BESTELEDİĞİM ŞARKILARI SÖYLERİM
TV'DE NORMAL HAYATTAKİ KADAR KATI DEĞİLİM
Jüri üyesi olduğunuz programdaki üslubunuzla ilgili pek çok eleştiri okudum. Fazla sert ve keskin konuştuğunuz söyleniyor; buna katılıyor musunuz?
Ben katılmıyorum. Eğer karşımdaki insan başarılı değilse "Başarılı değildiniz" diyorum. Evet, biraz seçiciyim ama böyle olmalı. 47 yıllık müzik hayatımdan sonra olmayacak birine "Olmuş" dersem kim sayıp ciddiye alır beni. Üstelik 'Rising Star Türiye'de normal hayattaki kadar katı davranmıyorum. Çünkü canlı yayında, profesyonel bir orkestranın önünde şarkı söylüyorlar, bazılarının ilk deneyimi, çok heyecanlılar. Yani birkaç yerde detone olmalarını hoş görmek lazım. Ama star adayı arıyoruz, zor bir iştir star olmak...
Niyetiniz belki kötü değil ama kelime seçiminizden öyle anlaşılıyor olabilir...
Ben Müjdat Gezen Sanat Merkezinde Müzik Bölümü başkanıyım. Zaten sektöre insan yetiştirmeye çalışıyoruz. Niyetim kötü olabilir mi? Performans konusunda katıyımdır; beğenmediğim bir şey varsa "Beğenmedim" derim. Halk tarafından antipatik ya da asabi göründüğümü düşünmüyorum. Hızlı cevap verince, öyle anlaşılmış olabilirim. Bazı insanlara "Kötüsün" yerine "Yeteri kadar iyi değilsin" demek lazım. Tüm dünya jürilerinde sivri kişiler vardır, ben de böyle olduğumu inkar etmiyorum ama işin sadece o tarafını ele alma, hakkımda çok iyi yorumlar da var.
TOHUMLARIMIZI DOĞRU EKMİŞİZ
Malum memleket meseleleri var. Bu durum konserlerinize nasıl yansıyor?
MFÖ'nün konserlerine ilgi her zaman olağanüstüdür. Bunca yıl sonra oturmuş bir kitlemiz var. Her yerde, her zaman bizi takip ediyorlar. Bu iftihar edilecek bir şey; demek ki tohumlarımızı doğru ekmişiz, çiçeklerimiz doğru çıkmış. Memleketin halinden elbette biz de etkileniyoruz, her şeyden önce ruhen... Ancak her yerde söylediğim şeyi burada da söylemeliyim. İnsanlar sadece şarkıcıları görüyor ama onların çalıştıkları müzisyenler, onlarca kişilik ekipler var. Bunca insan konserlerden kazandığı para ile geçiniyor. Ülkemizde her olayda konserler iptal ediliyor. Bu insanlar ne yapsın, nasıl yaşasın? Zaten müziğin tarihi sürecine bakarsanız, acının dışavurumu için kullanıldığını görürsünüz. Şimdi konuya yanlış yaklaşılıyor.
KARARLARI OY BİRLİĞİYLE ALIRIZ
MFÖ olarak aranızda gerginlikler oluyor mu?
Artık hiçbir şey bizi germiyor. Biz bu safhaları atlattık, birbirimizi gerecek konulara girmememiz gerektiğini öğrendik. İş yapma zihniyetinden tut da, bir klibin nasıl çekileceğinden, bir albümün içerisinde hangi parçaların yer alacağından, hangi fotoğrafın basılacağına kadar bir sürü konuda ortak karar verme zorunluluğu var.
Genelde oy çokluğu mu oluyordu, oy birliği mi?
Oy birliği önemli bizde, üçümüzün "Evet" demesi gerekiyor. Biri "Olmaz" derse, onu ikna etmeye çalışıyoruz. İkna olmazsa o işi yapamıyoruz.
En arızanız kim?
Öyle bakarsan hepimiz arızayız ama 45 yıldır grubu ayakta tutmayı bilmişiz.