Fiziğim rollerimi belirleyemez

Ekranda, beyaz perdede ve tiyatroda başarılı oyunculuğuyla dikkat çeken Levent Üzümcü, şu sıralar Gani Müjde imzalı 'Harem' dizisiyle seyirci karşısına çıkıyor. Yaptığını 'cesaret işi' olarak nitelendiren Üzümcü, F Mag'ın sorularını yanıtladı...
Tiyatroda, sinemada, dizilerde ve reklam filmlerinde oynuyorsunuz; hepsi oyunculuk çatısı altında toplansa da aslında birbirlerinden farklı deneyimler. Siz nasıl yorumluyorsunuz?
Hepsini yapabilen çok fazla kişi yok. Yani bu saydıklarınızın hepsini ben bir şekilde yapmaya çalışıyorum. En azından bir cesaret örneği sergiliyorum. Çünkü özellikle tiyatro yapan birinden, sinemada oynamasını beklemek bile dünyanın her yerinde hayalcilik olarak nitelendirilebilir. Hepsini bir arada yapabilmek cesaret ister. Herhalde biz Türkiye'de bu saydıklarınızı hakkıyla yapabilen 10 sayılı insanız.
Yabancı dizi izliyor musunuz?
'House' dizisini büyük beğeniyle izliyorum.
SINIRLARIMIZI BİLELİM
Yabancı dizilerin prodüksiyonları ile Türkiye'deki dizilerin prodüksiyonlarını karşılaştırırsanız neler söyleyebilirsiniz?
Yurt dışında BMW, Mercedes ve Porsche gibi arabalar üretilmiş; sen ise Anadol'u üretmişsin. Bunu aşağılamak için değil, sınırlarımızı bilelim diye söylüyorum. Her ülkenin bir ekonomik ve sosyal gerçeği var; sen de ülkenin gerçeği neyse ona yakışan diziler çekiyorsun.
Mesleğe ilk başladığınızdan beri hep jön rollerinden kaçındığınızı duyduk. Sebebi nedir?
Fiziğimin, rolleri belirlemesine izin vermem. Çok sevdiğim bir oyuncu ablam zamanında şöyle demişti: "Bir gün bir öğretmeni oynadım, ardından 40 tane sinema filminde öğretmeni oynamam için teklif geldi." Ne kadar acı! Rol üstünüze yapışıp kalıyor. Ama ben bu yönden Türkiye'nin en şanslı aktörlerinden biriyim herhalde. Sürekli karşıma farklı farklı roller çıkıyor, hepsini yapmaya çalışıyorum. Bu meslekte geçen 20 yılıma baktığımda çok mutlu hissediyorum, çünkü hiçbir rolün üzerime yapışıp kalmamasını sağladım.
ABSÜRT KOMEDİLERİ ÇOK SEVİYORUM
Rol aldığınız 'Harem' nasıl bir dizi?
'Harem'de, Mezopotamya'da çakma bir uygarlık olan Basurlular'ın sultanı 'Küçük Esat'ı canlandırıyorum. Yeni bir tarihi dünya yaratıp evrensel olabilecek çok absürt bir komedi yapıyoruz. Karşında koskoca heybetli bir kral var ama saçma sapan şeyler de yapabiliyor. O algıyı kırmak çok hoşuma gidiyor. Absürt komedileri sevdiğim için bu işin içinde olmaktan mutluyum.