Son Güncelleme: Pazar 19.11.2017
Gerçek hayat 35’ten sonra başlıyormuş
20 yıl İstanbul’da yaşadıktan sonra Çeşme’ye yerleşen şarkıcı Pınar Aylin, bir de roman yazdı. “Büyük dibe vuruşlardan sonra insan değişiyor” diyen Aylin, “35 yaştan öncesi ve sonrası diye bir şey var. Gerçek hayat, 35’ten sonra başlıyormuş” diyor
20 yıllık müzik kariyerine sekiz albüm sığdıran güzel şarkıcı; önce Çeşme'ye taşındı, sonra da 'Peri Masalı' adlı bir roman yazdı. Şimdiden üçüncü baskısını yapan kitabı ve hakkında merak edilenleri konuşmak için Aylin ile Bebek'teki evinde buluştuk...
Evet, 50'li yaşlarımda gitmeyi planlıyordum ama biraz öne çekip 40'lı yaşlarımın başında gitmiş oldum. 1995-2015 arasında 20 senem İstanbul'da geçti. İlk geldiğim zamanlar ile şimdiki İstanbul arasında çok fark var. Eskiden hem içinde bulunduğum sektör, hem de şehir çok keyifliydi. Sonra her iki taraf da başkalaşım geçirmeye başladı. Ben her ikisini de tolere edemedim. Daha doğrusu etmemeyi tercih ettim.
YENİLGİ DEĞİL KAZANÇ
Gerçek özgürlük bu; yani, istemediğiniz bir şeyi yapmak zorunda kalmamak. Özellikle son albümden sonra kalmak istemedim. 'Hit 70'ler adında bir albüm çıkarmıştım ve çok emek vermiştim. Şarkıların alınması bir süreç, yeniden düzenlenmesi ayrı bir süreçti.
Berlin Filarmoni Orkestrası sanatçılarının da bulunduğu bir ortamda kaydettik albümü.
Ancak kıymeti bilinmedi.
İstanbul'dan ayrılma kararı almamda bunun da büyük etkisi oldu.
Kendimi oyunu kaybeden değil, aksine kazanan olarak görüyorum.
Böyle bir güce ve cesarete sahip olanlara da bunu tavsiye ederim.
İzmir'e dönmedim, Çeşme'ye yerleştim. Orası her anını hissettiğim, gerçek hayatmış. Zeytin ağaçlarının altı, suyun yanı... Çeşme'de ailemle beraber doğanın içinde olmayı seçtim.
"Her ay İstanbul'a giderim" diye eşimle pazarlık yaptım ama daha sonra içimden gelmedi; şimdi ikiüç ayda bir geliyorum. 90'lardan bugünlere gelene kadar birçok isim ya çekildi ya da yok oldu. Ben çok şükür çekilenlerden oldum.
Bak gözlerim parlıyor! Son albümlerimdeki şarkılarımın da çoğunu kendim yazmıştım.
Yaşanmışlıklar artık dışa vuruyordu diyebiliriz. İletişim fakültesi mezunuyum, her zaman edebiyat önde gider. Zamanının gelmesini bekledim. Zaten kitabımın ilk notlarını 2012'de almaya başlamıştım. Beni roman yazmaya iten kişi, yayıncım Yelda Cumalıoğlu oldu.
Kitabımı elime aldığım ilk gün başım döndü! Meğer hiçbir albümümde, hiçbir konserimde böyle heyecanlı olmamışım.
HERKESİ AFFETTİM
Okuyan herkese iyi gelsin istedim; el feneri gibi başucu kitabı olsun. O kısımda anlattıklarım için hakikat bilinci diyebilirim. Bir bölüm tamamen affetmekle ilgili. Ben de, bana hata yapanlar dahil herkesi affettim. Kimseyle küs değilim, sadece görüşmeyi tercih etmediğim insanlar var.
'Peri' bana çok benzeyen ama daha genç biri. '21'i yazma hayaliyle, 'Peri'yi Afrika'ya bir seyahate çıkardım. Tabii ki o seyahate kendim gitmek zorunda kaldım.
Kitabı okuyanlar, "Biz de oraya gitmek istedik" diyorlar. 'Peri' ile 'Berk'in hikayesi, bir tren yolculuğunda geçiyor.
'Peri', kitap yazma hayalinin peşinden gidiyor. Ben de bir an önce Çeşme'ye dönüp ikinci kitabım için hazırlıklara başlamak istiyorum.
Büyük dibe vuruşlardan sonra insanda dönüşümler olabiliyor. Çok normal bir boşanma sürecim olmadı ama o zaman canımı acıtan şeyler zamanla geçti. Her şeyi olumluya çevirebilme gücüne sahibiz. Hayatımda 35'ten öncesi ve 35'ten sonrası var. Gerçek hayat 35'ten sonra başlıyor aslında.
Hiçbir ilişkime mantıkla başlamadım
Kesinlikle! Her şeyi dolu dolu yaşadım ve hiçbir şeyi 'mış' gibi yapmadım. Hiçbir zaman bir ilişkiye mantıkla başlamadım; kalbim ne dediyse onu yaptım. Mantığım da eşlik ederse iyi oldu ama bazen koptu gitti! (Gülüyor) Hayat bu; düşeceğiz, kalkacağız... Hatta kitapta 'Peri'ye söylettiğim 'En kötü aşk, hiç yaşanmamış olandır" diye bir lafım da var.
Birlikte yarışmaya katıldığımız üç çift boşandı!
Bir sıkıntımız yok, 'Maşallah' diyelim. Boşandıktan yedi sene sonra şimdiki eşimle evlendim. Çok enteresan bir şey oldu: 'Ben Bilmem Eşim Bilir' yarışmasına katıldık ve kazandık. Yarışmacı olan dört ünlü çiftin üçü, yani Yeşim Salkım-Hakan Eratik, Mehmet-Derya Coşkundeniz, Bekir-Derya Aksoy programdan sonra teker teker boşandı ve ben şok geçirdim! 'Sıra size geliyor!' diye espriler yapılınca, bizim de boşanacağımız sanıldı. Daha dün yarışmadaki arkadaşlardan biriyle karşılaştım, "İyisiniz değil mi?" dedi. (Gülüyor)
Çeşme'ye yerleştikten sonra içimdeki gizli cevherler ortaya çıktı. İlki kitap yazmak, ikincisi de aşçılık oldu. Meğer daha önce yemek yapabildiğimi sanıyormuşum sadece...
EN SON HABERLER
- 1 Mutfak Bahane final gününe sevilen sanatçı Gülşah Buzlu damga vurdu
- 2 Yıldız Tilbe kaza yaptı! Polis aracına çarpan Yıldız Tilbe ceza yedi
- 3 Yumoş’tan Bambaşka Bi’ Ferahlık Deneyimi
- 4 'Bu evlilik yürümez' Umut Evirgen ve Alina Boz çifti 'Boşanıyorlar' iddialarına isyan etti!
- 5 SON DAKİKA! Acun Ilıcalı'nın acı günü! Acun Ilıcalı'nın amcası Gürbüz Ilıcalı hayatını kaybetti
- 6 İnci Taneleri'nin Azem'i Yılmaz Erdoğan'ın siz bir de gerçek kızı Berfin'i görün... Herkes oyuncu olacak derken!
- 7 Kızılcık Şerbeti’nin Giray'ı meğer usta oyuncunun oğluymuş... 44 yaşındaki Kaan Taşaner annesiyle aynı dizideymiş!
- 8 Yalı Çapkını'nın Seyran'ı Afra Saraçoğlu’nun annesi hayran bıraktı! Güzelliğiyle kızına taş çıkardı!
- 9 Aşk mı yaşıyorlar? Berrak Tüzünataç, Şevval Şahin’in eski sevgilisi Murat Kazancıoğlu ile yakalandı!
- 10 Şarkıcı Emre Altuğ 55 yaşında yeniden damat olmuştu... Partneri Gözde Kansu'dan dikkat çeken çıkış: Karı-koca olarak çok yakıştık!