Pazar 18.06.2018
Son Güncelleme: Pazartesi 18.06.2018

Demet Sabancı Çetindoğan: Emine Hanım da Cumhurbaşkanımız kadar çok çalışıyor

Türkiye’nin en güçlü iş kadınlarından biri olan Demet Sabancı Çetindoğan; Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kadınlarla ilgili projelere destek veren eşi Emine Erdoğan’ı övdü: Emine Hanım en az Cumhurbaşkanımız kadar çok ve yürekten çalışıyor. İnançlı ve kararlı. Ayrıca yükselten ve yüreklendiren bir enerjisi var

Ünlü iş kadını Demet Sabancı Çetindoğan, GÜNAYDIN'a konuştu. Sabancı soyadının birtakım noktalarda avantaj olsa da insanı büyük bir sorumluluk baskısı altına aldığını söyleyen Sabancı; ekonominin bu sene 2017'den daha iyi olacağını söyledi...
Türkiye'nin en güçlü iş kadınlarından biri olarak başarılı olmayı neye borçlusunuz?
İyi eğitim, doğru motivasyon, doğru vizyon, içerik ve gündem takibi... Kadın ya da erkek olmak değil önemli olan; hazır olmak gerekli. Bilgi olmadan fikir, fikir olmadan verim olmuyor. Geri kalan her şey bir süreç yönetimi. Açıkçası, çok gayret ettiğimi, çok çalıştığımı söyleyebilirim. Ancak başarılı mıyım, onu bilmiyorum?


SOYADIMIZ BÜYÜK SORUMLULUK
Çok yoğun bir çalışma temponuz var. Aynı zamanda üç çocuk sahibi bir annesiniz. Kendinize vakit ayırabiliyor musunuz?
Zamanımı hep iyi kullanmaya çalışıyorum. Ailem, önceliğim. Kendime ait zamanda ise çocuklarla, kadınlarla, hayır işleriyle ilgili projelerim var. Genellikle bu çalışmalar; Yaratıcı Çocuklar Derneği ve Türkiye İş kadınları Derneği (TİKAD) ile oluyor. Onlarla ilgilenmek bana iyi geliyor. Sanatla ilgileniyorum. Galeri, müze geziyorum, konsere, sinemaya gidiyorum. İnsan istedi mi, sevdiği her şeye vakit ayırabiliyor. Hayır işleri ile gönül huzurunu; vefatının 30'uncu yılı olan rahmetli babaannemden öğrendik bizler. Her zaman onu örnek almışızdır. Rahmetli babam da küçük yaşlarımda bana, zayıf ya da mağdur kişilere yardımcı olmaya çalışmam gerektiğini aşılamıştır. Bunu sadece maddi varlığımızdan dolayı söylemediğini anladım. Babamın da maneviyatı çok kuvvetliydi. Hangi şartlar olursa olsun hayatta önceliklerini belirlemek önemli. Rahmetli babaannemin, rahmetli babamın hayır işlerimdeki katkısı büyük. Sabancı Ailesi'nin ciddi bir geleneğidir.

Sabancı Ailesi'nin bir ferdi olmak sizin yaşam yolunuzu nasıl etkiledi?
İnsanlar her zaman sahip olduğumuz soyadının bize kolaylık sağladığını düşünüyor. Bunu engellemek mümkün değil. Ama samimiyetle şunu söylemeliyim ki; Sabancı soyadı birtakım noktalarda avantaj olsa da çoğu zaman sizi büyük bir sorumluluk baskısı altına alıyor. Biz elimizdeki imkanları kendimizden çok ulusumuz için kullanmak yönünde eğitildik. Biz de kendi çocuklarımızı bu sorumluluk duygusuyla yetiştiriyoruz. Ailemizin ve başarılarımızın devamı için içinde yaşadığımız çevrenin ulusal, hatta uluslararası ölçekte sağlıklı olması lazım. Bu bir bilinçtir ve biz bu bilince daha çocuk yaşlarda sahip olduk. Biz ülkemiz için çalışıyoruz. Bizi bu bilinç ve sorumlulukla yetiştiren büyüklerimize şükran borçluyuz.

Bir konuşmanızda "Moralinizi bozmayın. Türkiye henüz Rönesans'ını yaşamadı" demiştiniz. Uluslararası alanda bazı odakların Türkiye'yi güvenli olmayan ülke konumunda gösterme çabası var. Bunlara rağmen bu yıl, turizmde canlılık bekleniyor. Turizme yatırım yapan biri olarak sizce Türkiye bu sene Rönesans'ını yaşar mı?
Türkiye'de bütün taşlar yerinden oynadı. Doğal olarak belirsizlikler oluştu. Ama dikkat edin; herkesin vaadi değişim ve yenilenme. Kimse eskiye dönelim demiyor. Artık çok daha politik ve kararlı bir toplum davranışı var. Endişeye gerek yok. Toplumların bilinciyle elde edilen kazanımlar bir günde kaybedilmez. Bu bir süreç. Sektöre bakarsak; iyimser olmaya çalışıyorum. 2017'nin ikinci yarısında başlayan pozitif hava, şu an daha da iyi gidiyor ve temennimiz 2018'in de önceki yıllara oranla daha iyi geçmesi. 2018 yılı turizm sektörümüz için normalleşme yılı olarak önem taşıyor. Bizler de otellerimizde mümkün olduğunca tüm misafirimize en iyi servisi vererek tekrar gelmelerini sağlamayı amaçlıyoruz ve iki işletmemizde de Türk misafirperverliği ile birlikte Türk mutfağını tanıtmak için elimizden geleni yapıyoruz. Mönülerimizi ve sunumlarımızı değiştirerek ve yöresel tatları paylaşarak tanıtıma destek vermeyi çok önemsiyoruz.


Sanatla turizmi bileştiren projeleriniz var. Bize bunlardan bahseder misiniz?
Yatırımların olmazsa olmazı; hikayesi. İnsanlar hizmetlerin ve ürünlerin giderek birbirine benzediği çağda bir hikaye, kendilerini ait hissedebilecekleri bir mesaj arıyorlar. Ben de öyleyim. Prag'a giden herkes Kafka'nın peşinde öyle değil mi? Sanat seven, dünyanın her yerinde sanat arıyor. Spor seven, spor neredeyse oraya gidiyor. St. Regis İstanbul Hotel, kendisini sanatla iç içe hisseden dünyanın en kaliteli otel ziyaretçileri için tasarlandı. Keza Pera Palas ise tam bir müze otel. Bunlar dünyada bilinen şeyler. Biz doğru trendleri, doğru yorumlarla uyguluyoruz, o kadar.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.