Pazar 20.07.2009
Son Güncelleme: Pazartesi 20.07.2009

Evrenin gönderdiği mesajı ileten bir hizmetçiyim!

Yaptığı sufi müziğiyle tüm dünyayı kendine hayran bırakan Mercan Dede: Ben sadece evrenin bana gönderdiği mesajı insanlara ileten bir hizmetçiyim. İnsanlar buna 'başarı' diyor, ben ise 'inanılmaz değerli bir hediye' diye bakıyorum

Adı Arkın Ilıcalı... Müzik hayatı, kendi kendine plastik hortumlardan yaptığı neyle başladı. Ve bu plastik ney, onu, herkesin takdir ettiği dünya çapında büyük bir başarıya taşıdı. Bu başarılar hakkında küçük bir fikir edinmek istiyorsanız, işte size birkaçı: Montreal Jazz Festivali'nde, 150 bin kişiye canlı konser verdi. New York'ta iki gün süren GlobalFest, Montreux Jazz, Jazz a Vienne, Popdeeurope, Etnosur ve Rhytm Sticks gibi en ünlü festivallerde sahne aldı. Amerika'nın en çok okunan müzik dergisi 'Global Rhytm Magazine'in kapağına çıktı, Avrupa müzik listelerine altıncı sıradan girdi. 'Su' ve 'Nefes' adlı albümleriyle Avrupa müzik listelerinde birinci sıraya kadar yükseldi. '800' adlı albümü, 2008 Nisanı'nda Avrupa müzik listelerinde bir numaraya oturdu. Ünlü modacı Ralph Lauren, 2009 İlkbahar-Yaz koleksiyonunun defilesinde, 'Nefes' adlı albümündeki 'Napas' adlı parçayı kullandı... Yayın hayatına yeni başlayan Beauty dergisi, nam-ı diğer Mercan Dede'yle konuştu...
MERCAN DEDE FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYINIZ...
MÜZİĞİM BENİ ANLATIYOR
Modern bir derviş olarak, '800' adlı albümünüzü, Rumi'nin 800'üncü doğum yılında çıkardınız ve müziğiniz, Rumi'yi kalbimizde hissetmemizi sağladı. Bunu başarmak için nasıl bir yoldan geçtiniz?
Öncelikle beni 'modern derviş' olarak tanımladığınız için çok teşekkür ederim. Ama ben kendimi, sadece kalbine ulaşmaya çalışan sıradan bir insan olarak görüyorum. Diyebileceğim tek şey; müziğimin beni ve dünyayı nasıl gördüğümü en samimi ve dürüst şekilde yansıttığı. Bu nedenle geçtiğim ve hâlâ yürümekte olduğum yolda, müzikle kendimi ifade etmeye çalışıyorum.
Müziğiniz sıradışı. Arkasında mutlaka bir hikaye olmalı...
Tekrar söylüyorum; müziğim beni yansıtıyor. Eğer 'müziğiniz sıradışı' diyorsanız, demek ki hayatım da sıradışı! Bunu söylerken hayatım herkesinkinden daha özel ya da önemli demek istemiyorum. Bence her bir yaşam sıradışı olma potansiyeline sahip. Belki ben, diğer insanlara göre bunun daha çok farkındayım, hepsi bu.
Tüm eserleriniz arasında daha çok sevdiğiniz, başka bir yere koyduğunuz bir tane var mı, yoksa 'kardeşleri birbirinden ayıramam' mı diyorsunuz?
Çok güzel söylediniz; çocuklarım ya da kardeşlerim arasında bir ayrım yapamam, yapmam. Hepsi benden bir parça ve benim bir özelliğimi yansıtıyor. Eğer yeterince doğru ya da dürüst bir eser yaratmadığıma inanıyorsam, onları bile silmiyor, yok etmiyorum. Sadece olgunlaşmaları için onlara zaman tanıyorum. Ayrıca yeterince olgunlaşmamışlarsa, bu benim yeterince olgunlaşmadığım anlamına gelir. Yani burada sorumluluğu alması gereken kişi benim.
İSİMLERİM BENİM DİLLERİM
Ne zaman Mercan Dede, ne zaman DJ Arkın Allen oldunuz?
Bunun zamanla ilgisi yok. Bu, doğru insanlarla, doğru dili seçmekle ilgili. Tüm bu isimler ve sıfatlar, sadece iletişim için birer tercih. Arkın Allen de, Mercan Dede de aynı şeyi söylüyor, sadece insanlarla en iyi şekilde ilişki kurabilmemi sağlayacak farklı diller seçiyorlar.
Deneyimlerinizi gençlerle paylaşmayı ve onlara rehberlik etmeyi seviyorsunuz. Böyle yaparak ruhunuzu mu besliyorsunuz, yoksa sektöre yeni yetenekler mi kazandırmak istiyorsunuz?
Ailede, okulda ve hayatta yetiştiriliş şeklimiz bize almayı öğretiyor, kimse bize vermeyi öğretmiyor. Belki de bu, ne kadar çok şeye sahipsek o kadar mutsuz olmamızın nedenidir. Ben bunun tam tersini yapmaya çalışıyorum. Bu, insanlara verecek özel şeylere sahip olduğum anlamına gelmiyor, sadece bende olanı paylaşıyorum. Eğer bu birilerinin işine yarıyorsa, ne mutlu bana. Hayata, bana böyle bir deneyim yaşattığı için teşekkür ederim. Bence 'vermek', hayata duyduğumuz minneti göstermenin en basit ve kibar yolu.
20 toplama albümde yer aldınız ve kendiniz sekiz albüm çıkardınız. 'Seyahatname' ve 'Nar' adlı albümleriniz Amerika'da da yayımlandı. Nasıl tepki aldınız?
Şaşırtıcı şekilde pozitif ve kibar! Müziğimin tüm dünyada ilgi görmesi bu albümleri yapmamı sağladı. Son üç albümümün dünya listelerinde bir numaraya kadar yükselmesi beni inanılmaz şaşırttı. Ve bu listelerde, hayranı olduğum dünyaca ünlü müzisyenler vardı. Onlarla aynı listede olmak bile benim için büyük bir onur. Ama bu başarı ve tanınmışlık, kişiliğimi hiç etkilemiyor. Ben sadece evrenin bana gönderdiği mesajı insanlara ileten bir hizmetçiyim. İnsanlar buna 'başarı' diyor, ben buna 'inanılmaz değerli bir hediye' diyorum.
RUMİ AŞKINI TANITIYOR
Fransa'daki 'Türk Mevsimi', 4 Temmuz'da sizin konserinizle başladı. Bu etkinlikle ilgili başka projelerde yer alacak mısınız?
Sanıyorum öyle olacak. Geçtiğimiz haftalarda Fransa'daki çeşitli festivallerden ve etkinliklerden davetler aldım. Kültürümüzü ve Rumi aşkını tüm dünyaya tanıtmak için elimizden geleni yapacağız.
Bir de kitap yazıyorsunuz. Hatta aynı anda iki kitap birden... Tüm bunlar sanatsal birikiminizin bir patlaması mı?
Sanırım... Ben yazar değilim ve yazmaya başladığımda ne kadar kötü bir yazar olduğumu fark ettim. Özellikle de İhsan Oktay Anar'ın 'Suskunlar' ve Elif Şafak'ın 'Aşk' adlı kitaplarını okuduktan sonra... Ama sonra tam da bu yüzden yazmam gerektiğini gördüm. Çünkü bir şey yapmak için özel bir insan olmanıza gerek yok, sadece kalbinizin sesini dinlemeniz ve onun söylediklerini takip etmeniz yeter. Sonuçta benim için müzisyen, ressam ya da yazar olmak önemli değil. Önemli olan kim olduğunuzu anlamanıza yardımcı olacak bir şey yapmak ve başka hiçbir şeyi kafaya takmamak. Ben kimsenin benim müziğimle büyülenmesini, bir resmimi görünce soluğunun kesilmesini ya da hayatını değiştirecek bir şey okumasını beklemiyorum. Belki, yaptıklarımla, kendi hayatlarını sorgulamalarını ve 'Yetenekli olmayan ve maddi destek almayan biri bunu yapabiliyorsa, ben niye yapamayayım' demelerini ve kendilerini mutlu edecek bir şey yapmaya başlamalarını sağlayabilirim. Eğer bir insanın bile bir gün ya da birkaç saat hayallerinin peşinden gitmesine yardımcı olabilirsem, bundan daha güzel ne olabilir ki?
RESİMLERİM DE MÜZİĞİM GİBİ AMATÖR
Dünya sizi müziğinizle tanıyor. Ama son zamanlarda yağlıboya resimlerinizle de tanıştık. Hiç de bir amatörün elinden çıkmış gibi durmuyorlar. Bu resimler, bir projenin parçası mı, yoksa ani bir tutkunun eseri mi?
Müziğim gibi resimlerim de kesinlikle amatör işleri. Aslında ben görsel sanatlar eğitimi aldım. Ve Kanada'daki Concordia Üniversitesi'nde iki yıl görsel sanat eğitimi verdim. Bu sadece hissetmekle ilgili, geçen yıl artık resim yapmam gerektiğini hissettim ve yapmaya başladım. Resimlerim de müziğim gibi basit, dürüst ve beni yansıtıyor. Ben ne bir müzisyenim, ne de bir ressam; sadece dünyada seslerle ve şimdi de renklerle gördüklerini paylaşmak isteyen bir insanım.

X
Sitelerimizde reklam ve pazarlama faaliyetlerinin yürütülmesi amaçları ile çerezler kullanılmaktadır.

Bu çerezler, kullanıcıların tarayıcı ve cihazlarını tanımlayarak çalışır.

İnternet sitemizin düzgün çalışması, kişiselleştirilmiş reklam deneyimi, internet sitemizi optimize edebilmemiz, ziyaret tercihlerinizi hatırlayabilmemiz için veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız.

Bu çerezlere izin vermeniz halinde sizlere özel kişiselleştirilmiş reklamlar sunabilir, sayfalarımızda sizlere daha iyi reklam deneyimi yaşatabiliriz. Bunu yaparken amacımızın size daha iyi reklam bir deneyimi sunmak olduğunu ve sizlere en iyi içerikleri sunabilmek adına elimizden gelen çabayı gösterdiğimizi ve bu noktada, reklamların maliyetlerimizi karşılamak noktasında tek gelir kalemimiz olduğunu sizlere hatırlatmak isteriz.