Son Güncelleme: Pazar 11.10.2015
Aynı sette ilişki yaşamak sorun yaratmaz
atv'deki 'Kırgın Çiçekler' adlı diziye 'Gökhan' karakteriyle katılan Furkan Andıç, set aşklarını değerlendirdi: Aslında bana göre gayet normal bir durum. İki taraf da profesyonel şekilde işini yaptıktan sonra, sorun yaratıcı bir unsur değil
Oyunculuk serüvenim Ukrayna'dan döndükten sonra başladı. Bilgi Üniversitesi'nde okurken 'Kolej Günlüğü' isimli projeyle dizi hayatıma başladım. Başta tiyatro yapmak istedim, hatta konservatuvara hazırlanmak niyetindeydim ama o zamanlar birlikte çalıştığım oyuncu koçum bana "Tiyatro için güzel şeyler yapmak istersen, tanınmak işlerini daha da kolaylaştırır" dedi. Önüme gelen projeleri iyi değerlendirdim. Şu an olduğum yerden mutluyum ama her zaman daha iyisi vardır.
EKİP BENİ ÇABUK KABUL ETTİ
Üzerine çalışmayı düşündürecek kadar uzun okuyamadım maalesef bu bölümü. İki yıl kaldım Ukrayna'da. İlk yıl Rusça hazırlık okudum, ikinci sene de bölüm hakkında çok fikir edinemeden okulu bıraktım. Şu anda da Yeditepe Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Görsel İletişim ve Tasarım bölümü ikinci sınıf öğrencisiyim. Öğrencilik güzel meslek diyebilirim.
Aslında biraz mecburiyetten, biraz da ekonomiyi istemediğimi fark ettim. Daha renkli, öğrenirken eğlenebileceğim bir bölüm okumak istedim.
Diziyi takip etmiyordum ama hikayesine hakimdim. Sadece ekibe dahil olmadan birkaç bölüm seyrettim. Daha önce senaryosunu okuma fırsatım olmuştu. Güçlü bir proje olduğunu okuduğum zaman da söylediğimi hatırlıyorum. Oyuncu arkadaşlarım da gayet güzel iş çıkarmışlar.
Avantajı da, dezavantajı da var. Avantajı; uzun saatler çalışıyoruz ve bu süre dizilerin ilk bölümlerinde daha uzun ve zorlu oluyor. Yani gerek oyuncular, gerek set ekibi bir alışma sürecinden geçer bu dönemde. Ben bu kısmını atlattım. Başka avantajı da şu; benim can vereceğim karakter hakkında yönetmenimizden biraz daha fikir alma fırsatım oldu. Dezavantajına gelecek olursak... Her zaman bir ekibe sonradan katılan insanların içinde ufak da olsa bir huzursuzluk olur. Bu bende de oldu ama arkadaşlarım beni çok çabuk kabul etti.
KENDİMİ BEĞENİYORUM
İzlemek gibi bir fırsatım çok olmuyor. İzlediğim zamanlarda da kendi gelişimim için sadece eksiklerime odaklanıyorum. Ama genel olarak kendimi beğeniyorum.
Aslında çok bir şey değişmedi; sadece sokakta beni seven insanlarla karşılaştığımda, onlarla fotoğraf çektiriyorum. Hâlâ ilkokul ve lisedeki arkadaşlarımla vakit geçiririm. Benim için çok özeller, ikinci bir aile gibiler. Ben kariyer anlamında nerede olursam olayım, onlar için bu hiçbir şey ifade etmiyor. Çok çalışıyorum diye söylenen bile var. Kısacası ben hâlâ onlar için sadece Furkan'ım.
Gayet normal bir durum aslında. Sadece çok büyük haber değeri taşıyor ülkemizde. İki taraf da profesyonel bir şekilde işini yaptıktan sonra bence sorun yaratıcı bir unsur değil.
Evet, benim için rahatsız edici bir durum; yaptığım iş ile ilgilenilmesi beni daha çok mutlu eder. Zaten zamanımın çoğunu çalışarak geçiriyorum, geri kalanını da sadece görüntü üzerine yapılan tahmini yorumlarla dolu gazete başlıklarından okumak istemem.
ÇİFTLERİN BİRBİRLERİNE DENK OLMASI GEREKMEZ
Çok zor bir hayatı var; babasıyla ilgili yaşadığı şeyler, gördüğü şiddet onda çok derin izler bırakmış. Aynı zamanda maddi sıkıntıları ve sevdiği kızla arasındaki statü farkı da onu hırçın ve öfke kontrolünü sağlayamayan biri yapmış. Çok zor biri aslında ancak yaşadıklarını düşündükten sonra gerçekten insan üzülüyor ona. Ben onun hayata karşı duruşuna çok saygı duyuyorum, çok güçlü bir karakter. Bu konuda beni etkiledi diyebilirim.
KOLAY BİR DURUM DEĞİL
Böyle bir denklik durumunun gerekli olduğuna inanmıyorum ama kolay olduğunu da söyleyemem. Çünkü bir beraberlik yaşamak; çok hassas bir denge kurup onu korumak gibidir bence. Bu yüzden ya ilişkideki bireylerin bazı şeyleri çoktan aşmış ve bu dengeyi kolaylıkla sağlıyor olması gerekir. Yoksa statü farkı ilişkideki tarafları gerçekten çok zorlayacak bir unsurdur.
ACIKLI KARAKTERLERİ OYNAMAK ZOR
Tabii ki çok zor. Çünkü öncelikle karaktere can vermek için onun yaşadıklarını gerçekten anlamak gerekiyor. Bunu yapmaya başladığınızda da bir oyuncu olarak gerçekten zorlanıyorsunuz. Her şeye rağmen ortaya çıkardığınız şey ya da hissettiğiniz duygu, bir oyuncu için çok değerlidir.
EN SON HABERLER
- 1 Mutfak Bahane final gününe sevilen sanatçı Gülşah Buzlu damga vurdu
- 2 Yıldız Tilbe kaza yaptı! Polis aracına çarpan Yıldız Tilbe ceza yedi
- 3 Yumoş’tan Bambaşka Bi’ Ferahlık Deneyimi
- 4 'Bu evlilik yürümez' Umut Evirgen ve Alina Boz çifti 'Boşanıyorlar' iddialarına isyan etti!
- 5 İnci Taneleri'nin Azem'i Yılmaz Erdoğan'ın siz bir de gerçek kızı Berfin'i görün... Herkes oyuncu olacak derken!
- 6 Kızılcık Şerbeti’nin Giray'ı meğer usta oyuncunun oğluymuş... 44 yaşındaki Kaan Taşaner annesiyle aynı dizideymiş!
- 7 Yalı Çapkını'nın Seyran'ı Afra Saraçoğlu’nun annesi hayran bıraktı! Güzelliğiyle kızına taş çıkardı!
- 8 SON DAKİKA! Acun Ilıcalı'nın acı günü! Acun Ilıcalı'nın amcası Gürbüz Ilıcalı hayatını kaybetti
- 9 Şarkıcı Emre Altuğ 55 yaşında yeniden damat olmuştu... Partneri Gözde Kansu'dan dikkat çeken çıkış: Karı-koca olarak çok yakıştık!
- 10 Sır gibi saklıyordu...Yalı Çapkını'nın İfakat'i Gülçin Santırcıoğlu'nun 10 yıllık kocası bakın kim çıktı!