Bıyığımın kariyerimi etkileyeceğini düşünmedim

Bülent İnal'ın başrolünü oynadığı, ATV'nin sevilen dizisi 'Tatar Ramazan', Cuma akşamı yeni sezonu açıyor. Kerim Korcan'ın aynı adlı öykü kitabından uyarlanan dizide; adaleti arayan 'Tatar Ramazan'ı canlandıran İnal, yeni sezonda da iddialı olduklarını söyledi. Diziye katılan yeni oyuncularla kadroyu güçlendirdiklerini anlatan Bülent İnal ile hem diziyi, hem de hakkında merak edilenleri konuştuk...
'Tatar Ramazan' dizisinde yeni sezonda bizleri neler bekliyor?
Yeni sezonda sürpriz çok; hikayeyi biraz daha genişletiyoruz. Projeye yeni karakterler, yeni hikayeler dahil oluyor. Burcu Kara, Özge Özpirinçci, Türkü Turan ve Kanbolat Görkem Arslan gibi önemli isimler aramıza katıldı.
'TATAR RAMAZAN' CAN YAKARDI
İnsanların aklında hep 'Tatar Ramazan' filmi var ama dizide daha fazlası yer alıyor, değil mi?
Evet. Biz, Kerim Korcan'ın eserinde yer alan 'Tatar Ramazan' dışındaki hikayeleri ve karakterleri de diziye kattık. Filmde bu hikayeler ve karakterler yer almıyordu.
Ekibe yeni oyuncular katıldı. Bu da diziye ayrı bir dinamizm kazandıracak. Yeni rol arkadaşlarınız hakkında neler söylemek istersiniz?
Aslında bu yıl hikaye yeniden başlıyor gibi olacak. Dizi; daha hareketli, daha keyifli bir hal alacak. Bu anlamda, bence diziye yeni katılan oyuncuların büyük katkısı olacak.
'Tatar Ramazan'; dizi sektöründeki haksızlıklara savaş açsaydı, işe ilk nereden başlardı?
'Tatar Ramazan', dizi sektörüne el atsaydı çok can yakardı. Çalışma süreleri başta olmak üzere her şeyin daha adil olması için mücadele ederdi.
'BALIK' İLK CİDDİ SİNEMA FİLMİM
Başrol oyuncularının işi, karakter oyuncularından daha zor sanki; rol aldıkları dizi kötü gittiğinde gözden düşmek ya da dizinin kötü gidişatından sorumlu tutulmak gibi. Bu konuda neler söylemek istersiniz?
Başarı da, başarısızlık da vitrindeki insanların üzerine kalır. Eğer yer aldığınız proje başarılı olduğunda, bunun keyfini sürüyorsanız; başarısız olduğunda da yaşayacaklarınıza hazırlıklı olmalısınız. Başrol oynamıyorsanız, proje yarım kaldığında başka bir projede boy gösterebilirsiniz ama başrol oynadığınız dizi yayından kaldırılırsa, iki sezonu boş geçirebilirsiniz.
Dizi dünyasının önemli starlarındansınız ama çok fazla sinema filminiz yok. Bu bir tercih mi?
Bunun birçok sebebi var; uzun süreli çalışma koşulları, genelde şehir dışı işlerde bulunmam, gelen senaryolarla ilgili problemler gibi... Son olarak Derviş Zaim'in 'Balık' adlı filminde rol aldım; çok keyifliydi. Sinemada ilk ciddi sınavımdı; bakalım ne olacak.

TUTKULARIM TÖRPÜLENDİ
Oyunculuk dışında yapmaktan en mutlu olduğunuz iş nedir? Neden?
Oyunculuk dışında bir mesleğim yok. Eğer yapabilseydim, senaryo yazmayı çok isterdim. Mesleğim dışında şu aralar en çok keyif aldığım şey; oğlum Çınar ile gezmek.
Kendinizde gördüğünüz en temel eksiklik nedir? Ve sizi en güçlü hissettiren özelliğiniz hangisi?
Kendimde gördüğüm temel eksiklik, mesleki tutkularımın zamanla törpülenmesi ve azalması olabilir. Kendimi güçlü hissettiren yanım ise sezgilerimdir. İlk yıllarda hep kalbimin sesini dinledim ve istediğim sonuçları aldım. Sezgiler, oyuncunun gücüdür.
Sanırım bıyığınızla ilgili soru ne zaman gelecek diye merak ediyorsunuz. Bıyığınızın 'Abi bu sezon bensiz devam et; ben dinleneyim' dediği oluyor mu?
Bıyığımın; beni ve kariyerimi bu kadar etkileyeceğini hiç düşünmemiştim. Dizi sektörüne girene kadar bıyığımın hayatımda çok büyük bir yeri yoktu. Ben, bıyık müptelası değilim; dizi bitince kesiyorum, projede yeri varsa tekrar uzatıyorum.
KADİR İNANIR İLE KARŞILAŞMADIK
Kadir İnanır büyük oyuncu; canlandırdığı 'Tatar Ramazan' da fenomen olmuş bir kahraman. İnanır'la karşılaştırılmak nasıl bir duygu?
Bu kıyaslamayı tabii ki bekliyorduk. Beğeneler de oldu, eleştirenler de ama olumlu tepkiler çoğunluktaydı. Dizide 'Tatar Ramazan'ın ruhuna zarar vermedik diye düşünüyorum. Bu samimiyet de seyirci tarafından iyi algılandı.
Dizi başlamadan önce Kadir İnanır'la konuşmadığınızı ama mutlaka bir araya geleceğinizi söylüyordunuz. Bu buluşma gerçekleşti mi?
Kadir İnanır'la karşılaşmadım. Zaten altı aydır şehir dışındaydık. Belki İstanbul'da karşılaşırız; fikirlerini merak ediyorum, dinlemek isterim.
BAŞKA BİR CANLI OLUYORUZ!
'Tatar Ramazan'ın karşısına yeni sezonda zorlu rakipler çıkacak! Yeni sezondaki rekabet nasıl geçer?
Biraz kıran kırana bir mücadele olacak. İlk üç ya da dört bölüm sonunda bu yılki sıralama az çok belli olur.
Dizilerin yayın süresinin uzun olması, yaratıcılığı öldürüyor mu?
Her şeyi etkiliyor! Öncelikle yaşam kalitenizi etkiliyor; başka bir canlı oluyorsunuz. İnsanlar günde 20 saat falan çalışıyor; bazı durumlarda çalışanlar iki gün eve gidemiyor. Üstelik bu tempo, yılın 11 ayı böyle devam ediyor. Gerçi son yıllarda yapımcılar iki ekip oluşturmaya başladı.
HERKES RAHAT ETTİĞİ İNSANLARLA ÇALIŞIYOR
Oyunculukta başlangıç, yani ilk parlama kısmı mı önemli, yoksa parladıktan sonra zirvede kalmak mı?
Artık ilk işinde zirveye çıkmak zor ama çıkılan yerde kalmak da zor; herkes çok çalışmalı. Çok iyi gençler geliyor; hem donanımlılar, hem de jilet gibiler. Onlara vereceğim öğüt; 'Çok çalışın' olabilir.
Bir projede başrolde oynamak için sadece başarılı oyuncu olmak yetmiyor galiba... Diğer faktörler neler? Her yönetmenin, senaristin kendi grubu, aynı isimlerle çalışma alışkanlığı var sanki...
Herkes rahat ettiği, iyi enerji aldığı insanlarla çalışmayı tercih ediyor; risk almak istemiyor. Çünkü bu sektörün, sizin risklerinizi bekleyecek zamanı yok. Siz de hep bildiğiniz insanlarla yola devam etmek zorunda kalıyorsunuz. Bizler, biraz da duygularıyla tercih yapan insanlarız. Bu birliktelikler, bir başarısızlık olana kadar devam ediyor.