Fiziğim ve auram dişi ruh halim maskülen

Önce 'Çiçek Taksi', ardından 'Canlı Canlı' isimli magazin programı, ani bir evlilik ve art arda dünyaya getirdiği iki çocuk... Televizyoncu Murat Saygı'yla mutlu bir evliliği olan Gül Gölge Saygı, yeni projelerini ve özel hayatını anlattı...
Ekrana döneceğiniz konuşuluyor; nasıl bir projede olacaksınız?
Kendim olabileceğim, insanlara faydamın dokunabileceği, öğretici, reyting kaygısı gütmeyen bir program yapmak istiyorum. Aklımda bir format var ama bu bir yıl önce yaptırmaya başladığım ve hâlâ tamamlanmamış dövmeme benziyor. Evet, yapmak istiyorum ama biraz tembelim; birinin beni motive etmesi gerekli.
Sizi ekranda abiye, hatta dekolte giysilerle görmeye alışmıştık. Tarzınız gittikçe sadeleşiyor mu?
Her şey hızla değişiyor, durağan kalmak mümkün değil. Geçen yılla kıyasladığımda bile değiştiğimi söyleyebilirim. Herkes bilmez ama ben eskiden de hep spor giyinen biriydim. 'Canlı Canlı' programı; gösterişli ve dekolte giyinmemi gerektiriyordu. Bugün o tarzda, öyle bir program sunsam yine hiç çekinmeden giyerim.
HER ŞEYİ KABULENDİM
Tarzınızdaki değişimi neye bağlıyorsunuz?
Hep özgüven sahibi biri oldum. Okul yıllarımda dahi tarzıma bu denli kafa yormazdım. Şu sıralar kendime en yakışanı bulmak konusunda çok daha fazla zaman harcıyorum. Bu yüzden de kendime kızıyorum.
Özgüveninizi oluşturan ne sizce?
Sahip olduklarımın farkında olmak ve yetiştiriliş tarzımla ilgili sanırım. Güzellikten bağımsız, daha çok doğuştan gelen bir his. Hayatı olduğu gibi kabul ediyorum ben. Kendimi, insanları, her şeyi... Mutluysam mutluyumdur, ağlamak istiyorsam da ağlarım. Hayatımda griye yer yok! Ya siyah ya da beyaz... İşte özgüven de buradan geliyor.

YEMEYİ SEVERİM
Şık olunur mu, yoksa şık doğulur mu sizce?
Şık doğulur sanırım. O şıklık mutlaka stiletto, küçük siyah elbise ile sağlanamaz bence. Taktığınız yüzük, konuşma tarzınız dahi şıklık göstergesidir.
Göz önünde olduğunuz için kilolarınız hakkında çok yorum yapılıyor. Üzerinizde baskı hissetmiyor musunuz?
Neden hissedeyim? Hiç unutmam; 40 günlük loğusalık dönemimde şöyle bir haber çıkmıştı: 'Doğum kilolarını veremediği gözlendi!' Tanınır olmam 40 gün içinde kilo vermemi gerektirmiyor ki! Ben kimsenin rol modeli değilim çünkü! 57 kiloya indiğim bir dönem de oldu ancak sakatlandıktan sonra spor yapamadım ve yine kilo almaya başladım. Ben yemeyi, eğlenmeyi, hayatın her yönünden keyif almayı severim.
Gül Gölge Saygı ismi herkesin aklında dişiliği çağrıştırıyor. Maskülen yanlarınız yok mu hiç? Olmaz mı? Fiziğim, yaydığım enerji ve auram dişi ancak ruh olarak daha çok maskülenim aslında. O yüzden topuklu mu spor ayakkabı mı diye soracak olursanız; cevabım 'spor ayakkabı' olur. Tarz olarak da hiç çıtkırıldım değilimdir. Kendine güvenen, hayatı seven biriyim. (Marie Claire dergisi)
EN ÖNEMLİ KARARLARI ÜÇ DAKİKADA ALIRIM!
Geriye dönüp baktığınızda, doğru kararlar aldığınızı düşünüyor musunuz?
Hayatımdaki en önemli kararları dahi üç dakikada alırım ben. Tüm kararlarımın da doğru olduğunu düşünüyorum bu yüzden. Çocuklarınız olduktan sonra aksini iddia edemezsiniz zaten. Ayrıca hırslı biri olmadım hiçbir zaman. Güzellik, popülerlik, ün... Her şeye sahiptim ve daha fazlasına ihtiyacım yoktu. Aile kavramı çok daha çekici geldi bana.

MİLANO DEMEK ALIŞVERİŞ DEMEK
Gittiğiniz yerleri nasıl keşfedersiniz?
Müzelerin dışında hiçbir yere adım atmam (gülüyor)! Floransa'ya gittiğimde şehrin ruhuna ayak uydurup sanatla dolu bir tatil yapıyorum. Milano'ya gittiğimdeyse alışveriş... Gittiğim yerin atmosferine göre değişiyor. Şu sıralar aklımda kutupları ve Küba'yı keşfetmek var.