Çarşamba 13.07.2017
Son Güncelleme: Çarşamba 12.07.2017

Ek bir meslek edinin insan biriktirin ve tutumlu olun!

‘Kanatsız Kuşlar’ dizisinde ‘Onur’un annesi ‘Zerrin’i canlandıran eski manken ve oyuncu Canan Mutluer: Manken veya oyuncu olmak isteyenler öncelikle okullarına devam edip ek bir meslek sahibi olsunlar. Yeni eğitimler alıp insan biriktirsinler, yabancı dil öğrensinler. Tutumlu olsunlar çünkü her zaman aynı şekilde kazanamayacaklar

ATV'nin sezona damgasını vuran, izlenme rekorları kıran dizisi 'Kanatsız Kuşlar'da 'Zerrin' karakterini bir dönem podyumlarda fırtınalar estiren Canan Mutluer canlandırıyor. Son yıllarda oyunculuğuyla uluslararası ödüller kazanan Mutluer'le hem diziyi, hem de iş ve özel yaşamını konuştuk.
'Kanatsız Kuşlar' dizisinde 'Onur' karakterinin sosyetik annesi 'Zerrin'i canlandırıyorsunuz. Karakteri sizden dinleyebilir miyiz?
'Zerrin'; bebeği kundaktayken, ergen yaşta bir çocuğu olan varlıklı biriyle evleniyor. Güzelliğinin çok farkında, çok akıllı ve egosu yüksek biri. Sahip olduğu zenginliği asla kaybetmek istemeyen, gerekirse bunun savaşını verebilen, işini şansa bırakmayıp kendi istediği şekilde programlayan, oğluna çok düşkün, onun hakkını korumak için gereken ne varsa yapmaktan çekinmeyen, dominant bir kadın. Bir yandan da hayatı yaşamasını biliyor, seyahat etmesini çok seviyor. Onun ne yapacağını pek kestiremiyorsunuz; Zerrin'dir ne yapsa yeridir.
'Zerrin'in, aynı zamanda şirket ortağı olan üvey oğlu 'Muzaffer'le yıldızı hiç barışmıyor. Aradaki bu husumet bitecek mi?
'Muzaffer', yetişkin döneminde 'Zerrin'le tanışıyor. Annesi öldükten sonra babasının başka bir kadını sevmesini, aşık olmasını ve evlenmesini hazmedemiyor. 'Zerrin'i her zaman üvey anne olarak görüyor; ona karşı hep uzak ve tepkili. Üvey kardeşi 'Onur'u çok sevse de yeri geldiğinde üvey olduğunu hatırlatmaktan çekinmiyor. Şirkette tek yetkili ve hak sahibi olarak kendisini görüyor, kararlarını da bu doğrultuda alıyor. Hisse sahibi olduğu halde 'Onur'a ve 'Zerrin'e sorma gereğini bile hissetmiyor. Özel hayatını işine karıştırdığı için hatalar yaptığını da asla kabul etmiyor. 'Zerrin' bu durumu kabul etmediği, 'Onur'un ve kendi hakkını savunduğu için sikisi ürekli çekişme halindeler. Aralarından bir güç savaşı var.
BELGESEL ÇEKİYORUM
'Zerrin', entrikalarıyla en çok kime zarar verecek?
Hayatının düzenini olumsuz etkileyen ya da etkilemeye kalkan herkes 'Zerrin'in zehirli oklarının hedefi olacaktır.
Uzun yıllar yurt içinde ve yurt dışında mankenlik yaptınız. Oyunculuk eğitiminin ardından beyazperdeye transfer oldunuz. Şu sıralar tiyatro oyunu ya da yeni sinema projesi teklifi var mı?
Evet, söylediğiniz gibi yıllarca ülkemi dünyanın çeşitli yerlerinde tanıttım. O arada sinema ve dizi teklifleri geliyordu. 4.5 yıl çok değerli hocalardan eğitimler aldım. Geçen sene oyuncusu olduğum 'Defne'nin Bir Mevsimi' adlı filmim, katıldığı uluslararası festivallerde altı ödül kazandı. Şimdi Frankfurt Film Festivali'ne hazırlanıyoruz. Bu yaz 'Kanatsız Kuşlar' dizisine yoğunlaştım, bir yandan da belgesel çekimlerim devam ediyor. Her bir belgesel hazırlığı yaklaşık yedi ay sürüyor.
Mankenlikten televizyona ve sanat dünyasına geçiş yapan yıldızların şansı, diğerlerine göre daha mı fazla?
Mankenlikten oyunculuğa geçiş bazen avantaj, bazen de dezavantaj olabiliyor. Avantajı şöyle; göz önünde olduğunuz için çabuk fark ediliyorsunuz. Dezavantajı ise insanların önyargılı olabilmesi. 'Mankenden oyuncu olur mu?' diye bir dönem çok tartışıldı ama eğitim alınınca pekâlâ olabileceğini örnekleriyle gördük. Manken ya da oyuncu adaylarına tavsiyem; öncelikle okullarına devam etsinler. Türkiye şartlarında mankenlik uzun soluklu bir meslek değil. Oyunculuk da öyle, yani sürekli bir oyunda ya da dizide olamayabiliyorsunuz. Bu yüzden herkesin ek mesleği olmalı. Bizler hem okuduk, hem mankenlik mesleğini sürdürdük. İyi ki de öyle yapmışız, şimdi ek mesleklerimiz var. Manken adayları mutlaka aileleri ile beraber otursunlar çünkü yeteri kadar para kazanamayabilirler. Ayrıca disiplinli olsunlar, arkadaşlık ilişkilerine çok dikkat etsinler. Çünkü yanlış arkadaş, insanı felakete sürükler. Alkol ve sigaradan uzak dursunlar. Spor hayatlarının bir parçası olsun, sürekli kendilerini geliştirsinler. Yeni eğitimler alsınlar, kurslara gitsinler, çünkü fiziki mükemmellik yetmiyor, insan biriktirmek en güzel yatırım. Mutlaka yabancı dil öğrensinler. Sosyal medyayı, Türkiye ve dünya gündemini takip etsinler. Kazançlarının bir bölümünü mutlaka eğitimleri için kullansınlar. Tutumlu olmalarını da öneririm çünkü her zaman aynı şekilde kazanmayacaklar.

HARİKA BİR SETTE ÇALIŞIYORUZ
Yaparken en çok mutlu olduğunuz, keyif aldığınız meslek hangisi?
Mankenlik ilk göz ağrım ve dünyanın en güzel mesleği ama oyunculuk başka bir şey. Eğitim aldıkça oyunculuğu daha çok sevdim, oradaki haz bambaşka. Hele tiyatrodaki adrenalin. Hayatımda o kadar heyecanlandığım başka bir şey olmadı. Oyunculuktan büyük keyif alıyorum. Her aşamasını, sette beklemeyi bile seviyorum. Gerçi 'Kanatsız Kuşlar' setimiz harika. Maşallah her şey tıkır tıkır zamanında ve çok disiplinli bir şekilde ilerliyor. Herkes işini çok iyi biliyor; onun için bu sette olmaktan ayrıca çok mutluyum.
Pişmanlıklarınız yok mu hiç?
Hayallerim konusunda çok şanslıyım. Allah'ım hiç aklıma bile gelmeyen şeyleri verdi. Ben gelecekle ilgili her zaman plan yaparım ama bana hep daha iyisini sundu, onun için hep şükrederim. Şartlardan dolayı ertelenen şeyler mutlaka oluyor ama en çok istediğim şey; gitmediğim, görmediğim yerleri olabildiğince gezmek. Değişik kültürler ilgimi çekiyor. Bir dünya var; diğer ucunda neler oluyor bilmiyorum. Onların hepsini görmek istiyorum. Pişman olduğum bir şey yok diyebilirim; yaşanmış, bitmiş, böyle olması gerekiyormuş diye bakarım. Yaşananlardan ders almaya çalışırım. Eğer ders almayıp aynı şeyi tekrar yaparsam pişman olurum.
ESTETİKLİLER AYNI KABİLEDEN GELMİŞ GİBİ!
Sosyal medyaya zaman ayırabiliyor musunuz?
Sosyal medyayı aktif bir şekilde kullanıyorum; Facebook ve Instagram'da varım. Paylaşımlar yapmayı, gelen cevapları okumayı seviyorum.
Peki ya spor?
Spor, hayatımın bir parçası. Hiçbir şey yapmasam saatlerce yürürüm. Spora başlayınca 2.5 saat yapıyorum. Bünyem o kadar alışmış ki; spor yapmadığım zaman vücudumu kitlenmiş gibi hissediyorum.
Estetik yaptırmakla ilgili düşüncelerinizi öğrenebilir miyiz?
Açıkçası yüze yapılan cerrahi estetikleri sevmiyorum. Hemen günlük yaşantınıza devam edebileceğiniz küçük dokunuşlara karşı değilim. Bir grup insan, sanki aynı kabileden gelmiş gibi; yüzleri aynı. Hayret bakışlar, kocaman dudaklar, bir de o kaşlar var ya; uzaylı gibi. 'Allah'ım niye insan bunu kendine yapar' diyorum. Bana çok itici geliyor.
GÖZ ÖNÜNDE OLAN DAHA ÖZENDİRİCİ OLUYOR
Sizi sosyal sorumluluk projelerinde de sık sık görüyoruz...
Göz önünde olan insanların mutlaka sosyal sorumluluk projelerinde yer almaları gerektiğini düşünüyorum. Çünkü daha özendirici oluyorlar. Ben içinde bulunduğum eski mankenler grubuyla beraber değişik projelerde yer alıyorum. Her sene en az iki projede oluyorum. Kimsesiz çocuklar, hayvanlar ve engelliler için çalışmalar yapıyorum. Bu çalışmaların içinde olmak bana inanılmaz mutluluk veriyor. Hayatımın sonuna kadar da bu projeleri sürdürmek istiyorum. Ayrıca çok arzu ettiğim bir proje var; umarım bir gün onu gerçekleştiririm.
Rumeysa VERGİLİ

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.