Bizim dinleyici acı istiyor
'Kara Ağaç' isimli şarkıyı yeniden düzenleyip yeniden müzik piyasasına dönen DJ Hüseyin Karadayı: Bizim dinleyici acı istiyor. Eskiden bol acı biberli, bol sumaklı dinletirdik; ama artık öyle değil
Evlendikten sonra "Bir değişiklik var mı hayatında?" dediler ama gördüm ki hiçbir şey değişmedi. Hatta tam tersi, daha da düzene girdi hayatım.
DİSİPLİN EKSİKTİ
Disiplinmiş, biraz daha fazla disipline sahip olduk. Gerçi özel hayatımda da disiplinliyimdir ama mesleğim gereği bazı şeyler düzene oturamayabiliyor. Özellikle uyku ve özel yaşamdaki istikrar konularında...
Bugün üç-dört ayda bir şarkı üretmediğinizde unutulabiliyorsunuz ama biz şükürler olsun öyle bir şey yaşamadık. Performanslara, sahnelere çıktığım için o sıcaklığı koruyoruz. Ama sahalardan da çekilseydim, bu büyük bir dezavantaj olurdu.
Doğru, konserler devam etti ama proje yapmadım. 2005 yılından bu yana hiç durmadan sekiz albüm çıkardım ama evlendikten sonra, açıkçası doğru insanı bulduğum için ona vakit ayırdım. Uzun zamandır yaşamadığım duyguları yaşadım. 'Kara Ağaç' projesi, altı aylık çalışmanın ürünü oldu.
'Kara Ağaç'ı ben daha önce yapmak istiyordum ama kime okutacağımı bilemedim. Çünkü herkesin sevdiği, güçlü bir şarkı... 'Kara Ağaç', 15 sene önce yapıldı ama önceki haliyle dinlemek keyif vermiyordu ve bunu yenilemem gerekiyordu. Yeni birine okutmaya ve bunun kadın bir vokal olmasına karar verdim.
ŞİMDİ HERKES DJ OLDU
İki taraf birbirine inandığı sürece, her şey çok güzel ilerliyor. Valla benim mesleki tılsımlarımdan, sırlarımdan bir tanesi bu; DJ olduğum için hayatım müzikle geçti. 1990 yılından beri sektörün içindeyim...
Biz, o zamanlar üçbeş kişiydik. Şimdilerde teknolojinin gelişmesiyle herkes DJ oldu. Aslında DJ'lik kavramına ulaşmak çok daha zordu o yıllarda, çünkü plaktan çalmanız gerekiyor. Ayrıca belirli bir düzeyde müzik bilgisine sahip olunmalıydı. Bugün artık müzikle değil, bazı partilerde 10-15 şarkıyla playlisti döndürebiliyorsunuz.
Evet; sanatçılarla 'Featuring' yani ikili proje yapan ilk DJ oldum.
DJ'ler olmasaydı, bugün hâlâ 1960'ların altyapısında kalmıştık.
Artık ışık hızındayız ve bu hıza eşit olan DJ'lerin yaptığı müziktir. Bir şarkı çıkıyor ve bir ay sonra unutuluyor, ne kadar hızlıyız değil mi?
Canlı müzik hiçbir zaman ölmez ama birazcık alanları kısıtlandı diyelim. Bizim yüzümüzden değil bu, dünyanın gelişimine ayak uydurmaktan... Trendler değişebiliyor ama DJ'ler müziğin her zaman kahramanıdır.
Çünkü oradaki dinleyici bunu arıyor. Ne kadar güzel ki; oradaki müzik dinleyicisi, yaşam tarzı ve müzik dinleme alışkanlığı olarak, söz kadar melodilere ve ritme de önem veriyor. Müziği ne için dinliyorsunuz; ağlamak için mi, gülmek için mi, hoplayıp zıplamak için mi? Bu sizinle alakalı bir durum.
10 KLİBİM VAR
Bizim dinleyici acı istiyor. Eskiden bol acı biberli, bol sumaklı dinletirdik; ama artık öyle değil. Teknoloji bunu kırdı; internetten yurt dışındaki parçaları dinleyince, bizimkileri de artık öyle dinlemek istiyorlar. Benim şarkılarımın birçoğu duygusal ama dans müziği formatında...
Sezen Aksu, Ajda Pekkan, Ferhat Göçer, Işın Karaca, Betül Demir, Burcu Güneş, Funda Arar, Seda Sayan gibi isimlerle çalıştım. Her albümde ikişer klip olduğunu düşünelim; 10 tane klibim var ve Murad Küçük, Metin Arolat, Murat Onbul gibi yönetmenlerle çalıştım.
Hayır, öyle olmuyor. Zaten dünyada da bu şekilde olmaz. İlk önce, bağlı olduğunuz plak şirketi buna müsait olmalı. Eğer siz aynı plak şirketinden sanatçılarla çalışıyorsanız, zaten böyle bir şey söz konusu olamaz.
EŞİM TAM DESTEK VERİYOR
Rakipleriniz var; iyi görünmelisiniz ve herkesten daha pozitif olmalısınız. Mutsuz görünemezsiniz, çünkü vitrine çıkıyorsunuz. Onun da alıcısı olabilir ama ben o tarzda değilim. İnsanlara enerji ve keyif veren taraftayım. Fiziğine düşkün, spor yapan, atletik yapısını korumaya çalışan biriyim.
Eşim hiçbir zaman kıskanmıyor, hatta tam tersi destek veriyor. Kendisi de benimle konserlere geliyor. Eşim, biz evlenmeden önce bir gazeteye röportaj vermiş ve "Voleybolcu olmasaydım, DJ olurdum" demiş. Kendisi olamadı ama DJ bir eşi oldu.
SHAKİRA'NIN ARANJÖRÜ DJ OLMAZ
Aranjörler her zaman sanatçılara yakınlardı ve bunun avantajını kullanıyorlar. DJ 'lik yapmasalar da, ünlü sanatçıların şarkılarını düzenliyorlar. 'Neden DJ 'lik yapıyorlar?' derseniz; onları da dinleyip neyin iyi olduğuna dinleyici karar vermeli.
Bu işin prosedürüne uygun değil. Her sektörde var bu yozlaşma, bizler bunu ayırt edemiyoruz. Yurt dışında böyle bir örnek göremezsiniz; Shakira'nın ya da Enrique Iglesias'ın aranjörü gidip de DJ 'lik yapmaz.
EN SON HABERLER
- 1 Birçok kişi bilmiyordu... Onu Seda Sayan olarak tanıyoruz! Seda Sayan’ın gerçek ismini biliyor musunuz?
- 2 61 yaşındaki Serpil Çakmaklı yıllar sonra ortaya çıktı! Serpil Çakmaklı eski eşi Yalçın Dümer ve kızı hakkında şok gerçeği açıkladı! “Bu saatten sonra değişmez…”
- 3 Yumoş’tan Bambaşka Bi’ Ferahlık Deneyimi
- 4 Türkan Şoray'ın estetiksiz halini görenler doktorunu tebrik etti! Meğer doğal güzel değilmiş!
- 5 Yeşilçam’ın tonton dedesi olarak gönüllere taht kurdu! Nubar Terziyan meğer ünlü şarkıcının dayısıymış!
- 6 Şarkıcı Zara kısa sürede 9 kilo vermişti… Şarkıcı Zara spor paylaşımıyla düşman çatlattı! Fit haliyle ve güzelliğiyle mest etti!
- 7 Ayşecan Tatari ile Edip Tepeli boşanıyor mu? Ayşecan Tatari’nin annesi Aliye Uzunatağan açıkladı!
- 8 Meğer o çocuk oyuncu Eylül’ün ablasıymış! Yargı’nın şeker Mercan’ı Eylül Uğuz’un aslında ablası da ünlü!
- 9 İbrahim Tatlıses'in ilk eşi Adalet Sara hacca gitti! Annesini uğurlayan Ahmet Tatlıses'ten duygusal mesaj! 'Bu kadar büyük bir inancın olmasa nasıl geçerdin bu fırtınalardan?'
- 10 10 yıldır aynı yastığa baş koyuyorlar! Yargı’nın İclal Savcı’sı Defne Kayalar’ın eşi bakın kim! Meğer eşiyle aynı dizideymiş!