En büyük korkum şöhret budalası olmak

Son üç yıldır 'Lale Devri' dizisinde 'Çınar' karakterini canlandıran Tolgahan Sayışman; 'uzun soluklu projelerin adamı' olduğunu gösterdiğini söylüyor. Dizi sona erdiğinde, iki yeni sinema filminde rol alacağını söyleyen Sayışman; Esquire dergisinden Seda Karan'a projelerini anlattı.
Oyuncu olmaya nasıl karar verdiniz?
Tüm vaktini evde geçiren bir çocuktum. En fazla annemle birlikte komşulara giderdim. Dolayısıyla, genelde evde oturup film izlerdim. Tabii, o zamanlar DVD falan yok; VHS ya da Beta kasetlerden film izlerdik. O filmleri izleye izleye, kendi kendime oynamaya başladım. Annem beni her sinemaya götürüşünde, çok etkilenirdim o perdeden.
Modellik macerası nasıl başladı peki?
O tamamen üniversitedeki arkadaşlarımın yönlendirmesiyle ve gaza getirmesiyle oldu. Bir cast ajansına yazılmamı söyleyip dururlardı.

KIZLARDAN UTANIRDIM
Mahallenin yakışıklı ve çapkın delikanlılarından mıydınız?
Tam aksine, hiç çapkın değildim. Aslında, kendi çapında fırlama bir çocuktum ama gizli fırlamalardandım. Kızların ilgisi çoktu ama ben çok utanırdım. Bir arkadaşım yanıma gelip "Şu kız seni beğeniyor ve tanışmak istiyormuş" dediği anda, kıpkırmızı kesilirdim.
İnsanlara kolay kolay kredi verir misiniz?
Artık öyle kimseye bedavadan kredi vermiyorum. Eskiden, böyle değildim. Hep iyi niyetli yaklaşırdım. İnsanların kredisi, daha baştan fazla olurdu ama son birkaç yıldır, artık insanların kendi çabalarıyla benden puan kazanmalarını bekliyorum. Kim kaç puan alırsa, ona göre davranıyorum. Pozitif önyargı da yok artık hayatımda.
Pozitif önyargı nedir?
Hani tanıdığınız ve güvendiğiniz biri, çok iyi tanımadığınız biri hakkında pozitif konuşur ya ondan bahsediyorum. Bütün bunları da kaldırdım hayatımdan. İnsanları kendim keşfetmek istiyorum.
Belli ki kötü tecrübeler edinmişsiniz...
Eskiden farklı bir sonuçla karşılaştığımda çok çabuk moralim bozulurdu. Olumsuz bir şey oldu mu, hemen yıkılırdım. Bu huyumu yenmek için çok uzun süre hatta yıllarca uğraştım. Artık ufak detaylara çok fazla takılmıyorum.
Bir nevi hayata bakış açınız değişmiş, öyle değil mi?
Evet, hayata daha geniş bir perspektiften bakmaya çalışıyorum. Mesela, çok hırslıydım. Hâlâ da hırslıyımdır ama yapabileceklerim konusunda. Gözü kara Tolgahan yok artık. Başladığım bir işi bitirmek isterim ama "Bunu mutlaka yapmalıyım" hırsını bıraktım artık.
ESKİSİ GİBİ DEĞİLİM ARTIK
Bu sakin duruş, bundan mı kaynaklanıyor?
Sakin durmaya çalıştığım için böyle görünüyorum. Aslında hiç de sakin değildim; daha aceleci, daha tez canlı biriydim. Artık kontrolümü kaybediyorsam, karşı taraf direkt suçludur diye bakıyorum olaylara. Eskisi gibi değilim.
Diziniz 'Lale Devri'nin bu sezon bitirilmesi düşünülüyor mu?
Bu sezon bitip bitmeyeceği henüz belli değil. Ancak bana göre, üç sezondur çok iyi bir şekilde devam eden dizimizin artık güzel bir finalle bitmesi gerekiyor.
Cumartesi günleri yayınlanmasına rağmen, oldukça tutan bir proje oldu; öyle değil mi?
Show TV, Kanal D ve atv gibi ana kanalların yanında, kendini yeni yeni geliştirmeye başlayan bir kanalda iş yapıyoruz; hem de cumartesi akşamları! Hatta Acun'un (Ilıcalı) karşısına çıkıyorsunuz. Buna rağmen üç sezondur devam ediyorsanız, bu dizi için başarılı dersiniz.
Peki 'Lale Devri' size neler kattı?
En başta ekran güvenirliliğimi artırdı. 'Lale Devri'nden önce 2.5 yıl 'Elveda Rumeli' ile ekrandaydım. Üç sezondur da bu proje devam ediyor. Bence uzun soluklu projelerin adamı olabileceğimi gösterdim.
Böyle bir şöhrete sahipken, nelere dikkat ediyorsunuz?
Yıllar boyu kendi çabaları ile saygın bir yere gelmiş insanlar ile bir yere gelip de beş yıl sonra tepe taklak olan insanları unutmamanız gerekiyor. Şöhret budalası olmak, hayatta en korktuğum şeylerin başında gelir. Bugüne kadar, bir şöhret budalası olmadım, olmayacağım da.
Bu yüzden mi sizi her yerde göremiyoruz?
Şöhreti çok önemsemiyorum ama yolu şöhretten geçen bir işim var. Dolayısıyla, haber olacağım ortamlarda bulunmamaya çalışıyorum.