Aşk geçiçi bir bilinçsizlik hali gibi...

Yönetmen Osman Sınav'ın Mart ayında vizyona giren 'Aşk Kırmızı' isimli filminde başrolleri Tayanç Ayaydın ve Nurgül Yeşilçay ile paylaşan Ezgi Asaroğlu, kısa süre önce de beyazcamda izleyiciyle buluştu. atv'de yayınlanan 'Yağmurdan Kaçarken' isimli dizide 'İdil' karakterini canlandıran Ezgi Asaroğlu; çocukluğundan oyunculuğuna kadar birçok konudaki düşüncelerini anlattı:

MUTLU BİR ÇOCUKTUM
Neşeli, sıcak, sohbetin ve müziğin havada uçuştuğu bir evde; katı kurallar ve dayatmalar olmadan, her şeyin nedeni anlatılarak büyüdüm ve mutlu bir çocukluk geçirdim.
Çocukluk hayallerim, kariyerimle ilgili değildi. Bana hiç "Büyüyünce ne olacaksın?" diye soran olmadı. Ailem, kişisel yeteneklerimi gözlemleriyle keşfedip o yöne gitmemi sağladı. Bunu da programlayarak yapmadılar. Ne yaparsam yapayım; severek yaparsam, başarılı olacağım fikrini aşıladılar ve şu anda da sevdiğim işi yapıyorum.

DÜRÜST OLURUM
Aşk, geçici bir bilinçsizlik hali galiba. Bulutlar dağılana kadar sarhoş gezdiğiniz bir halüsinasyon.
Benim; özel ilişkilerimde de, arkadaşlık ilişkilerimde de hesapsız, önyargısız ve duru bir yaklaşımım olur. Dürüst olurum, karşımdakinden de o dürüstlüğü beklerim. Beraber mutlu olmanın başka bir yolu yok bence.

SADELİĞİ SEVERİM
Modayı ciddiye almam; sade giyinmeyi severim. Zıtlıkları beğeniyorum; maskülen ve femineni karıştırırım.
Giyim konusunda kurallarım yok. Herkesin gece giymek üzere ayırdığı bir parçayı gündüz kombinleyip gece ise sade bir tişört ve etekle dışarı çıkabilirim.
Isabel Marant ve Stella McCartney'yi beğeniyorum.
KENDİMİ GELİŞTİRİYORUM
Anın tadını çıkarmak benim için çok önemli. Kendimi geliştirmeyi seviyorum ve yaptığım işi en iyi şekilde yapmaya çalışıyorum.
Beraber çalışmaktan keyif aldığım nitelikli ekiplerle olmak, güçlü karakterlere ve sağlam senaryoya sahip işler yapmak beni mutlu ediyor. Ayrıca farklı karakterleri doğal bir oyunculukla canlandırmak benim için çok önemli.
(InStyle dergisi)