Son Güncelleme: Pazar 02.07.2017
Galiba şimdiki ‘Behlül’ benim
Atv’nin başlar başlamaz zirveye oturan dizisi ‘Kanatsız Kuşlar’ın yıldızı Ümit İbrahim Kantarcılar, ‘zengin iyi adam’ rolünü anlattı: Dizilerde hep fakirdim ve fakirlikten bir şey görmedim çünkü insanlar şatafat seviyor. Şimdiyse galiba ‘Aşk-ı Memnu’daki ‘Behlül’ benim
Ümit İbrahim Kantarcılar ile aynı okulda okuyup aynı hocaların elinden geçtik. Göksel Kortay'dan Mustafa Alabora'ya, Aliye Uzunatağan'dan Sumru Dinçel'e kadar pek çok ustadan tiyatronun adab-ı muaşeretini öğrendik. Atv'nin 'Kanatsız Kuşlar' isimli yeni dizisinde başrolü üstlendiğini öğrenince hemen Kantarcılar'ı arayıp buluşmak istedim. Onu epey sıkıştırdım ve arkadaşı olarak soramadığım her şeyi, gazeteci olarak sordum...
Gördüğün gibi keyifler yerinde, şimdilerde yeni heyecanlar var.
Yok canım; atv'de 'Kanatsız Kuşlar' dizisine başladık ve zirvedeyiz. Tabii rakiplerimizin final yapması bizim işimize geldi. Diğer yandan da bir tiyatro oyunu için çalışıyorum. Sezona çok güzel bir oyunla gireceğiz. İki kişilik bir oyun ve ağır drama.
Mücadele ederiz; herkes kılıcını, kalkanını kuşansın! (Gülüyor)
Bir kadının, aşka ve çocuklarıyla beraber hayat mücadelesine isyanı anlatılıyor. Bunun akabinde üçlü bir aşk hikayesi başlıyor. Herkesin saf duygularla bir şey yaşamaya çalıştığı ama ne kadar saf yaklaşsan da içindeki entrikaları köpürten bir iş oluyor. Yani her iyiliğin içinde bir kötülük olduğunu anlatıyoruz.
AŞK KONUSUNDA 'ONUR'A BENZİYORUM
Bana yakın bir karakter sayılır ama bir o kadar da uzak diyebilirim. Çünkü ben 'Onur'a göre daha canayakın biriyim. 'Onur', yurt dışında yaşamış, orada eğitim görmüş bir burjuva. Hayatındaki her şeyi kontrol altında tutmaya çalışan, iş odaklı bir adam ve bu yüzden hayatına hiç aşk değmemiş. Kalbine dokunan olmamış ve bunun farkında değil. Türkiye'ye geldikten sonra tamamen işe kanalize olmuşken, birden bire ilk defa aşkla karşılaşıyor. O güçlü adam, elini kolunu nereye koyacağını şaşırıyor.
Ben o durumu yaşadım. (Gülüyor) 'Onur'u oynarken, kendi hayatımdaki ilk aşkı ve ilk el ele tutuştuğum anları hayal ediyorum. 'Şu an o geçmişteki durumda olsam ne yapardım?' diye düşünüyorum. Diğer konularda çok benzemiyoruz çünkü ben onun kadar işkolik ve kontrol delisi değilim ama aşk konusunda benziyoruz.
Geçen seferki rolüm zengin kötü adamdı, şimdi zengin iyi adamım. Bugüne kadar hep fakirdim ve fakirlikten bir şey görmedim. Ne kadar iş yaparsan yap, ne kadar iyi komedyen olursan ol; drama yapıyorsan 'Adam oyuncu abi' dedirtiyorsun. Bizde nitelikli oyuncu olmak istiyorsan, drama yapmak zorundasın. Ya 'Kuzey Güney'deki gibi çok güçlü bir fakir olmak gerekiyor ya da zengin ve karizmatik birini oynaman. Çünkü insanlar şatafat seviyor. Ben galiba şimdilerde 'Aşk-ı Memnu'daki 'Behlül'üm.
24 YAŞINDA AKLIM BAŞIMA GELDİ
Yok, hayatım çok sade ve düzgün devam ediyor. O haberlerin benimle ilgisi yok.
Hiç konuşmadım, konuşmayı tercih etmiyorum. Mesela şimdi yeni dizi ve tiyatro oyunum hakkında konuşabiliyorum. Magazini kullanmak var, bir de doğru kullanmak var. Ben magazini doğru kullanırsam, magazin de beni doğru kullanır. İki konservatuvar okumuşum, o kadar iş yapmışım ve başroller üstlenmişim. Ben ilkeleri olan biriyim; fason gündem yaratarak tanınmak değil, niteliklerimle tanınmak isterim. Eğer başka işler bunların önüne geçiyorsa, ben işimi iyi yapmıyorum demektir.
Benim kartvizitimde dizi oyuncusu yazmaz çünkü ben tiyatro oyuncusuyum. Ekmeğimi hiçbir yerden kazanamazsam, tiyatromdan kazanırım. Vefasızlık yapmayacağım tek şey tiyatrodur. Bu saatten sonra ben tiyatroyu bıraksam da, o beni bırakmaz.
İlk dizimde oynarken, "Ben starım abi" diyordum. "Çok iyi bir giriş yaptın, güzel çocuksun, önün açık" diye verdiler gazı. Sonra 'Küçük Sırlar'a başladım, diğer yandan da 'Yerden Yüksek'te oynuyordum. Düşünsenize iki dizi birden yapıyorum. "Allah'ım, öğrenciliğimdeki fakir günler bitti" dedim. "Asla beni göremezsin" dediğim yerlerden çıkmıyordum ve çok lüks yaşıyordum. O yüzden paramı tutamadım. Yakın çevremle eskisi gibi görüşmüyordum çünkü başka dostlar edinmiştim. Sonra işsiz kaldım, açlıktan bembeyaz dolaşıyordum. Sonra, "Bu işin sonu tatlı hayat kurbanlığı" dedim ve 24 yaşında aklım başıma geldi.
EN SON HABERLER
- 1 Kuruluş Osman’ın Holofira’sı Ecem Sena Bayır anlattı: O sahnede çok zorlandım!
- 2 Ünlü şarkıcı Kibariye'nin kızı Birgül’ü bakalım şimdi tanıyabilecek misiniz? “Resmen estetik mucizesi”
- 3 Mesut Özil eşi Amine Gülşe'nin doğum gününü romantik sözlerle kutladı! Mesut Özil eşi Amine Gülşe'ye övgüler yağdırdı! “Tüm evrendeki en güzel…”
- 4 İşte Benim Stilim ile ünlenmişti! Ayşegül Melisa Doğan estetikle bambaşka biri oldu! 'Yüz nakli yaptırmış gibi'
- 5 "Abla- kardeş sandım" Kan Çiçekleri'nin Dilan’ı 22 yaşındaki Yağmur Yüksel’in annesini görenler şaştı kaldı!
- 6 Aile Şerefi'nin şımarık zengin çocuğu Oktay şimdi tanınmaz halde! İşte 77 yaşındaki Eriş Akman'ın son hali...
- 7 Üç kişilik heyet evi inceleyecek! Kaya Çilingiroğlu’nun eski eşi Feraye Tanyolaç'ın Bebek'te ödediği kira gündemdeydi!
- 8 Petek Dinçöz'ün annesi Esra Süay yüz gerdirme ameliyatı olmuştu! Esra Süay Toğuş'un son hali gündem oldu! Bakan dönüp bir daha baktı!
- 9 Reynmen'den Emire Cansu Kurtaran'a evlilik teklifi! Aşkını yere göğe sığdıramıyordu...
- 10 Birçok kişi bilmiyordu! Ebru Gündeş’in kız kardeşi Aslıhan Gündeş Akça'yı görenler “Ebru’nun ikizi mi?” diyor!