Evlilik tozpembe değil, zor müessese

Eski Türkiye güzellerinden Pınar Tezcan, 2009 yılında Kerem Özçapkın'la evlendikten sonra podyumlara veda etmişti. İki kızı olan ünlü manken, uzun bir aradan sonra iş hayatına döndü. adL firması için geçtiğimiz yaz bir ayakkabı koleksiyonu tasarlayan Tezcan, gördüğü ilgi üzerine firmayla yeni sezon için de anlaştı. Pınar Tezcan, ayakkabı koleksiyonunu ve özel hayatını anlattı...
adL için ayakkabı tasarlamaya nasıl karar verdiniz?
Kerem, adL'ye üretim yaptığı için firmayı zaten tanıyordum. Kendim için Kerem'e yaptırdığım ayakkabıları Adil Işık Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Tasarım Direktörü Zehra Işık görüp beğenmiş. Çalışmak istediğim dönemde onlardan böyle bir teklif geldi. Geçen yaz ilk koleksiyonumuzu hazırlamıştık. Şimdi ikinci sezon kış koleksiyonumuzu hazırladık.
Koleksiyonu tamamen kendiniz mi hazırladınız? Sizin için ayakkabı tasarımcısı diyebilir miyiz?
Hayır, ben alaylıyım. Bu işin okuluna gitmedim. Kendim için asla ayakkabı tasarımcısı diyemem, tecrübelerimi ortaya koyuyorum. Sadece gözlemlerime dayanarak kadınların nasıl ayakkabılar giymek istediklerini biliyorum. Benim verdiğim fikirlerle koleksiyon hazırlandı. Sokakta gezerken benim tasarladığım ayakkabıların giyildiğini görünce mutlu oluyorum.
Eşiniz bu durumu nasıl karşıladı?
Kerem ilk başlarda bana biraz kızmıştı; "Sen bu işi biliyor musun? Biraz araştırıp öğren" dedi. Bir ayakkabının bir araya gelmesi o kadar zor ki... Ben de fabrikaya gele gide öğreniyorum.
Evlilik hayatınız nasıl?
Evlilik tozpembe değil, zor bir müessese; devam ettirmek için emek gerekiyor. Aileyi koruyabilmek, anne, eş ve iş kadını olabilmek çok zor. Kavga edip boşanmak en kolay şey. Biz, çocuklarımızın dışında da kendimize vakit ayırıyoruz. Böylece mutlu bir evliliğimiz var.
Sizce, son yıllarda boşanmaların artmasının sebebi nedir?
Sağlıklı bir evlilik için en önemli şey özveridir. Evlilikler bitmişse, aslında bir yıl önce bitmiştir. Çiftler, o bir senede evliliklerini kurtarmak için çabalıyor. Şahit olduğum kadarıyla her iki taraf da vazgeçtiği zaman bitiyor.

EKMEĞİMİ BİLE KENDİM YAPARIM
İki çocuk annesisiniz ama çok fit görünüyorsunuz...
Ben şanslı genlere sahibim. Sağlıklı beslenmeye özen gösteriyorum. Çocuklarımı da böyle büyüttüm. Bizim evde sadece mevsim sebzeleri pişirilir ve yenir. Anne yemekleri yapıyorum. Yemeklerin hepsini zeytinyağlı pişiriyoruz. Çocuklara et, tavuk, balık mutlaka yediriyorum. Ayrıca soframızdan salata eksik olmaz.
Çocuklarınıza patates kızartması yediriyor musunuz?
Az yağlı kızartmaları yediriyorum. Onlar çocuk, dışarıya çıktığımızda tabii ki hamburger de yiyorlar. Ancak bunun haftada bir olmasına özen gösteriyorum. Ekmeğimi evde kendim yapıyorum. Yemek yapmayı çok severim, bütün yemeklerimi kendim yaparım. Çok da becerikliyim.
Kızlarınızın ileride hangi mesleği yapmasını istersiniz?
Bu onların hayatı ama çalışan kadın olmalarını çok isterim. Bence her kadın çalışmalı.
Üçüncü çocuğunuzun olmasını ister misiniz?
Hayır.

ÇOCUKLAR BÜYÜYÜNCE BOŞLUKTA KALDIM
Ev kadını olmak nasıldı?
17 yaşımdan itibaren çalıştığım için evlendikten sonra işi bırakmıştım. Çocuklar okula başlayınca boşlukta kaldım. Yengeç burcuyum; benim için aile kavramı çok önemli. Evlendikten hemen sonra Derin'i dünyaya getirince anneliğe adapte olmaya çalıştım. O dönemde işi değil, iyi bir anne olmayı düşünüyordum. Kızımı tek başıma büyüttüm, hiç yardımcım olmadı. Duru daha rahat büyüdü. Ayakkabı koleksiyonum dışında özellikle anne-çocuk alanında birçok proje teklifi geliyor, onlarla dolu dolu bir yıl geçireceğim.