'Bensiz' filminin çekimleri çok yıpratıcı geçti
'Bensiz' adlı filmdeki felçli rolü için 17 kilo veren Metin Akdülger: Yapabileceğimin en iyisini yapmak istedim. Bunun için 17 kilo vermem, gerekli gözlemleri yapmam gerekiyordu, yoksa sahte olurdu. Yıpratıcı ama diğer yandan beni besleyen, yapıcı bir süreç geçirdim
İki yıl oldu.
Çok seviyordum oyunculuğu. Çocukken odama kapanır ve tek başıma saatlerce oyuncaklarla oynardım. Çok hiperaktif ve çok hareketliydim ama kendi dünyam da vardı. O yüzden de oyunculuk egzersizi olarak yaptırdıkları birçok şeyi ben aslında çocukken yaşadığımı fark ettim. Ben zaten hikaye anlatmayı, hikaye içinde yaşamayı, gerçekliğin içine girip orada var olmayı seviyordum çocukken de. Ama bunun bir meslek olabileceği aklımın ucundan bile geçmezdi.
UTANMAM, ÇEKİNMEM!
Konservatuvar yerine ilgi duyduğum siyaset ve politika gibi bir eğitim alıp bir yandan da okul sırasında tiyatroyla ilgili çalışmayı tercih ettim. Lisedeyken önemli günlerde "Hadi siz çıkın bir şeyler yapın" dedikleri ekibin başındakilerdendim. Yani kalabalık karşısında, utanmak, çekinmek gibi huylarım yoktur. Bu da elimi kuvvetlendiren bir özellik bence.
İlk defa rol ve film olarak büyük ve profesyonel bir işin içine girmiştim. Yapabileceğimin en iyisini yapmak istedim. Bunun için 17 kilo vermem, gerekli gözlemleri yapmam gerekiyordu. Çünkü anlamadan öyle bir vücut formunun içine giremezdim. Giremesem de çok sahte ve samimiyetsiz bir iş olur bence. Öyle bir iş yapmak istemem. Çünkü o zaman bu mesleği yapmamın lüzumu yok. O yüzden biraz içsel, biraz dışsal, yıpratıcı ama bir yandan da yapıcı, yaratıcı, beni çok besleyen, beni bu işe daha da çok bağlayan bir süreç yaşadım. Umarım her filmde böyle bir süreçten geçerim. Evet, zor kesinlikle ama hiçbir şey kolay değil zaten. Kolay da olmasın zaten.
DAHA İYİ İŞLER YAPMAK İSTERİM
Tabii ki bir Matthew McConaughey değilim. Çünkü o sadece oyuncuyla alakalı değil. Sektörün işe bakışı, setteki disiplin, hikayelerdeki derinlik ve sektörün geldiği noktayla da alakalı biraz. Çünkü sinema, tiyatro ve dizi sektörü de kolektif bir sanat. Sadece beni bağlamaz yani. Kadrajı kuran, o dünyayı oluşturan bir sürü insan var. O parametrelerle birlikte gelişebilecek bir şey bu. Ben de sektör geliştikçe daha iyi işler yapmak istiyorum tabii ki.
AMERİKAN FUTBOLU HAYATI ÖĞRETTİ
Üniversite için Bursa'dan İstanbul'a yeni gelmiştim. Bir yerden başlamam, yeni insanlarla tanışmam gerekiyordu. Ben de hareketli ve liseden beri sürekli spor yapan bir adam olduğum için Amerikan futbolu bana çok cazip geldi. Başladığımda 74 kilo civarındaydım ve iki yıl içerisinde 96 kiloda kaslı bir adama dönüştüm. Amerikan futbolu sayesinde hayatı, kolektif yaşamı öğrendim. Bu, şu anki kariyerimde büyük bir artı...
EN SON HABERLER
- 1 Birçok kişi bilmiyordu... Onu Seda Sayan olarak tanıyoruz! Seda Sayan’ın gerçek ismini biliyor musunuz?
- 2 61 yaşındaki Serpil Çakmaklı yıllar sonra ortaya çıktı! Serpil Çakmaklı eski eşi Yalçın Dümer ve kızı hakkında şok gerçeği açıkladı! “Bu saatten sonra değişmez…”
- 3 Türkan Şoray'ın estetiksiz halini görenler doktorunu tebrik etti! Meğer doğal güzel değilmiş!
- 4 Yeşilçam’ın tonton dedesi olarak gönüllere taht kurdu! Nubar Terziyan meğer ünlü şarkıcının dayısıymış!
- 5 Şarkıcı Zara kısa sürede 9 kilo vermişti… Şarkıcı Zara spor paylaşımıyla düşman çatlattı! Fit haliyle ve güzelliğiyle mest etti!
- 6 Ayşecan Tatari ile Edip Tepeli boşanıyor mu? Ayşecan Tatari’nin annesi Aliye Uzunatağan açıkladı!
- 7 Meğer o çocuk oyuncu Eylül’ün ablasıymış! Yargı’nın şeker Mercan’ı Eylül Uğuz’un aslında ablası da ünlü!
- 8 İbrahim Tatlıses'in ilk eşi Adalet Sara hacca gitti! Annesini uğurlayan Ahmet Tatlıses'ten duygusal mesaj! 'Bu kadar büyük bir inancın olmasa nasıl geçerdin bu fırtınalardan?'
- 9 10 yıldır aynı yastığa baş koyuyorlar! Yargı’nın İclal Savcı’sı Defne Kayalar’ın eşi bakın kim! Meğer eşiyle aynı dizideymiş!
- 10 Yargı’nın Savcı Efe’si Ulvi Kahyaoğlu gerçek hayatta bakın kiminle sevgili! Meğer ünlü yönetmenin oyuncu kızına gönlünü kaptırmış!