Er meydanı aranıyor
Tarihi Kırkpınar Yağlı Güreşleri'nin başpehlivanı Ali Gürbüz'ün dopingli çıktığı haberini okuyunca, gözlerimin önünden o tefrikalar geçti. Üç yıl üst üste başpehlivan olup altın kemerin ebedi sahibi olan Gürbüz'den alınan doping numunelerinde yasaklı madde tespit edilmiş, altın kemerinin geri alınmasına ve iki yıl güreşlerden men edilmesine karar verilmişti.
Hamza Yerlikaya ise sadece Gürbüz'de değil, tam 19 güreşçide doping içeren maddeye rastlandığını açıkladı.
Biliyorsunuz, bu köşenin yazarı; aynı zamanda bir spor yazarı olmasından aldığı güç ve cesaretle, bu sütunlarda dopinge karşı büyük bir savaş başlattı. Kadınların kadınlığını bile elinden alan kimyasalların sahalardan silinmesi için, kendini bilmezler tarafından linç edilmeyi bile göze alacak kadar sert yazılar yazdı.
Ama ne yalan söyleyeyim, umudum giderek kırılıyor. Son kötü haberin 'er meydanından' gelmesi ise artık 'tuzun koktuğu' anlamına geliyor.
Zaten Kırkpınar ve yağlı güreş kültürünü el birliğiyle gömdük. Ata sporu çağa uymakta gecikince, ortaya öncelikle 'izlemesi' keyifsiz hale gelen bir 'itiş kakış' çıktı.
Sporun her şeyden önce 'temaşa' olarak kabul edildiği bu çağda; bir spor dalını izletemezseniz, onu kurtarmanıza imkan kalmaz. Elin Japon'u, sumo güreşini öyle allayıp pulladı ki, hepimize belletti. Ama biz 'paça kazık'ta çakılı kaldık.
Sonunda doping belası da, değerini giderek yitiren ve gölgede kalan bu ata sporuna musallat oldu. Yani aslında ortada şaşıracak bir durum yok.
Er meydanının ruhunu yok ederseniz, geriye sadece ilaç kokan 'ter meydanı' kalır!
NEREDE ATLETLERİMİZ?
Gelelim Moskova'da devam eden Dünya Atletizm Şampiyonası'na... Bir tek Türk atletinin adını duyuyor musunuz?
Oysa son yıllarda Avrupa ve dünya şampiyonalarında fırtına (!) gibi esmiştik. Özellikle bayan atletlerimiz bize müthiş gurur yaşatmıştı.
Sonra ne oldu? Doping yaptıkları belirlendi... Milletçe kandırılmanın hüznünü yaşadık.
Yani takke düştü, kel göründü!
Gazetelerin satır aralarında rastladım; Moskova'ya giden atletlerimiz arasında yarışmayanlar, koşuyu yarıda bırakanlar, ilk turda dereceye giremeyip elenenler var.
Demek ki her şey yalanmış...
Şimdilerde İstanbul sokaklarında ilanlar var; Akdeniz Oyunları'nda ülkemize madalya getiren, devşirme siyahi atletlerimizin fotoğraflarının altında 'Evlatlarımıza teşekkür ederiz' yazıyor.
Nedense beni bir türlü avutmuyor.
EN SON HABERLER
- 1 Yargı’nın Tuğçe’si Merve Ateş o sahneyi anlattı: Rüya olmasını istedim, çok ağladım!
- 2 "Hello 40" Yeni yaşını kutlayan Aslı Enver’e arkadaşlarından mesaj yağdı! Eda Ece'den Aslı Enver'e "Annelerin en süperi, en iyi dost"
- 3 "E küçüklükten belliymiş" Kızılcık Şerbeti'nin Kıvılcım'ı güzel oyuncu Evrim Alasya'nın çocukluk karesi sosyal medyaya damga vurdu!
- 4 Arabian Travel Market Dubai Fuarı’nın yıldızı Bozdağ Film Platoları oldu! Burak Özçivit ile Özge Törer'e büyük ilgi...
- 5 Sır gibi saklıyor! Ebru Gündeş’in kız kardeşi Aslıhan Gündeş Akça'yı görenler “Ebru’nun ikizi mi?” diyor!
- 6 Tatlıses'in keşfi Azeri kızı Günel estetiğin dibine vurmuştu... Annesi güzelliğiyle kızını solladı! Tam bir esmer güzeli...
- 7 İbrahim Erkal aramızdan ayrılalı 7 yıl oldu… Eşi Filiz Erkal'dan paylaşımlar peş peşe geldi! Sadece 12 gün görebildiği kızı Elif Su kocaman oldu!
- 8 Serenay Sarıkaya'nın babasına bakın! Annesi Ümran Seyhan yasak aşkla manşetlerden düşmezken o gözlerden uzak
- 9 31 yaşındaki Serenay Sarıkaya bu sefer şaşırttı! İşte Serenay Sarıkaya’nın boyu…
- 10 Sibel Can'ın küçük oğlu Emir şimdilerin yakışıklı çapkını! Emir Aksüt ablası Melisa Ural'ın paylaşımına damga vurdu!