş kadını olarak başarılı bir hayata adım attı. Aradan yıllar geçti; ne Yeşilçam kaldı, ne de o erotik filmleri doğru düzgün hatırlayanlar... Aslında herkes, o günah keçisi ilan edilen kadın oyunculara haksızlık edildiğini biliyordu ama söylemeye çekiniyorlardı. Bunu yüksek sesle dillendirmek, uzun yıllar sonra Uluslararası Gezici Filmmor Kadın Filmleri Festivali'ne düştü. 2012'de festivalde, Arzu Okay'a Onur Ödülü verildi. Okay ödülü alırken, "Bu ödül benim için iade-i itibar anlamına geliyor" demişti. Ki evet, çok geç kalmış bir iade- i itibardı. Geçen yıl oyuncu-yazar Görkem Yeltan'ın, yönettiği 'Yemekteydik ve Karar Verdim' filminde, kadim dostu Arzu Okay'ı oynamaya ikna ettiğini duyduğum zaman 'İşte Arzu Okay'ın muhteşem dönüşü şimdi başlıyor!' demiştim. Tu kaka ilan edilen, erotik filmleri dışındaki bütün filmleri unutturulan, sinema defterini belki de zorunluluktan kapatan o kadın, şimdi bağımsız bir filmde oynuyordu. yüzleşme öyküsü 37 yıl sonra sinemaya dönen Arzu Okay'la konuşmak için sete gittiğim zaman bana "Her şey çok keyifli, çok mutluyum" demişti. Yüzü gülüyordu, huzurluydu. Okay'ın bir film setinde huzurla gülümsemesi bana çok önemli gelmişti. İşte Okay'ın huzurlu bir şekilde sinemaya döndüğü o film yani 'Yemekteydik ve Karar Verdim', dün memleketin en prestijli festivali 35. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nde gösterildi. Taksim'de bağımsız sinemanın kalesi olan Beyoğlu Sineması'ndaki gösterime, film ekibiyle birlikte Arzu Okay da katıldı. Film, bir bayram buluşmasında bir araya gelen 'Gürsoy Ailesi'nin, yıllarca hasır altı ettikleri sorunlarla yüzleşmesini anlatıyor. Arzu Okay da bu ailenin bir ferdi olarak oyunculuğunu konuşturuyor. Hatırlatayım; film, festivalden sonra 15 Nisan'da vizyona girecek. Dünkü gösterim, tarihi bir andı; hem sinemamız, hem de festival açısından... Arzu Okay'ın dönüşü muhteşem oldu. Bakalım biz de filmdeki 'Gürsoy Ailesi' gibi bazı gerçeklerle yüzleşip insanlara hakkını teslim edecek miyiz... Onu da zaman gösterecek.