Oyuncu Metin Yıldız'la karısının, neden dövüşüp karakolluk olduğunu öğrendik.
Yıldız'ın eşi; aldatıldığını, bunu ilk öğrendiğinde kocasını affettiğini ama aradan aylar geçtikten sonra söz konusu ilişkinin hâlâ devam ettiğini öğrendiğini ve bu yüzden delirdiğini falan anlattı.
Aslında anlatmasaydı da biz tahmin ederdik.
Bir kadın ve bir erkek arasında bu şiddette bir kavganın sebebi, ancak üçüncü kişi olabilir çünkü.
SAKİN LİMAN SEÇİLİR
Taraflardan biri gönlünü bir başkasına kaptırmış ve iki arada bir derede kalmıştır.
Ve bu iki arada bir derede kalmış insanlar genelde tercihlerini sakin limandan yana kullanırlar.
Olaya kavga dövüşle değil, sükunetle yaklaşanlardan yana yani.
Terk edilen taraf aldatıldığını öğrenince sorun çıkarır; bu da kişinin yeni ilişkisine yansır.
İşte o toz duman ortamında kim daha az toz kaldırırsa, işin sonunda tercih edilen de o olur.
Yalnız dikkat buyurunuz; 'tercih edilen' diyorum hep; 'kazanan' demiyorum.
Sizi dımdızlak ortada bırakıp bir anda, hiç yabancılık çekmeden bir başkasının kokusunu içine sindirebilen kişi; size tekrar geri dönse ne oluuuur, dönmese ne olur?
Kazanç bunun neresinde?
Ama işte çoğunlukla denenmişi denemeye çok meraklıyız.
Ödümüz kopuyor "Canın cehenneme" deyip geleceğe tek başımıza yürümekten. Sanki dünyada erkek-kadın soyuna kıran girmiş, bir daha karşımıza sevebileceğimiz, aşık olacağımız bir erkek-kadın hiç çıkmayacakmış gibi...
Gidene bir daha kapıyı açmamak lazım.
Gururu tamamen toprağa gömmeyelim diyorum.
Bir daha o göçükten çıkamayabilir çünkü.