Sabahları kahvemi içmeden kimse yanıma yaklaşamaz!

Erdem Kınay ile kurduğu müzikal birliktelikle daima gündemde olan şarkıcı Merve Özbey, bu yaza da damgasını vuracak. Erdem Kınay'la birlikte hazırladığı yeni parçası 'Boynun Borcu'nu konuşmak için Shangri-La Bosphorus Hotel'de buluştuk...
Yeni projeniz için neler söylemek istersiniz?
'Boynun Borcu' 1.5 senedir uğraştığımız bir şarkıydı. İnanmadığımız hiçbir şeyi zaten dinleyiciye sunmuyoruz. Erdem Kınay, Deniz Erten ve ben fabrika gibi olduğumuz için iyisi de çıkıyor, orta hallisi de. Biz orta hallisi değil de, en iyisi için uğraşıyoruz. Dolayısıyla çok mutlu oluyoruz yani üç günde 1 milyon kişi tarafından dinlenmesi bizim için tesadüf değil... Hem de bu sayı organik...Hepimizin müzikalitesi birbirine çok uyduğu için sinerjisi yüksek, dinlenmesi, tıklanması yüksek bir iş çıktı ortaya.

ALDATILMAK RENCİDE EDİCİ
Üç günde 1 milyon sayısına bakılırsa parçanızın dijital gidişatının iyi olacağını söyleyebilir misiniz?
İnşallah, erken konuşmak olmuyor. Bizim 'Helal Ettim' şarkımız toplamda 120-130 milyonlarda ama farklı farklı kanallardan. 'Boynun Borcu' zannediyorum ki organik olarak 100 milyonu görür. Atarlı giderli konuşmayayım ama iyi bir şarkı olacağına, yaza damga vuracağına inanıyorum.
Konservatuvarda eğitim görüyorsunuz. Hocalarınız yaptığınız müziğe tepki gösteriyor mu?
Bizde Türk halk müziği, sanat müziği ve batı müziği bölümü olduğu için 'Arabesk ve pop söyleyeceğim' dendiğinde sinirlenirler. Ama 'Duman'ı çıkardığımda; 'İyi iş yaptın, seninle gurur duyuyoruz' dediler.
'Pop müzik yapıyorsun' deyip eleştirmediler yani?
Ben akademisyen olmak istiyordum. Onlardan gelecek en ufak kötü tepki beni demoralize, en ufak iyi tepki de beni çok motive ediyor. Dolayısıyla söyledikleri her şey başımın tacı, boynumun borcu...
Kadın olarak sizi ne rencide eder?
Aldatılmak, hakarete uğramak, şiddet görmek...

7 YAŞINDA ÇOCUK GİBİYİM
Siz hiç rencide oldunuz mu?
Daha henüz olmadım Allah'a şükürler olsun. Her ilişkide olduğu gibi tartışmalar oluyor ama asla şiddet, küfür, aldatılma gibi şeyler yaşamadım, yaşamak da istemem.
Olmazsa olmazlarınız nelerdir?
Müzik camiası içinde olmazsa olmazlarım yok. Müzisyenim ben ve yapabildiğime, karşı tarafa geçirebileceğime inandığım her tarzı yaparım. Gün içinde kendime ayırdığım bir-iki saatim vardır, o saatlerde de kitap okurum. Kitap okuyunca çok rahatlıyorum. Olmazsa olmaz Türk kahvem vardır. Sabah Türk kahvesi içmeden önce kimse benim yanıma yanaşamaz. Bu gördüğünüz minnoş kadından eser olmuyor! (Gülüyor)

Sabah korkunç oluyorsunuz yani...
Korkunç oluyorum derken sinir harbinden bahsediyorum. Bu bebeksi yüzden korkunç birinin çıkabileceğine inanmıyorsundur herhalde. Bir uyanıyorum, 7 yaşındaki bir çocuk.
Çok makyaj yapar mısınız?
'Kaç makyaj malzemen var?' diye sorsan; '17-18 yaşındaki bir genç kızın makyaj malzemesi kadar' diye cevap veririm. Ben çok yoğun çalıştığım için eve çok geç gidiyorum. Makyajımı mı temizleyeyim, uykuya mı gideyim, ertesi gün sabah 12'deki uçağa valiz mi hazırlayayım? Dolayısıyla günlük hayatımda çok nadir makyaj yaparım, akşam bir yere çıkacaksak bir-iki şey sürerim ayıp olmasın diye. Onu da bu sene yapmaya başladım çünkü insanlar beni yeni yeni tanıyorlar; görüp de korkmasınlar diye. Ama sahnede profesyonel ellere teslim ediyorum kendimi. Orada şıkır şıkır olmayı, mini elbiseler giymeyi, küpeler, takma kirpikler takmayı seviyorum.

Merve Özbey, "Ben doğuştan altın bilezikli bir kadınım. Sesim Allah vergisi. Allah'a binlerce kez şükürler olsun" diyor.
İYİ NİYETLİ BİRİYİM
Kalbiniz temiz ve iyi niyetli düşünen birisiniz...
O kadar salaklık derecesinde iyi niyetli düşünüyorum ki, etrafımdaki herkes aynı şeyi söylüyor, 'Merve anlamıyor musun?' diyorlar.
Suistimale açıksınız o zaman...
Çok büyük hem de. Belki senin gözünde karşındaki insan sana üç kalem hata, bana ise 10 kalem yapabilir ama ondan sonra geri dönüşü olmaz. İnsanoğludur, hata yapar, hiç kimse sütten çıkmış ak kaşık değil ama iyi niyet suistimal edilmemeli.