P
aulo Coelho yeni kitabı 'Kazanan Yalnızdır'da okuru Cannes Film Festivali'ne götürüyor. Para, güç, ihtişam, ün ve imrenilen yaşamlar çevresinde geçiyor olaylar.
Coelho, 'son birkaç on yıldır ün, para ve güce ayrıcalık tanınan bir kültürde yaşıyoruz. Birçoklarımız, izlenmeye değer biricik değerlerin bunlar olduğuna inandırıldı' diyor. Evet, hepimiz bir yukarısını istiyoruz, bir adım ötesini, bir fazlasını, hep daha fazlasını... Coelho'nun kahramanları da böyle; güzel kadınlar, manken adayları, oyuncu adayları, zengin işadamları, filmciler, yapımcılar, dağıtımcılar, modacılar... Hep daha fazlasını, daha ötesini isteyenler.
Mutluluk nerede peki? Hep uzaklarda. Yani en şöhretli olunca, en zengin olunca, en bakılası, en tapılası olunca da gelmiyor mutluluk. (Oysa bize herkes mutluluk satmıyor mu? Alıyoruz ama niçin mutlu olamıyoruz?) İşimiz gereği hep içinde olduğumuz ve hep başkalarınınkiyle kıyas edilerek yaşanılan hayatlara böyle yukarıdan bakmak; o hayatları usta bir yazarın dünyasından görmek hayli ilginç. Şöhret için hayallerinin yönlendirilmesine izin veren ve kazandıklarını zannederken aslında hep kaybeden kahramanların öyküsü her yerde aynı. Aynı çıkmazlar, aynı sorunlar, aynı yok oluşlar...
Kitabın polisiye örgüsü bir yana; merak edilen ve hep imrenilen hayatları görmek için şahane bir ayna 'Kazanan Yalnızdır'.