Dünya tükenir yalan tükenmez

Her zaman, her konuda karşımıza çıkar yalan. Kimi zaman bir şarkıda, kimi zaman bir filmde. İletişimin sorunlu olduğu zamanlarda yalanlara başvurur ya da başvurmak zorunda kalırız. Söylediğimiz yalanlar nelere sebep olur, bize nasıl zararlar verir? Gerçekten çözümü bulabilir miyiz söylediğimiz yalanlarla? Doğruyu söylesek bir şeyleri değiştirebilir miyiz?
İLİŞKİMİZİ ZEDELER
Neden yalan söyleriz?
Hiçbirimiz keyif için yalan söylemeyiz değil mi? Kendimizi buna mecbur hissederiz. Kötü bir anımızda kendimizi iyi hissetmek, doğruyu söyleyip ceza almamak, çevredeki kişilerin onayını almak ya da çıkarlar için yalan söylenir. Farklı sebepler için de söylenir yalan tabii. Ama saydığım sebepler akla ilk gelenleri.
Yalan nelere yol açar?
Yaşamımız boyunca kötü sonuçlar her zaman karşımıza çıkabilir. Yanımızda olan insanlarla birlikte, her türlü zorluğun üstesinden gelebiliriz. Ama yalan, çevremizdeki insanları kaybetmemize sebep olur, güven kaybına yol açar. İlişkilerimizi zedeler. Ardı arkası gelmeyecek sorunların habercisi olur. Çevremizdeki insanları kaybetmemek, onların desteğinden mahrum kalmamak için yalanlarla güven kaybetmeyelim. Unutmayın ki güven, kaybedildiği kadar kolay kazanılmıyor. Çünkü artık yalanlar kişiler arasından çıktı. Dünya değişirken ve insanlık bir eşikten atlarken dijital dünyaya teslim olduk. Dolayısıyla yalan haberler, yalan isimler ve bilgi kirliliği telafisi olmayan kalıcı yalanlara ve yıkılan hayatlara dönüşmek üzere.
GEÇİCİ DEĞİL KALICI ÇÖZÜM
Çoğu zaman söylediğimiz yalanların nereye varacağını kestiremeyiz. Belki de sonuçları tahmin ettiğimizden çok daha ağır olabilir. Her zaman farklı bir kapıyı açar bize. Çözüm yerine daha çok sorun çıkarır karşımıza. Evet, belki de çözümü sağlayabilir fakat sağladığı çözüm her zaman kısa süreli olur. Bize geçici bir çözüm yolu değil, kalıcı bir çözüm lazım.
Yaptığımız ve söylediğimiz şeyler bizim hayatımızı etkiler. Sorumlusu bizleriz. Peki, o zaman neden sonuçların daha ağır olacağını bildiğimiz halde yalan söylüyoruz ki! Hayatlarımıza, ilişkilerimize önem vermemiz gerek. Yalanların boyutları her zaman bizim öngördüğümüz gibi olmaz. Yanlış olsun söylediğimiz, fark etmez, biz doğruyu söyleyelim. Doğruyu söylemek her zamankinden daha önemli. Yalana yol açacak geçiştirmelere bile izin vermeyin. En azından hayatınızı zorlaştırmayın.
Bu garip dünyada birbirinden garip olaylarla karşılaşmış olabilirsiniz, yorgun da düşmüş olabilirsiniz, hatta bu satırları okurken kendinizi başkalarıyla kıyaslıyor ve bu kıyasladığınız kişilerin olaylardan sıyrılma başarısına şaşırıyor olabilirsiniz. Siz siz olun pes etmeyin, geçiştirmeyin, eksik anlatmayın. Su gibi akacak yılların eşiğinde oturuyoruz. Sizin de hayatınız su gibi aksın istiyorsanız eksikler ve yalanlarla hayatınızı inşa etmeyin. Unutmayın ki artık yalanlar da kayıt altına alınıyor.

ASTRO GÜNDEM
Venüs-Plüton 60'lığı; 27 Aralık 1945 yılında Mars ve Satürn Retrosu'nda kurulan IMF pandemi döneminde sıkışan bazı ülkeler için özel ödenekler açıklayabilir. Demir – Çelik sektöründeki ani fiyat değişimleri ülkenin gündemi olabilir.