Çarşamba 19.10.2017
Son Güncelleme: Perşembe 19.10.2017

Bizi izleyenler hayatlarındaki mücadeleyi hatırlıyor

Atv’nin sevilen dizisi ‘Kanatsız Kuşlar’ın ‘Tuba’sı Seda Türkmen: Bazen hayatınıza dönüp baktığınızda ‘Vay be, nelerin üstesinden gelmişim’ diyebilirsiniz. İzleyici de bu dizide kendi hayatından bir parça görüyor

Ekranın sevilen yüzlerinden Seda Türkmen, atv'nin ilgiyle izlenen dizisi 'Kanatsız Kuşlar'da kötü kadın 'Tuba'yı canlandırıyor. Dizinin en ihtiraslı karakterlerinden birini oynadığını söyleyen Türkmen, GÜNAYDIN'ın sorularını yanıtladı...
'Kanatsız Kuşlar', yaz sezonunda başlayan bir dram dizisi olarak öne çıktı. Bu projeyi kabul etmenizin sebebi neydi?
Öncelikle dizinin hikayesi ve bu hikayeyi oluşturacak ekip çok önemli. Kendinizi bütünün bir parçası olarak hayal edebiliyorsanız geriye konuşulacak çok şey kalmıyor. Nitekim şimdi daha iyi anlıyorum ve "İyi ki..." diyorum. Öte yandan 'Tuba' karakterini canlandırmak, benim serüvenim için bir ilk olacaktı ve heyecan vericiydi. Seyircinin gözünde çizdiğim 'sevimli kız' profilinden başka bir karaktere dönüşmek, benim için önemli bir adım.
HER GÜN SETE KEYİFLE GİDİYORUM
Dizi kısa sürede çok sevildi. Dışarıda nasıl tepkiler alıyorsunuz?
Günümüzdeki dram dizilerini izlerken bazen ben bile "Bu kadar da olmaz artık!" diyorum. Fakat sanırım şöyle bir şey var; hayat gerçekten sürprizlerle dolu. Yaşamayı becerebilmek için bu sürprizlerin iyisini de kötüsünü de karşılamayı öğrenmek durumunda kaldık. Görmezden gelmek ve minimum tepki ile karşılamak ise mücadele yöntemlerimizden biri. Kendinizden bir adım öteye çıkıp hayatımıza şöyle bir baktığımızda, 'Vay be, nelerin üstesinden gelmişim' diyebilirsiniz. Bizi izleyenler tam da bu yüzden kendi hayatlarından bir parça görüyor, veremedikleri bir tepkiyi destekliyor veya bir duruma öfkeleniyorlar. Dışarıda ise hiç esirgemiyorlar kendilerini. Hemen soru sormak için yanımıza geliyorlar.
Bu durum kendinizi nasıl hissettiriyor?
Bu durum elbette mutlu ediyor beni. Her gün işe keyifle ve heyecanla gitmemin en büyük sebebi.
Sizin gözünüzden 'Tuba' nasıl biri?
'Tuba', dizinin en ihtiraslı karakterlerinden biri. Arzuları öyle güçlü ki uğruna mağdur ettiklerinin farkında bile değil. Çünkü kendini haklı görüyor. Her dizinin altı çizilen bir 'kötüsü' vardır. Görünürde onlardan biri de 'Tuba'. Ne kadar haklı olursanız olun, üslubunuz ve davranış biçiminiz sizi belirleyendir. 'Tuba' bu konuda maalesef yanlışlar yapıyor. Kendi acısını dindirebilmek adına diğerlerine karşı körleşiyor maalesef.
İsteklerine ulaşmak için elinden geleni yapan bir karakter 'Tuba'... Ortak özellikleriniz var mı?
Ben dünyada salt kötünün olduğuna inanmıyorum. 'Tuba' için de öyle düşünüyorum; yaşadıklarına ve geçmişine şahit olduğunuz an da çoğu kişiyi ve yaptıklarını anlayabilirsiniz. Asla desteklemiyorum ama 'Tuba' hayatta karşıma çıkarsa onu omuzlarından tutup sarsmayı isterdim. Hepimizin türlü türlü isteği var ve bu isteklere ulaşmak için mücadele ediyoruz. Fakat bu hayat yolunda ilerlerken bir diğerinin hakkına ve yaşamına bile isteye müdahale etmememiz gerekir. Hepimizin seveni de vardır, sevmeyeni de. Herkesin sevdiği biri olmak için yaşamamak 'Tuba' ile ortak noktamız olabilir. Fakat yaşamak adına yaptığımız hamleler arasında epey bir fark var. (Gülüyor)

MÜZİK BENİM İÇİN ÇOK DEĞERLİ
Rolünüze nasıl hazırlanıyorsunuz?
Önce ne oynadığınızı ve ne dediğinizi iyice anlamanız gerekir. Diğerine söylediğiniz ve davrandığınız, bir sonrasında sizi belirleyen olacaktır. Bu yüzden dışarıdan bir rolü giymekten ziyade, zihninden ve kalbinden başlamak gerek hazırlığa.
Dokuz Eylül Üniversitesi Devlet Konservatuvarı'nda sekiz yıl keman eğitimi almışsınız. Müzikle aranız nasıl?
Kulak sınavını geçip sıra enstrüman seçimine geldiğinde sizi bir salona alıp hangi enstrümana uygun olduğunuza bakarlar. Aslında piyano isteği ile gittiğim seçmede bir anda keman çalmak istediğimi söylemiştim. Lise sona geldiğimde yine ani bir kararla oyuncu olmak istediğimi söyledim. Müziğin hayatıma girmesi, tiyatro için çok kıymetliydi. Çünkü sahne üzerinde duygunun, diyaloğun ve ilişkinin bir ritmi olmalı. Tıpkı müzikteki gibi. Ritmi kaçırdığınız an her şey tepetaklak olur. Aynı zamanda elbette bir oyuncu olarak bir enstrüman çalmak da çok kıymetli. Henüz bir oyunda veya ekranda kullanamadım enstrümanımı fakat zamanı geldiğinde eminim çok keyifli olacaktır.
BAZEN BAŞA DÖNMEK GEREKİR
Oyunculukla ilgili hedefleriniz, idealleriniz neler?
Hedefleriniz hep değişir. Daha ileri gitmek değil, bazen başladığınız noktaya dönmek de hedefiniz olabilir. Oyunculuk aşağıdan yukarıya bir grafikle ilgilenmemeli. Başladığın noktaya geri dönerek unuttuğun şeyi hatırlaman ve gözden kaçırdıklarını keşfetmen de gerekebilir. Bunun dışında ise tiyatroya daha çok seyirci kazandırmalıyız. Ve daha çok tiyatro sahnesine ihtiyacımız var. Umarım en yakın zamanda bunun için de adımlar atarız.
Kendinizi eleştirir misiniz?
Kendimle barışık olmaktan ziyade insanlarla barışık olmayı esas alıyorum hayatımda. Çoğunlukla kendisiyle ilgilenen insanlarla iletişim bile kuramıyorum. Hayatta daha iyisini, varsa doğrusunu gerçekleştirmek için kendinden bir adım öteye çıkmak gerekir. Ve evet; bunu becerebilmek için de öz eleştiri ve farkındalık şarttır. Özellikle böyle bir mesleği seçtiyseniz kendinizi nasıl gördüğünüz değil, sizi nasıl gördükleri daha önemli oluyor. Söylemeyi tercih ettiğiniz şeyler; sadece sahne üzeri için değil, genel olarak hayatta gösterdiğiniz yüzünüzdür. Tam da bu yüzden 'Neyi yapamadım?' demek, bizi insanlara bir adım daha yaklaştırır. Zaten insan en kolay kendisini affedermiş. Bu yüzden eleştirmek de kolay olmalı.

İÇİNİZDEKİ ÇOCUĞU İHMAL ETMEYİN
Yoğun dizi çekimleri dışında neler yapıyorsunuz?
B Planı isimli bir tiyatro grubumuz var. Bu yıl 'İstila' oyunumuzun ikinci sezonu. Bu sezon ayrıca 'Tac'ın Nöbetçileri' adlı oyunda yardımcı yönetmenlik yaptım. Bu mesleğin bir hayat biçimi olduğu gerçeği üzerinden söyleyeyim; geri kalan zamanı tamamen aileme ve dostlarıma ayırıyorum.
Hayata bakışınızı tanımlamanızı istesem, ne dersiniz?
İçinizdeki çocuğu ihmal etmeyin. Yaşama dair umudunuzu hiç kaybetmeyin. Sevin ve yaşayın.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.