Giriş Tarihi: 23.12.2012

Boyutun çok güzel güle güle kullan

Kendinden ve hayatından sıkılanlar, kötü şansın bir türlü yakasını bırakmadığına inananlar, endişeli ve korku dolu bir hayat sürmekten yorulanlar, yalnızlığın üzerlerine yapışan bir lanet olduğuna inananlar; kendilerine umut ışığı olacak her bahaneye, ellerinde bir avuç tuzla koşuyorlar.
Takvimdeki sayıların ahenkli dizilişleri onları bu yüzden çok heyecanlandırıyor.
ARALIK BEREKETİ
Mesela bu senenin Aralık ayı; kurtuluşu ve şansı rakamlarda arayanlar için oldukça bereketli geçti.
Evliliğin kerametini tarihe bağlayanlar; 12.12.2012'de nikah kıymak için birbirini yedi.
Ardından 20.12.2012 geldi...
Fakat bu şahane diziliş, ertesi gün gelecek olan ve Maya kehanetine göre dünyanın son günü sayılan 21.12.2012 kendisinden rol çaldığı için, boynu bükük kaldı.
Ve sonra o beklenen an geldi çattı.
21 Aralık'ta kimi insan ölüp gideceğiz diye korktu, kimi makaranın dibine vurdu, kimi de aklını ışıkla, aydınlanmayla bozdu.
YENİ BİR BEN YARATMAK
Ben bunların hiçbiri değildim ama doğrusu üçüncüye yakındım.
Aklımı bozmadım fakat insanlığın farklı bir boyuta ve döneme geçtiğine nedense çok inanıyorum.
Ya da işte, başta da saydıklarımdan ötürü belki inanmak işime geliyor, kendimi kandırıyorum.
Artık bir şeyler değişsin istiyorum.
En azından kendi hayatımda ve çevremde.
Valla şöyle söyleyeyim; dünya değiştirmeye bile razıyım, yeter ki şu rutinden çıkayım.
Yeni insanlar tanıyayım, yeni yerlerde macera arayayım, içimden yeni bir ben çıkarayım.
Yeme içme alışkanlıklarım bile değişsin istiyorum, hatta kendiliğinden değişti bile sanki.
Çok sevdiklerim ve "Onsuz yapamam" dediklerimi ağzıma koyasım yokken, 'Hiç işim olmaz' kategorisindeki besinler, gözüme çok cazip görünmeye başladı.
Üzerime öyle bir sakinlik, dinginlik çöktü ki, ipimle kuşağımı ilk kez denk getirmiş bir hava içindeyim.
Tıpkı ilkokulda yaptığım gibi; dünya haritasını önüme açıp acayip coğrafyalarda, kendime hayali rotalar belirliyorum.
Ama sanki bu kez o hayallerim gerçekleşecekmiş gibi hissediyorum.
Fakat o yolculuklarda yanımda kimse olsun da istemiyorum.
İNSAN ÇÖPLÜĞÜ YARATMIŞIM
Kendime ayırdığım vakit daha çok olsun istiyorum. Arkadaşa, eşe dosta ayıracağım zaman konusunda bir pintilik geldi üzerime.
Artık herkesi koşulsuz şartsız sevemiyorum, daha doğrusu sevmek istemiyorum.
Çünkü fark ettim ki; ben aslında sadece çevrem insanla dolsun, herkesle iyi olayım, belasını benden bulmasın aman susayım, sesimi çıkarmayayım, yaptığı saygısızlığa, edepsizliğe iyilikle cevap vereyim de kendinden utansın diye diye, etrafımı sevmekten ziyade, tahammül ettiğim insanlarla doldurmuşum... İnsan çöplüğü... Şimdi aldım elime bir elek, sallıyorum.
Düşenler selametle gitsinler, kalanlar bana yeter.
Zaten insanın; arkadaş demiyorum ama dost sayısı üçü geçtiyse, orada bir sıkıntı var demektir. İlk üçten sonrası fıstıktan dost, ben size söyleyeyim.
Neyse işte lafı uzatmadan herkese hayırlı boyutlar diliyorum.
Ve bu yeni dönemde, enerjinizi, sevgi ve şefkat potansiyelinizi boşa harcamayın diyorum.
Az insana ama bol kepçe dağıtın ki, kat be kat fazlası size geri dönsün.
Bu arada kötüler de kendi başını yesin dememiştim, değil mi?
Dedim.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.