Eşim Ivana beni değil ortağını tercih etti!

Geçtiğimiz yıl eşi İvana Sert ile olaylı boşanma davasıyla gündeme gelen Yurdal Sert, bir süredir sırra kadem basmıştı. Ben de; Yurdal Bey ne yapar, nerelerdedir diye merak ettim ve kendisine ulaştım. Yaşadığı kötü günleri geride bıraktığını, artık kendisine farklı bir yol çizdiğini söyleyen Yurdal Sert, son aylarda popüler olan elektrikli motosiklet ve bisiklet işine girmiş. İşini anlatırken öylesine heyecanlanıyor ki, "Bu iş benim hayatımı kurtardı. Kötü günleri atlatmama neden oldu. Artık benim için işim ön planda" diyor. Sert ile yeni başladığı işi ve özel hayatını konuşmak için Beykoz'daki showroom'unda buluştuk...

AVUKATIM BENİ DURDURMADI
Motosiklet merakınız yeni mi?
Eskiden çok fazla merakım yoktu ama boşanma davamdan dolayı kötü günler geçiriyordum; o dönem bisiklete binmeye başladım. Baktım ki bana iyi geliyor; kendime bir bisiklet aldım ve Ada'da binmeye başladım. Ama oğlum Ateş'le birlikte bisiklete binerken yokuşlarda sıkıntı yaşıyordum. Bunun üzerine elektrikli bisiklet aldım ve rahatlığını görünce bu işe girmeye karar verdim. Bu showroom'da iki tür araç var. Biri elektrikli bisiklet, diğeri ise elektrikli motosiklet. Avrupa ülkelerinde yaşayanlar artık bu araçları kullanıyor. Bu motosikletleri telefon gibi şarj edip kullanabilirsiniz. Benim de hedefim; insanlara elektrikli bisiklet kullandırabilmek.
Sizi insanlar daha çok, eşiniz İvana Sert ile olaylı boşanma davanız nedeniyle tanıdı. Bir işadamı olarak boşanma sürecinizi biraz daha gizli yürütemez miydiniz?
Haklısınız ancak ben çok kızgındım. Bunları da doğal bir şekilde; hukuki bir temele taşımak için avukatıma anlattım. Belki avukatım bana "Yurdal, acele etme, sakinleş" diyebilirdi. Ben heyecanla gittim, o benden daha çok heyecanlandı ve olaylar bu noktalara geldi. Belki beni o gün yatıştırsa; sessiz sedasız olacaktı her şey. Yoksa kimse "Çocuğumun annesi beni aldattı" diye sokaklara düşmez.
Sizi kızdıran; arkadaşınızın eşinizle birlikte size komplo kurduğu iddianız mıydı, yoksa eşinizi kaybetme hırsı mıydı?
Benim güvendiğim arkadaşım beni evine davet edip, bana içkileri içirip; ben uyurken yanımda birileriyle gizli görüntülerimi çekmiş. Ben bu görüntüleri, karımın yatak odasındaki çekmecede buldum. O gün tesadüfen e-postalara bakarken karşıma öyle yazışmalar çıktı ki, beynimden vurulmuşa döndüm. O gün o kadar şeyi üst üste yaşadım ki; Allah beni korumuş da sağlığımla ilgili bir sorun yaşamamışım.
Ne yaptınız peki o anda?
İlk önce Hatem Yavuz'u aradım, "Sen nasıl bir insansın, manyak mısın; bir daha karşıma çıkma!" diye bağırıp çağırdım. İvana'ya telefon açtım, "Çekmecende benim görüntülerimin olduğu bir film buldum. O yüzden ben bu adamın bir daha yüzünü görmek istemiyorum. Bu adamla tüm diyaloğunu keseceksin; biz evliliğimizi kurtaralım" dedim. O da bana, "Hayır, o adam iyi birisi; kötü olan sensin" diye çıkışta bulunmasın mı!
EŞİME HİÇ LAF GETİRMEDİM
Neden burada eşinizi suçlu bulmadınız da okları Hatem Yavuz'a çevirdiniz?
Çok delirdim, inanın bana. Çünkü eşimi çok seviyordum, hâlâ da seviyorum. Ben İvana'nın bu konularda suçsuz olduğunu ve adamın onun beynine girdiğini düşünüyordum. İvana iyi birisidir; "Belki de ben onu üzecek şeyler yaptım, ondan bana karşı böyle davranıyor" diyordum. Ama o adamın tarafında oldu. Şu iki yıl içinde İvana'ya, "Çocuğumuz var, gel Amerika'ya gidelim; toparlanıp düzen kuralım" dedim. Hep "Olmaz" dedi bana. Sonra ben her gün onların birlikte olduğunu öğrendim. Oğlum Ateş'le birlikte dışarı çıkıyorlar, birlikte zaman geçiriyorlar. Tamam, bizim aramızda İvana'yla duvar var ama beni sırtımdan vurmuş bir adamla hiçbir şey olmamış gibi görüşmeye devam etti.
Sizin yanlışınız nerede; eşinizi buna iten ne olmuş olabilir? Bir kadını hangi durumlar bu noktaya getirir?
Her ne olursa olsun, bir kadının bu kadar acımasızca bir oyunun içinde olacağına inanmıyorum. Benim de elbette hatalarım olmuştur ama beni bu duruma sokacağı bir hata yapmadım. Hayatım boyunca hiç metresim olmadı, evliyken İvana'yı asla aldatmadım. Gece dışarı çıktım ama bunun dışında asla hata yapmadım. Eşime laf getirmedim.